Türkiye İstatistik Enstitüsü Kurumu (TÜİK), işsizlik oranını hesaplarken, başa nüfusu yazıyor. Örneğin, geçen sene Mayıs ayında kurumsal olmayan nüfus 69.6 milyon iken, bu sene Mayısta 70.4 milyona çıktı. Yani 500 bin kişi arttı.
Bu nüfus içinde, iş aramayanlar, mevsimlik çalışanlar, ev işiyle meşgul olanlar, eğitim yapanlar, emekliler ve çalışamaz halde olanlar, işgücüne dahil edilmiyor. Kalanı işgücünü oluşturuyor. İş gücü 2008 Mayıs ayında 24 milyon 45 bin kişi iken, bu sene Mayıs ayında 24 milyon 837 bine yükseldi. Elbetteki nüfus artışı, işgücü artışına yansıyor.
2009 yılı için işgücüne katılma oranı yüzde 48.2’dir. Bu oran çok düşüktür. Oysaki bu oran batı ülkelerinde yüzde 60 dolayındadır.
Türkiye’de işgücüne katılma oranı, 15 yaş altı nüfusun yüksek olması nedeniyle daha düşüktür. Ancak, TÜİK’in hesabı da bu oranı düşürüyor. Çünkü TÜİK, iş aramayan ve fakat iş başı yapmaya hazır olan, 2 milyon insanı da işgücüne dahil etmiyor.
Gerçekte ise bu 2 milyon insanın bir kısmı, iş arayıp bulamayan ve artık iş bulmaktan umudunu kesen insanlardır. Bu gibiler Avrupa’da da işsiz gösteriliyor. Ancak Avrupa’da işsiz iş arıyor. İş bulmak için gerekli kurumlar çalışıyor. İşsizlik sigortası çalışıyor. Türkiye’de bu imkanlar sınırlıdır. Kaldı ki Avrupa’da iş aramaktan vazgeçenler yok denecek kadar azdır.
Türkiye’de bu 2 milyon insanı, aktif nüfusa katıp aynı zamanda işsiz sayısına eklemek gerekiyor.
TÜRKİYE DE İŞSİZ SAYISI (MAYIS AYI- BİN KİŞİ)
2008 2009 ARTAN SAYI
TÜİK’İN İLAN ETTİĞİ İŞSİZ SAYISI 2.203 3.382 1.179
İŞ ARAMAYAN İŞSİZLER 1.673 1.944 271
GERÇEK İŞSİZLER 3.876 5.326 1.450
TÜİK, Mayıs ayı olarak, son bir yılda işsiz sayısı 1 milyon 179 bin arttı diyor. Gerçek işsiz sayısı hesaplanırsa, artan işsiz sayısı 1 milyon 450 bine çıkıyor.
TÜİK’in 2009 Mayıs için hesapladığı yüzde 13.6 işsizlik oranı, eğer gerçek işsizleri de katarsak, yüzde 20’ye çıkıyor.
Öte yandan, TÜİK’in hesap ettiği işsiz sayısı, işgücünden çıkarılırsa, geriye istihdam edilen sayı kalıyor. İstihdam da, TÜİK’e göre geçen sene 21 milyon 842 bindi... Bu sene 387 bin azalarak, 21 milyon 455 bin kişiye ulaştı. İstihdam oranı yüzde 43.1’den, yüzde 41.6’ya geriledi.
Bu rakamlar krizin işsizlikte dramatik bir etki yarattığını ortaya çıkarıyor.
Buna rağmen bir köşe yazarı “Ekonomik daralmanın toplam istihdama etkisi o kadar dramatik olmadı” diye yazdı. Bu savını da “Geçen yılın Ekim ayında on iki aylık ortalama istihdam, 21 milyon 180 bin kişiydi. Bu yılın Nisan ayında 21 milyon 126 bin oldu. Toplam istihdamdaki daralma 50 binin biraz üzerinde oldu.” diye bir istatistik vererek ispatlamaya çalıştı.
Aslında ekonomik kriz 2008 Ekim ayından önce 2007 sonunda başladı.
2008’de ilk üç ay eksi büyüme olmadı, ancak büyüme oranları hızla düştü. Bu durum da işsizlik yarattı. Tekstilde, daha uzun süredir kriz, yaşanıyor.
Herkesin bildiği bir gerçek var...
Yalan var...
Kuyruklu yalan var...
İstatistiki yalan var...
Kimse işsiz sayısı arttı diye sevinmiyor.. Ancak kamuoyuna bilgi aktarırken, istatistikleri doğru yorumlamak zorundayız.
