İstila, israf, skandal!..
"Atı alan Üsküdar'ı geçti" diye umutsuzluğa mı düşersiniz, "gemisini yürüten kaptan" diye rezilliklere dikkat mi çekersiniz, yoksa "bu devran değişmez" diyerek, "saldım çayıra, mevlam kayıra" duyarsızlığına teslim mi olursunuz?..
İktidarın muhalefeti, muhalefetin de iktidarı ayakta tuttuğu bir ülkedir Türkiye...
Seçimler olur, sistem rayına oturur, herkes kendi mevzisine çekilir, herkes dümenini yürütür ve geride bu ülkenin tüm eziyetini çeken milyonlarca insanın ekmek kavgasıyla çarpıklığın, çelişkinin, vahametlerin, skandalların ortasındaki çırpınışları kalır...
Ve milyonlarca insan Türkiye gibi bir ülkenin giderek nasıl tükendiğini seyretmekten başka bir şey de yapamazken, kimileri için rant devranı dönmeye devam eder...
Çünkü Türkiye'nin gündemi kimi zaman yaşanan farklılıklar dışında, "eski hamam, eski tas..?"
Pek değişmeyen konular ise sığınmacı istilası, hayat pahalılığı ve büyüyen israfa rağmen hem toplumdaki sessizlik, hem de ülkeyi yönetenlerdeki pervasızlık...
Velhasıl, Türkiye'de bırakın 365 günde yaşananları, son 24 saatte meydana gelen olayları alt alta koysanız Netflix için 12 bölümlük dizi çıkar...
İçinde skandal mı ararsınız, rezalet mi, çarpıklık mı, çelişki mi demeden, yaşananlar karşısında küçük dilinizi yutarsınız ki, sonu eyvah eyvah!..
Sığınmacılara tüp bebek!!!
Bu köşeden de sıklıkla dikkat çektiğimiz gibi, Türkiye Suriyeliler'le ilgili başıboşluğa alışmışken, kaçak Afganların Türkiye'nin dört bir yanındaki çarşı, pazarlarda kamyonlardan atlayarak izlerini kaybetmelerinin şaşkınlığı devam ediyor...
Hani geçen hafta bu köşede, "Afganları Türkiye'ye taşıyan rant şebekelerine kim göz yumuyor" diye sormuştuk ya, İçişleri Bakanlığı'nın müdahalesinin ardından Van'da insan kaçakçılığı yapan 59 organizatör nihayet gözaltına alınmış...
Sığınmacı istilasına tepkiler artarken, güvenlik güçleri yurdun birçok bölgesinde kaçakları yakalamak için operasyonlar da düzenliyor...
"Sığınmacı, göçmen" ya da "kaçak" adı altında Türkiye'ye sızanların sayısı ile ilgili yeni bir rakam da ortaya çıkmış...
Önce 6 ile 18 milyon arası diye farklı kesimlerce dikkat çekilen sığınmacı sayısını İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya açıklamış... Bakan, kayıtlı göçmen sayısının 4 milyon 843 bin olduğunu duyurmuş...
Bu tartışmalar sürerken, Kırşehir cezaevinden aylık iznini kullanan 15 yabancı suçlu firar etmiş!..
İYİ Partili Erhan Usta ise Suriyeliler'e ücretsiz tüp bebek tedavisi yapıldığı iddiasını Çalışma Bakanlığı'na sormuş ki, sığınmacı istilasının nüfuslarını arttırmak için her yolu denediği bir kez daha ortaya çıkmış...
Yaşamak zor, ölmek pahalı!..
Türkiye'de sıradanlaşan başka çarpıklıklar var ki, ne çözüm bulunabiliyor, ne de ortadan kaldırılabiliyor...
İşte son yıllarda yoğunlukla tartışılan kamudaki israfla ilgili tartışmalara gelmeden önce, dört önemli konuya milyonlarca yurttaşı ilgilendirdiği için dikkat çekmek gerekiyor;
Eczacı İşverenleri Sendikası, diyabet ve parkinson tedavisinde kullanılanlar da dâhil olmak üzere, 81 önemli ilacın depolarda bulunmadığını açıklamış...
Laikliğe saldırılara yönelik tartışmalar büyürken, Çanakkale’de bir İmam Hatip Lisesi müdürü, içkili fotoğraf paylaştığı gerekçesiyle görevden alınmış...
Ve Türkiye'nin son yıllardaki en önemli sorunlarından biri olan deprem korkusu devam ederken, Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki İstanbul'da 6 milyon binadan 600 bininin çok riskli olduğunu, hemen yıkılması gerektiğini söylemiş...
Kira artışına yüzde 25 sınırlama getirilmesinden sonra ev sahibi ile kiracılar arasındaki kavgalar da giderek artıyor...
Önceki gün İstanbul ve Zonguldak'taki kavgalarda balta, silah, tüfek ve bıçak kullanılmış...
Bu arada ev sahipleri kiracılardan kredi notu ve referanstan sonra sabıka kaydı da isteyince, hukukçular konuyu tartışmaya başlamış...
Gelelim ekonomideki çarpıklığı da giderek büyüten kamudaki israf meselesine;
Ankara'da dar gelirli bir vatandaş Aile Bakanlığı önünde "açım, geçinemiyorum" diye bağırınca ters kelepçeyle gözaltına alınmış...
Konu milletin karnını doyurmaktaki güçlük çekmesi olunca, İzmir'de fiyatı 7 liraya çıkan
gevreğin yarım ve çeyrek olarak satılmaya başlanması tartışma yaratmış...
Bu arada, AKP lideri Erdoğan hayat pahalılığından şikâyet edenlere sabırlı olmalarını önermiş...
Ancak kamudaki israfa dikkat çeken CHP'li vekillere göre ise cumhurbaşkanlığı sarayının ihtiyaçları için açılan 306 ihalede 1 milyar liranın üzerinde ödeme yapılmış...
Bu arada AKP'li Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin türbe gezisine 1.3 milyon, Balıkesir Belediyesi'nin Balkan gezisine 3.2 milyon, Beykoz Belediyesi'nin ise Bosna turu için 1.2 milyon harcadığı ortaya çıkmış...
İsrafı tetikleyen ekonomideki çarpıklığa dikkat çeken son tepki de CHP lideri Kılıçdaroğlu'ndan gelmiş... Demiş ki Kılıçdaroğlu;
"Kur korumalı mevduatta vergi yokken, kefenden bile vergi alınıyor bu ülkede!.."
Sözün özü; Tüm bu çarpıklıklara bakarak yaşamanın giderek zorlaştığı bir ülkede, ölmek bile pahalı hâle geliyor ki, vay millete vayyyyy...