Kâbus dolu bir yıl
2016 nihayet bitiyor.
Gerçekten Türkiye için kâbus gibi bir yıl oldu. Bombalar, şehitler, darbe girişimi, ekonomik kriz daha aklınıza gelebilecek tüm kötü gelişmeler 2016 yılında gerçekleşti.
Her günü sıkıntı dolu bir yıl!
İşte o yıl nihayet bu gece gidiyor. İnşallah tüm kötülükleri de beraberinde götürür.
***
2016 yılı ekonomi için de kötü bir yıl oldu.
Borsa sert düştü, döviz yükseldi. Faiz ise hükümetin ve Merkez Bankası'nın tüm gayretlerine rağmen düşmedi ve düşmeyecek gibi bir görüntü sergiliyor.
Gelelim en önemli soruya:
Yeni yılda yani Pazartesi sabahından itibaren ekonomik olarak bizi ne bekliyor?
Borsa yükselecek mi, döviz düşecek mi?
Öncelikle 2017 yılından hiç ama hiç umutlu olmadığımı belirtmek isterim.
Türkiye ekonomik olarak 2016'ya benzer bir yıl yaşayacak diye düşünüyorum.
Bunun nedeni ise hükümetin halen ciddi bir ekonomi politikasının olmaması ve günübirlik kararlar alması.
Bir başka etken ise bölgede yaşanan savaşlar.
Irak'ta istikrarsızlık sürüyor. Bu ülke ile siyasi ilişkilerimiz çok kötü. Bu da bu dev pazara ihracatımızı çok olumsuz etkiliyor. Suriye konusunu hiç söylemeye bile gerek yok zaten durum ortada. Suriye'de savaş bitmediği sürece bizi hep olumsuz etkileyecektir.
Suriye'de savaş bitse bile geçmişte yaşanan olaylar ve kırgınlıklar Türkiye'nin en az 10 yıl daha bu ülkeyi pazar olarak görmesini engelleyecektir.
Gelelim İran'a. İran Türkiye için uzun yıllardır iyi bir pazar olmadı. Türkiye'de üretilen neredeyse tüm ürünler İran tarafından da üretiliyor. İran kendi kendine yetebilen bir ülke. Bu nedenle bu ülkeyle ticaretimiz öyle 3-5 yılda lehimize dönmeyecektir.
Ya Rusya?
Rusya pazarı 2016 yılında da kapalı olacak. Her ne kadar iki ülke arasında her şey güllük gülistanlıkmış gibi görünse de hiç de öyle değil. Türk ürünleri halen Rus pazarına girmiyor. Kısa vadede de girecek hali yok. Zaten girse de Rus halkında şu uçak olayı o kadar olumsuz bir algı yarattı ki, kolay kolay silinmez.
Yani tarım ürünleri ihracatı için açıkçası pek umutlu değilim.
Turizm bana göre bu yıl 2016 yılından daha da kötü olacak. Rus turistler Türkiye'yi güvenli ülke olarak görmüyor. Bu da turizm için erken rezervasyon döneminde olmamız sebebiyle 2017'nin kaybedilmesine neden oldu. Yine bir başka olumsuz etken ise Rusya'da ekonomik kriz halen aynı şiddetiyle devam ediyor. 1 dolar 60 rublenin üzerinde işlem görüyor. 2 yıl önce Türkiye'de 1 haftalık tatil için 2 bin dolar karşılığında 40 bin ruble ödeyen Ruslar şu anda aynı dolar için 130 bin ruble ödemek zorunda.
Ruble değer kazanmadığı sürece Rus turist beklemek son derece yanlış olur.
Son olarak Avrupa. Gümrük Birliği'nin sorgulanması ve Avrupa ülkeleri ile yaşanan gerginlik bizi ekonomik olarak kötü günlerin yaşanacağını gösteriyor. Turizm açısından Rusların korkup gelmediği bir ülkeye Avrupalı turist hiç gelmez ve dahası gelemez.
Türkiye'nin turizmden kaybı 20 milyar doların üzerinde.
İhracatı ve turizmi iyi olmayan bir ülkenin parası ne olabilir ki? Bu nedenle TL'de erime kısmen de olsa devam edebilir ve borsa düşmese bile kolay kolay yükselemeyecektir.
Sonuç olarak 2017'de güneşli ve baharı andıran günlerin çok az olacağına inanıyorum.