Kederde ve kıvançta bir!
TÜRK milletinin kendisine atfedilen "büyük millet" olma vasfının sürdürülebilmesi, insanlarının "kederde ve kıvançta" bir olma davranışının öne çıkması ile mümkün olabilir. Bu nedenle spor camiası olarak Bartın, Amasra''da madencilerimiz ve ailelerinin yaşadığı kederli günde onlarla birlikteyiz. Takriben 6-7 ay sonra ülkemizde başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere genel seçimler yapılacaktır. Spor kamuoyu olarak umudumuz odur ki, bu seçimler sonrasında "kurdeleyi göğüsleyenler" vatandaşından beklediği "büyük devlet olma" ferasetini kendileri de göstersin. Göstersin de ne yapsın? Mesela 20-22 yıl sonra geçen hafta yabancı rakiplerini yenerek tüm spor kamuoyunun ve milletimizin moralini yükselten Fenerbahçe, Sivasspor, Trabzonspor ve Başakşehir kulüplerimizin başarılarını sürekli kılacak bir sistemin kurulmasının önünü açsın. 65 federasyon varken sadece kadın voleybol ve Ampute millî takımın başarı ve şampiyonluk kutlamaları ile yetinilip tribüne oynanmasın. Ne yapılsın? "Münferit ve tesadüfi" başarılarla yetinmek yerine, katlanarak büyüyen "yeni bir sistem" kurarak başarıları kalıcı hale getirsin.
***
Bu vesileyle tüm branşlarda şampiyonluklar normal ve olağan olurken, aziz milletin moral kaynağı Türk sporu da ivme kazansın. Bunu yaparken de seçilecek Cumhurbaşkanı sporun başına getireceği liyâkatli kadroların sayesinde kendisi de işleyişe müdahil olma zahmetinden kurtulup, başarıdan emin bir edayla başarıyı ödüllendirsin. Mesela federasyon başkanı seçilirken icazet alma zorunluluğu ortadan kalksın ve göreve gelen adama da ilgililer bu da "nereden çıktı!" demesin. Mesela seçilecek Cumhurbaşkanımızın akraba ve yakınları federasyon, kulüp, antrenör vs.. konularda müdahil olduğu dedikoduları ile zan altında kalmasın. Mesela protokol tribünleri "alakasız siyasi ayrıcalıklı" kişilerce işgal edilirken, gerçek hak sahipleri dışarıda kalmasın ve millet "bunlar da kimdir" diye "bön bön" protokolü işgal eden bu kişilere bakmasın. Mesela kurulan yeni sistemle "yabancı futbolcu transferi"ne bir kriter getirilip, "birden çok millî takım" kuracak şekilde alt yapıları güçlü sporcu fabrikaları kurulsun. Beden eğitimi öğretmenleri de unutulmasın...