Kılıçdaroğlu “camiye giren” ortak aday ismine “olur” verdi...
Cumhurbaşkanı seçimi için kilit oylar
nerede?
Bu soruya verilen cevap kimine göre HDP’de, kimine göre MHP’de..
Hangisi daha gerçekçi?..
Nerede durup nereden baktığınıza bağlı!..
Ama seçimin aritmetik bir gerçeği var..
Muhalefetin - eğer ortak aday çıkarmayı başarırsa- AKP(HDP’nin de AKP’ye koltuk çıkacağı varsayımıyla) adayının karşısında başarı şansı olabilmesi için CHP-MHP-BBP ve Saadet Partisi’nin oylarının toplamı yetmiyor. Mutlaka ve mutlaka AKP tabanında en az 4-5 puanlık bir oyun öbür tarafa aktarılması gerekiyor.
Bence, Cumhurbaşkanı seçiminin kilit partisi HDP değil, 1991 seçimlerinde gerçekleşenin benzeri kutsal ittifak blok. Bugünkü şartlarda -eğer oluşursa- lokomotifi de MHP.
Bütün bunları sıralamama rağmen çatı aday formülünde uzlaşı olacağına dair Ankara’da hâlâ net bir gelişme yok. Çatı aday turları adı altında CHP de MHP de bugüne kadar hiç uğramadıkları siyasi partilerin kapısını çalıyor. Çünkü, siyasi hesaplar çoktan seçmeli. 2015 genel seçimi için 2014’te ana muhalefet olma yarışı da var.
Turlamaların öncesinde yüzde 1 nokta ve küsuratlarının hatta yüzde 0.0..’ların bile hesapları yapılıyor.
Bugüne kadar CHP ve MHP’nin ilk kez kapısını çaldığı BBP, kilidin kilidi parti konumunda. Buna klasik milli görüş tabanını muhafaza eden Saadet Partisi’ni de eklemek gerek.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, turları çerçevesinde dün ilk kez BBP’ye gitti. Sıcağı sıcağına Destici ile sohbet ettim. Taraflar arasında aday ismi gündeme gelmedi ama görüşmeden en ilginç diyaloğu BBP Genel Başkanı Mustafa Destici şöyle anlattı:
“Toplumun ağırlıklı kesiminin milliyetçi, maneviyatçı, demokrat, laik bir özelliğe sahip olduğunu, muhafazakâr diyebileceğimiz kesimin yüzde 65’e yakın bir oy potansiyeli olduğunu, bu hassasiyetlerin gözardı edilmeden adayın belirlenmesi gerektiğini söyledim. Açıkça dedim, camiye giren birisi olması lazım, yani camide görünen birisi olması lazım.”
Mustafa Destici, “Camiye giren aday” önerisine CHP’nin heyet olarak “doğru söylüyorsunuz” cevabını, Kemal Kılıçdaroğlu’nun da “haklısınız” karşılığını verdiğini söyledi.
Mustafa Destici, Kemal Kılıçdaroğlu’na aktardıklarını şöyle özetledi:
“Bir de Güneydoğu’dan da oy alabilmeli dedim. Sadece birilerinin insafına terk etmemeliyiz Güneydoğu’yu. Fakat öyle bir şey olmalı ki toplumun tüm kesiminden yani; Türkü, Kürtü, Alevisi, Türkmeni, Sünnisi herkesi kucaklayabilecek tarafsız bir Cumhurbaşkanı. Mevcut anayasal sınırlar ve teamüller içinde kalacak farklı özlemleri olmayacak. Onlar da zaten bu görüşleri aşağı yukarı benimsiyorlar. Belki de anlaşamadığımız ya da burada söylemese bile genel olarak bizim isteğimiz milliyetçi, maneviyatçı yani dindar bir Cumhurbaşkanı. Tabii onlar da daha çok laik, demokrat, Atatürkçü istiyorlar. Biz bunlara karşı değiliz. Keşke bu özelliklerin hepsini üzerinde barındıran bir insan olabilse.”
“Sizin kafanızda isim var mı” diye sorunca Destici;
“Benim kafamda isim şu anda şekillenmiş değil. Birkaç isim var ama ben İnşallah önümüzdeki hafta kafamdaki isimleri eğer isim çıkmazsa paylaşacağım. Tabii biz nezaketen MHP’yi beklemek durumundayız” cevabını verdi.
Mustafa Destici’ye “CHP ile olmazsa MHP, SP ve BBP’nin bir ortak adayı olur mu” diye sorduğumda Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmeden çok önemli bir ayrıntı aktardı;
“Daha onları konuşmak için erken. Ben hatta CHP heyetine şunu da söyledim,(ola ki tek çatı aday üzerinde uzlaşılmazsa bizim adayımıza imza verir misiniz) dedim, biz bir aday çıkarmayı düşünürsek. Ona da olumlu yaklaştılar. Kılıçdaroğlu, (olabilir niye olmasın ki) dedi.”
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ile Musul’daki son gelişmeleri de konuştuk. Musul ile sürekli görüştüğünü kaydeden Destici, şöyle konuştu;
“Oradaki Türkmenlerle özellikle Kerkük ayağı ile durum çok kötü. Orada, gerçekten adeta IŞİD’e yol veriliyor o bölgede. Ve belli bir süre benim anladığım kadarıyla, Irak merkezi hükümeti oradan çektirilip bölgeyi tamamen Barzani’nin kontrolüne terk etmek adına bir oyun olarak görüyorum ben bunu. Ve Türkiye’nin buna sessiz kalmasını da bu oyunu bildiğine yorumluyorum.
Düşün ki oraya Türkiye müdahale etmeye kalksaydı bölgesel yönetim sessiz kalır mıydı, karşılık verir miydi? ABD sessiz kalır mıydı? Hadi Irak merkezi hükümetinin gücü yok, yardım istiyor ABD’den, oradan buradan ama peşmerge, bölgesel yönetim istese onları oraya sokmaz. Sokuyor, neden? Çünkü, önce merkezi hükümeti çıkartacak sonra kendisi gelecek oraya. Musul ve Kerkük’ü tamamen kontrol altına almak için yapıyorlar bunu.”
IŞİD ile Barzani’nin ortak oyunu mu?
“Ortak oyunu olmasa bile Barzani şu an buna ses çıkartmıyor, yol veriyor tabiri caizse. Türkiye ile de burada bir gizli ajandaları olabilir tabii bilmiyorum. Tabii bu sadece yorum.”
Konudan konuya atladığımı sanmayın!.. Lice paralelinde gelişmelere ve oyunlara çok dikkat etmek gerekiyor. 10Ağustos rutin bir Cumhurbaşkanlığı seçimi değil...