Galatasaray-Fenerbahçe derbisini statta canlı izledim. Tüm futbol kamuoyunun nefeslerini tutarak pürdikkat takip ettikleri bu maçla ilgili bana da teknik açıdan bir değerlendirme düşecek olsa; Ben bu hakkımı "güzel bir derbiydi", ilk devre başta olmak üzere maçın başlangıçta önemli bir bölümünde "Galatasaray daha fazla pozisyon buldu". Fenerbahçe ise bu sırada bulduğu 3-4 pozisyonu "cömertçe harcadı" diye kullanırım.
Bu ifadelerden sonra diğer teknik eleştirileri diğer yorumculara bırakıp bu derbide genellikle yazılıp çizilmeyen "skor hariç" kimlerin ne kazanıp kaybettiğini değerlendirmek isterim. Mesela bir kere bana göre Galatasaray-Fenerbahçe derbisini kazanan Fenerbahçe takımından çok, Fenerbahçe başkan ve yönetimidir. Sayın Başkan Ali Koç derbi sonrası derin bir nefes almıştır. Bu derbi en azından Sayın Ali Koç''a; taraftarı ve camiası için "şimdi yeniden başlıyoruz" diyebilme opsiyon ve fırsatını vermiş, 2-1''lik skorla Fenerbahçe yönetimi yeniden avans almıştır.
***
Galatasaray cenahında ise gerek Faruk Süren Bey ile ilişkileri ve gerekse şahsi dostluğum nedeni ile başarmasından şahsen mutlu olacağım Başkan Burak Elmas''ın daha skor 1-0 Galatasaray''ın lehine iken, TFF noktasında "tahammül derecesinin tükendiğini" tribünde belli etmesi, TFF''nin Galatasaray camiasında kaybettiğinin işareti oldu. Buna bu derbinin diğer kaybedeni, Galatasaray Başkanı nezdinde "tartışmaların odağındaki TFF"dir de diyebiliriz. Galatasaray-Fenerbahçe müsabakasının diğer bir kazananı da Spor Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Teşkilatıdır. Bakanlık ve teşkilat; Türkiye''nin en büyük ve gergin derbisini protokolde "adil ve devlet geleneğine yakışan tavrıyla" ve alnının akıyla tartışmasız tamamlamıştır. Sayın Bakanı da teşkilat ve meslektaşlarımı da bu "görgüleri nedeni" ile kutluyorum.
