Kart mağdurlarını tefeci faizi yaratıyor
Başbakan Yardımcısı ve BDDK’nın açıklamalarından kredi kartlarına tek bir limit getirileceği anlaşılıyor. Bu limit muhtemelen bir kişin yıllık gelirinin en fazla yarısı kadar olacak. Yani ayda 1000 lira geliri olanın kredi kartı limiti maksimum 6.000 lira olacak. Eğer kart sahibi tek bankadan değil de birkaç bankadan kart almışsa, bu limit bankalar arasında bölünecek. Söz gelimi 2 bankadan kart alan kart sahibinin bu limiti 3 artı 3 veya 4 artı 2 şeklinde ikiye bölünecek.
Bu şartlarda, yeni bir yazılım sisteminin uygulanması gerekiyor. Yazılım altyapısından sonra, kredi limiti uygulamaya girebilir.
Türkiye’de kredi kartı sayısı 70 milyona yükseldi. Avrupa Birliği ortalaması kadar oldu. Avrupa’da kişi başına ortalama bir kart düşüyor. Kredi kartları sorunu, ekonomi için risk oluşturuyor. Kredi kartı borcu yüzünden “sanal tefeci” lerin oluştu... Kart borçlusu da, borç taksitini ödemek için yüksek faizle avans çekmek zorunda kalıyor. Asıl sorun da burada başlıyor. Bankalar bu avanslardan yüzde 25.44 faiz alıyor.
Yıllardır, kart borçlarında sorun yaşanıyor. Benim de iki teklifim olmuştu. Birisi kart borçları yapılandırılsın... İkincisi ise avans faizleri faiz maliyetinin en fazla artı yüzde 50’si kadar olsun. Bugün bankalar kredi kartları faizinden yüzde 300 kâr sağlıyor. Benim teklifimde bu karlılık yalnızca yüzde elliye inecekti.
Söz gelimi munzam karşılık ve faizle birlikte eğer mevduatın bankaya ortalama maliyeti yüzde 10 ise, kredi kartı avans faizleri yüzde 15 olmalıdır. Bu şartlarda bankalar yine yüzde 50 kâr sağlıyor.
Yukarıdaki iki teklifimden birincisi yeniden yapılandırma olarak yasalaştı. Ancak faizlere kimse dokunmadı. Gerçekte ise kredi kartlarında tek sorun, bankaların gerek avans işlemlerinden, gerekse gecikme faizi olarak, tüketiciden tefeci faizi alıyor olmalarıdır.
Kredi kartlarında azami faizleri yasaya göre Merkez Bankası belirliyor. Son olarak MB’nin avans işlemleri için belirlediği faiz oranı aylık yüzde 2.12 ve yıllık yüzde 25.44 ’tür. Gecikme faizi aylık yüzde 2.62 ve yıllık yüzde 31.44 ’tür. Dolar faizi ise, aylık 1.70 ve yıllık yüzde 26.4’tür.
1) Bankalar, mevduat faizini yıllık olarak ilan ediyor.. Ancak kart faizlerini aylık olarak ilan ediyor. Aylık faiz, belirsizliğin bir göstergesidir. Geleceğin belirsiz olduğu ekonomilerde aylık faiz uygulaması olur. Ayrıca aylık faiz, sık değiştiği için bu belirsizliği artırır. Ülke riskini artırır. Her şeyden önce, kredi kartlarında faizler, yıllık faiz olarak ilan edilmelidir.
2) Bankalar, mevduata en fazla yüzde 10 faiz veriyor... Veya bankalar MB kaynaklarını yüzde 9 faizle kullanıyor. Bu parayı kredi kartlarından avans olarak kredi verirken yüzde 25.44 faiz alıyor. Yani yüzde 250 kârlı satıyor. Yine gecikme faizi olarak kart sahibinden, mevduat faizinin üç katı, yüzde 31.44 faiz alıyor ve yüzde 300 kazanç sağlıyor. Elbette ki bu faizler tefeci faizidir.. Bu faiz girdabına kapılanlar sonuçta kart mağduru oluyor.
3) MB, azami faizleri belirliyor. Ancak kart dağıtan 20 bankanın tamamı, azami orandan faiz alıyor. Biri veya ikisi de, daha düşük faiz almıyor. Bu durumda bankaların kendi aralarında gizli anlaşma yaptıkları ortaya çıkıyor. MB ’tefeci faizi’ilan ettiği için, bankalar da gizli anlaşma ile en yüksek faizi aldıkları için, Anayasa suçu işliyorlar. Zira bu uygulamalar Anayasanın 167. maddesine aykırıdır. Bu madde “Devlet para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır. Piyasalarda fiili veya anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önler” şeklindedir.