Karaman'ın koyunu sonra çıkar oyunu
Seçimlere altı ay kala pek de önemi kalmayan Türkiye Büyük Millet Meclis''inde partiler son hamlelerini yapmak istiyor.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Türban Yasa Teklifi" çağrısı yaptı.
-Yasa teklifinin Meclis''te kabul edilmesi için salt çoğunluk yeterli.
Recep Tayyip Erdoğan, "Türban Anayasa Değişikliği Teklifi" ile karşılık verdi.
-Anayasa değişikliğinin Meclis''te kabul edilmesi için 400,
-Referanduma götürmek için ise Meclis''te 360 oy gerekli.
Önce Meclis''teki sandalye sayılarına bakalım.
Cumhur İttifakı sandalye sayısı:
AKP: 286, MHP: 48, BBP: 1 Toplam: 335
Muhalefet sandalye sayısı:
CHP: 134, HDP: 57, İYİ Parti: 37, TİP: 4, DP: 2, MP: 2, DEVA: 1, DBP: 1, SP: 1,
YP: 1, ZP: 1 Toplam: 245
Bağımsız: 4
Toplam milletvekili sayısı: 580
Bu sandalye dağılımına göre AKP''nin referandum için muhalefetten 25 oya ihtiyacı var.
Peki, cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri varken anayasa değişikliği desteğini CHP, İYİ Parti ve HDP vermeli mi, vermemeli mi?
İYİ Parti sözcüsü Kürşad Zorlu şunları söyledi:
-"Metin içerisinde riskli gördüğümüz, ileride problem yaratacağını düşündüğümüz bazı ifadeler var. Bunların değiştirilmesi gerekmektedir. Genel İdare Kurulumuzdan çıkan ortak görüş budur. Bununla birlikte çoğunluğun eğilimi ise olumlu bir kanaat içerisinde olduğumuz yönündedir. Yani, ''evet'' yönündedir.
-Fakat Anayasa değişiklikleri konusunda gizli oylama olması sebebiyle bağlayıcı bir karar alamıyoruz.
-Sayın Genel Başkanımız yetkili kurullarımızla bu konudaki temaslarını sürdürecek."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu görüşünü şöyle açıkladı:
-"Bizim önerilerimize ters düşmüyorsa karşı çıkmayız..."
HDP''nin Cumartesi günü yapılan MYK toplantısında ise şu karara varıldı:
-"Temel hak ve özgürlükler referandum konusu yapılamaz. Seçim sürecinde yapılacak bu Anayasa değişikliği Erdoğan''ın seçim kampanyasının bir parçasıdır. Başörtüsü ve inanç özgürlüğünün siyasete ve seçimlere alet edilmesine izin verilemez."
Değerli okurlarım,
CHP, İYİ Parti ve HDP''li milletvekilleri hatırlasınlar.
2008 yılında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya''nın, AK Parti''nin "laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle, kapatılması ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dahil 71 kişinin 5 yıl süre ile siyasetten uzaklaştırılması istemiyle hazırladığı iddianameyi özetleyeyim:
Suç unsuru: T.C. Devletinin temel ilkelerini değiştirecek zemini oluşturma niyeti.
Eylemler:
-Anayasa ile Yüksek Öğretim Kanunu''nda değişiklik içeren teklifleri,
-Başörtüsünün serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliği ile anayasanın laiklik ilkesinin ortadan kaldırılmak istendiği savunulması,
-Devlet kadrolarının, parti yandaşı, siyasal İslami düşünceye sahip kişilerle doldurulması,
-Cumhurbaşkanı Abdullah Gül''ün bakan olduğu dönemde Nur cemaatinin liderlerinden Fethullah Gülen ve Millî Görüş''ü desteklemesi,
-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan''ın bazı sözleri laiklik karşıtı eylemlerin odağı olması…
Suç unsuru: Laik sistemlerde dinî simgelerin siyasi amaçla kullanılamayacağı ilkesi.
Eylemler:
-Başbakan Erdoğan''ın İspanya''da yaptığı "(Başörtüsünü) velev ki siyasi simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasi simge olarak takmayı suç kabul edebilir misiniz?" şeklindeki demeci.
-İstanbul Haseki ve Vakıf Gureba hastanelerinde baş örtülü doktorların çalışması,
-Bazı bölgelerde içkili yerler için ''kırmızı sokak'' uygulaması,
-İstanbul''da bazı afişlerin sansürlenmesi.
Suç unsuru: Toplumu dindar olanlar-olmayanlar diye ikiye ayırmak.
Eylemler:
-Laik Cumhuriyet''i yeni bir yaşam ve Devlet düzenine dönüştürme kararlılığı içinde olduğu söylemleri.
-Danıştay''ın "öğretmenin baş örtülü okula giremeyeceği" yönündeki kararı üzerine, Danıştay''a gerçekleştirilen kanlı saldırıyı da iddianameye koydu.
Suç unsuru: Ülkenin laik hukuk yapısını aşamalı olarak yeniden biçimlendirip yönlendirmeye çalıştığı,
Eylemler:
-Erdoğan''ın "Başörtüsü konusunda söz söyleme hakkı yargının değil ulemanındır" açıklamasına dikkat çekilerek, partinin şeriat amacı doğrultusunda dini hükümleri referans olarak gösterilmesi.
-Başbakan Erdoğan''ın danışmanı ve İstanbul Milletvekili Egemen Bağış''ın ''Başörtüsü, kamusal alan ve üniversitelerin dışında Meclis''te de geçerli olmalıdır'' sözleri
-Cüneyt Zapsu''nun ''başörtüsünü çıkar demek, sokaktaki bir kadına donunu çıkar demekten farksızdır'' açıklaması.
Suç unsuru: Rejimin ve Cumhuriyet''in geleceğini tartışmaya açtığı,
Tespitler:
-AK Parti''nin kapatılan Refah ve Fazilet partileri ile bağını koparmadığı, AK Parti''nin nihai hedefinin şeriat düzeni olduğu,
-AK Parti''nin eğilimi siyasal İslam''dır. Siyasal İslam''ın temel düsturu şeriattır. AK Parti, şeriatı amaç edindiği için kaynağını şeriattan alan takiyeyi kullanmaktadır.
Değerli okurlarım,
AKP tek bir oyla kapatılmadı ama Anayasa Mahkemesi''nin, "Laiklik Karşıtı Odak" olduğu gerekçesiyle AKP''yi mahkûm ettiğini ve cezalandırdığını ve hükümlü bir parti olduğunu anımsatayım.
Türban için anayasa değişikliğinin anayasanın laiklik ilkesine aykırı olduğunu vurgulayayım.
Muhalefet liderleri unutmayın;
-Karaman''ın koyunu, sonra çıkar oyunu