Kadının fendi erkekleri yendi

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Abiler bizden korkarlar, korkudan erken seçim yaparlar" demişti aylar önce, haklı çıktı.

Bu durumda ortaya da kadının fendi erkekleri yendi başlığı çıktı. Şimdi sırada Meral Akşener'in 100 bin imza toplayıp önce Cumhurbaşkanı adayı olması ve 24 Haziran'da da Cumhurbaşkanı seçilmesi için meydanlara tek kadın aday olarak çıkmasına kaldı.

Tabii ki CHP'nin adayı da merak konusu. Kemal Bey aday olur mu, başka bir aday mı çıkartır bilemem ama CHP'nin adayı ile Saadet Partisi'nin adayı da en az Akşener'in adaylığı kadar önemli.

Çünkü bu partilerin hedefleri, ayrı ayrı adaylar çıkartıp 1. turda Erdoğan'ı seçtirmemek, 2. turda da ittifak yapacakları adayı seçtirmek.

Erdoğan-Bahçeli görüşmesinden çıkan sonuçlara gelince sıcağı sıcağına şunları söyleyebilirim.

AK Partililer Erdoğan'a "Reis" derlerdi ama Bahçeli, "Reis benim" dedi.

Erdoğan ve AKP şu ikilemde kaldı.

- Erken seçime "evet" diyerek MHP seçmeninin oyları ile Cumhurbaşkanı seçilmeyi sağlamak,

- Erken seçime, "hayır" diyerek muhalefet partilerinin "seçimden kaçtı" eleştirilerine muhatap olmak.

Recep Tayyip Erdoğan "evet" demesi bir yana, erken seçim kararını da 26 Ağustos'tan 24 Haziran'a çekerek MHP'nin güdümünden bir nebze olsun kurtulmayı hedefledi.

Bahçeli de, Erdoğan da MHP ve AKP'nin muhtemel yerel seçim yenilgisinin partilerini milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybettireceğini görerek bu iki seçimi yerel seçim öncesine aldılar.

Ekonominin dibe vurması, enflasyonun 2 haneli rakamlarda bulunması, asgari ücretliye, emekliye verilen 2018 Ocak zamlarının peş peşe gelen zamlarla misliyle geri alındığı Ocak-Haziran dönemi sonunda 24 Haziran'da erken seçim AKP-MHP ittifakını çok zora düşürecektir.

Muhalefet partilerinin ekmeğine yağ süren bir karardır ki, CHP'ye, İYİ Parti'ye ve Saadet Partisi'ne sorsanız onlar da bu tarihi önerirlerdi.

Ancak çok önemli sorun şudur.

MHP, seçmeninin %70'ini İYİ Parti'ye kaptırmıştır. AKP'den hem Saadet hem de İYİ Parti'ye oy kayması vardır.

AKP il ve ilçe kongreleri tamamlanmamış ve gerekli yenilenme yapılmamıştır ki, metal yorgunluğu tam anlamıyla ortadan kaldırılmadan seçime gitmektedir iktidar partisi.

Bahçeli'nin bu kararı AKP'ye ve Erdoğan'a vurulmuş büyük bir darbedir.

Cumhurbaşkanlığı seçimini ittifakın kazanması durumunda Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin kaybedilmesi Cumhur ittifakına bir zarar veremeyecektir.

Eğer AKP-MHP ittifakı Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanırsa 2019 Mart ayında yapılacak yerel seçimde de ittifak yapacaklardır.

Bu erken seçim kararı Anayasa değişikliği ile yapılabilir ki "Referandum" gerektirmeden AKP-CHP-MHP ve hatta HDP oyları ile Anayasa değişiklikleri yapılabilir Meclis'te.

"Devlet Bahçeli ne zaman erken seçim kararı aldı ise ortağı olduğu partiyi bitirdi" görüşü sosyal medyada izlenme ve paylaşma rekorları kırmaktadır.

16 yıldır Türkiye'de Erdoğan gündem belirleyen, racon kesen durumunda iken Devlet Bahçeli, Erdoğan'dan bu rolleri kapan kişi konumuna gelmiştir.

Öte yandan vurgulamam gerekir ki, erken seçim kararı güçlendirilmiş "demokratik parlamenter rejim" sistemine dönmeyi vaat eden muhalefetin ekmeğine yağ sürdü.

Diğer bir deyişle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen tek adam yönetimi ile vatandaştan oy istemek, AKP ve MHP'ye önemli miktarda oy kaybı getirebilir.

Görülüyor ki İYİ Parti ve Saadet Partisi korkusu sadece Bahçeli ve MHP'yi değil AKP ve Erdoğan'ı da sarmış.

Şimdi önemli bir konu, muhalefetin yapacağı ittifaka sıra geldi.

Ayrıca Saadet Partisi ve CHP'nin de Cumhurbaşkanı adaylarını belirlemeleri için zaman kalmadı.

Bu arada 100 bin imza toplaması gereken Meral Akşener ve Doğu Perinçek gibi Cumhurbaşkanı adayları için çok ama çok kısa süre kaldı.

Seçime 66 gün kaldığına göre Yüksek Seçim Kurulu, Cumhurbaşkanı adayları için bir seçim takvimi belirleyecek.

Eğer 50 gün imza toplama süresi verilecek olsa 100 bin imza sahibinin il ve ilçe seçim kurullarına giderek günde en az 2.000 imza atmaları gerekir.

Hafta sonlarını çıkartırsanız bu imza işinin Akşener ve Perinçek için ne kadar zorlaştırıldığını da görürsünüz.

Sonuç olarak; MHP ve AKP'nin erken seçim kararı, İYİ Parti ve Saadet Partisi korkusu ile CHP ve DYP ittifakının geniş bir tabana oturacak olmasından kaynaklanan bir endişedir.

Yazarın Diğer Yazıları