Erdoğan hükümetinin bayram öncesi terör olaylarına ne kadar önem verdiği ortada. Yapılan açıklamaların halkın teröre tepkisini, partiye desteğe çevirme niyeti ile yapıldığı, boş, yürekten olmadığı görüldü. Neymiş tezkereyi bayram sonrası oylayacaklarmış. Tebrik ederim. Bence iki bayram arası tezkere falan olmaz, Erdoğan’ın Amerika ziyareti sonrası belki olabilir. Kendisi de ne demişti. Ben gideyim Bush ağabeyime şikayet edeyim, sonra ne olursa olsun göreceğiz. Bakalım Bush abisi ne söyliyecek? Hadi bayram da bitti oylayın bakalım.
Yalaka boyalı basın, şehit sayısına göre yaptıkları haberlerde cenazelerden rant yapmak için görüntü altına acılı müzik koyup görevlerini tamamladı. Gene eller havaya ve ver elini Abdullah Gül’ün kızının düğününe. Orada kimler varmış, ne kadar para harcanmış, kimler ne yemiş, ne takmış, mış mış da, mış mış. İşte bu durum Türk basının ne kadar içinin boşaldığını gösterdi.
Basın bir yana, Gül ile kendisinden evvelki Cumhurbaşkanı Sezer arasındaki görgü ve tevazu çizgisindeki fark da netleşti. Hatırlarsanız, Sezer de düğün yaptı ama kimselere zahmet vermeden ve bir devlet memurunun yapabileceği, kimsenin üzerinde dedikodu yapamayacağı mütevazı bir düğündü. Ayrıca Sayın Sezer, ortaya takı sandıkları koymadığı için serveti de olmadığı görüldü.
Gelelim sınır ötesi operasyon olayına. Bence kusura bakmayın ama geç kaldınız. Bu tezkere falan çıksın ama, ben bir Türk askerinin bile burnunun kanamasına karşıyım. Bunun için yerleştirin sınıra füzeleri ve atın Erbil’e, bakalım Barzani efendi siyaseten nasıl çözüyormuş Kürt sorununu. Kendisi bir aşiret reisi olarak Türkiye’ye Kürt sorununu siyasetle çözmeyi öneriyor ya bu da bir siyaset.
Gelelim Türk Amerikan ilişkilerinin yara almasına. Yahu söylenen her söze neden inanıyor, neden her palavraya kanıyorsunuz? Ankara’daki ampul takımının esip köpürmesi sizi kandırmasın. Ne İncirlik’i kapatabilirler, ne de Irak sınırını. Ne de ABD ile ilişkileri kesebilirler. Ermeni tasarısı da geçer, biz de Irak’a girmeyiz ve gene de ilişkiler bozulmaz. ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Pellosi, tasarının 16 Kasım tarihinde tatile girecek olan Kongre Genel Kuruluna getirileceğini belirtti.
Bush yönetimi, sanıyor musunuz Erdoğan hükümetinin bir şey yapamayacağını bilmiyor. Baksanıza Rice’ın açıklamasına, PKK teröristlerini yakalar veririz demek yerine, Erdoğan ve takımına itidal tavsiye ediyor. Ya Edelman, tasarıyı durdururuz diyemiyor da minimize ederiz diye geçiştiriyor ve İncirlik konusunda uyarıda bulunuyor; “İncirlik adını ağzınıza almayın, ağzınız yanar” diye.
Amerika içindeki tartışmalar ise, bizdekinden daha ciddi ve samimi. Amerikalı meslektaşlarımız, bizimkilerden daha ciddi ve daha dikkatli. Tasarıya destek veren politikacıları ekran önünde terletip dalga geçiyorlar. Bizdeki gibi siyasetçilere yaltaklanmak yok buralarda.
