Kredide emlakçı tehlikesi

Dünya bankacılık ve finans sisteminde bilinmeyen ve görünmeyen malesef bizde var.
Bir dönem kredi kartı pazarlamasında akla mantığa gelmeyen yöntemler uygulayan bankalar, neredeyse yoldan geçeni bile çevirip kart veriyorlardı. Hiç unutmam bankalar yollarda ve belirli alışveriş merkezlerinde stand açıp kredi kart başvurusu yapanlara yağmurluk, çanta, şemsiye ve benzeri hediyeler veriyorlardı.
Yeter ki kredi kartı al.
Sonunda kredi kartının da suyu çıktı ve devlet frene bastırmak zorunda kaldı. 70 milyonluk bir ülkede 55 milyon adet kredi kartı var. Bu rakamla Türkiye ilk 10 ülke arasında yer alıyor. En fazla 1.1 milyar adet ile Amerika’da kredi kartı bulunurken, Türkiye 55 milyon adet ile Avrupa ülkelerini sollamış durumda.
Şimdi artık bankalar önlerine gelen herkese kredi kartı veremiyorlar. Birincisi yasalar müsaade etmiyor, ikincisi ise artık kart verecek adam bulamıyorlar. Bulduklarının da ya kredi sicili bozuk ya da başkta bir sorunu var.

Otomobil bitti
Bankalar geçen yıla kadar otomobil kredisini de patlattı. Bazı galeri ve oto satıcılarıyla ortak çalışan bankalar, bu satıcılara gönderdiği her krediye karşılık prim veriyordu. Hükümet otomobil kredisine sınır koyunca bankaların bu kapısı da kapandı. Bankalar artık oto galericilerinin yüzüne bile bakmıyor.
Son olarak konut kredisinde bir balayı yaşandı. Emlak çılgınlığı bankaları adeta ihya etti. Faizlerin düşük olması vatandaşın konut iştahını kabartırken, burada asıl vurgunu emlakçılar yaptı. Bankalar ile anlaşma yapan emlakçılar, gönderdikleri her konut kredisi için bankadan 500 TL ile 2000 TL arasında komisyon aldılar.
Son 6 aydır konut kredisi de bitti! Gerek emlak piyasasında oluşan balon, gerekse kredilerin maliyeti bu piyasayı şu an için durma noktasına getirdi.
Bankalardan kolay para kazanan emlakçılar yeni yöntem buldular. Üstelik bu bankaların da hesabına gelmeye başladı. Mahalle aralarındaki emlakçılar, konut işini bırakıp kredi brokerliği yapmaya başladılar. Çevrelerindeki insanlara kredi pazarlaması yapıyorlar. Bankaların şu an için verdikleri ihtiyaç kredisinin yüzde 60’a yakını bu emlakçılar tarafından bulunuyor.
Sistem şöyle işliyor:
Normal vatandaş zaten gidip bankadan kredi alabiliyor. Bir de alamayanlar var. Ya işsiz, ya da çeşitli ekonomik sorunu olanlara bankalar ihtiyaç kredisi vermiyor. Bu noktada emlakçı devreye girerek anlaşma yaptığı banka aracılığı ile sorunlu vatandaşa kolayca kredi çıkartabiliyor. Bunun için banka tarafından istenilen belgeler emlakçı tarafından hazırlanıyor. Geriye dönük sigorta girişi, antetli kağıda yazılmış görev yazıları ve en önemlisi işsiz insanlara yüksek maaşla çalışıyormuş gibi gösteren maaş bodrosu bu emlakçılar tarafından hazırlanıyor.
Bankalar kendisine sürekli kredi yollayan müşterisini tanıdığı için bu evrakların üzerinde fazla durmuyor ve krediyi kolayca veriyor. Emlakçı çıkan kredi üzerinden vatandaşlardan komisyon alıyor. Örneğin 20 bin lira ihtiyaç kredisi alan bir vatandaştan 4 bin liraya kadar komisyon alıyor.

Ekonomiye tehdit
Son üç aydır bu tarz kredilerde adeta patlama var. Bu nedenle bir kaç ay içerisinde bankacılık sisteminde büyük tehlike oluşturabilir. Zira burada söz konusu olan kredileri alan vatandaşlar zaten ekonomik olarak sorunlu. Normal yollardan kredi alamadığı için bu yola başvuruyor. Bu da bir süre sonra sistemi tehdit edecek boyuta ulaşabilir.
BDDK’nın hem emlakçı vurgununa, hem de sistemi tehdit eden bu kredi yöntemine artık dur demesi gerekiyor. Demezse eğer kısa süre sonra bunun faturasını tüm ülke kriz olarak ödemek zorunda kalır.

Yazarın Diğer Yazıları