HÜDA PAR'lı Erdoğan ittifakı Hizbullah'ın iktidarı demektir
Cumhurbaşkanlığı seçimim öncesi CHP'li Aykut Erdoğdu bana çok önemli bir yazı gönderdi.
"Devletin genel durumu…" başlıklı yazısını özetleyerek sunuyorum.
Aykut Erdoğdu anlatıyor:
"Bundan bir ay önce Genel Başkanımız Kemal Bey beni çağırdı.
'Seçimi kazanmamız halinde neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz. Ankara'ya geç ve bütün kurumlardan uzmanları çağır. Bir heyet kur ve devletimizin durumunu, ilk ve ivedi işleri ve hasar tespitini çıkar' diye talimat verdi.
Ankara'da üç hafta süren çalışmalarımız sonucunda vahim bir tabloyla karşılaştık.
Normalde bu çalışmanın sonuçlarını kesinlikle paylaşmayacaktık.
Çünkü sonuçlar ürkütücüydü.
Çalışmamızın sonuçlarının tamamını devletimizin ve milletimizin bekası için paylaşmayacağım.
Bu yazdıklarımın öneminin ve benim ve çalışma arkadaşlarım adına yarattığı tehlikenin farkındayım.
Ama ödenecek bir bedel varsa da korkup kaçmayız.
15 TEMMUZ SONRASI…
15 Temmuz Hain Darbe Girişimi sonrası FETÖ'den boşalan kadroları dolduracak nitelikli kadroları olmadığı için Milliyetçi ve Atatürkçü kadrolarla çalışmak zorunda kalmışlar.
Ancak bu kadrolara asla güvenmedikleri için her bir kuruma aileden gördükleri tarikat ve cemaatlerden personel yerleştirmişler.
Mahrem işlerini yerleştirdikleri bu personel eliyle yürütüyorlar.
Bu personel milliyetçi ve Atatürkçü personeli sürekli izliyor.
Şu an devletimizin en mahrem bilgileri bu tarikatların elinde.
En güçlü ekip HAKYOLCULAR. Devlet adamlarını en çok rahatsız edense atanan 'küçük prensler.'
MİLLÎ GÜVENLİK…
Bu konuda yaptığımız çalışmanın bütün sonuçlarını paylaşamam. Ancak şu kadarını söyleyeyim. Genelkurmay Başkanlığımız, MİT Müsteşarlığımız ve Emniyet Genel Müdürlüğümüzde her kademede el üstünde tutmamız gereken kahramanlar var.
Bu kahramanlar siyasi baskılara direnerek ellerinden geldiğince görevlerini yapmaya çalışıyorlar. Zaten devletin güvenliğini bu kadrolar sağlıyor. Devletin düşürüldüğü durumdan çok rahatsızlar. Her fırsatta bu durumu en üst makamlara iletiyorlar.
Polisimiz ve askerimiz sürekli bir soruşturma baskısı altında. Maalesef personel arasında ailevi sorunlar, geçim sıkıntısı, borçluluk, psikolojik sorunlar var.
Millî güvenliğimizi yakın tehdit altına sokan riskler var. Durumun farkındayız. Ve sürekli takipçisi olacağız.
Bu konuda son söz; bizim Mehmetçiğimizin kanını satın alacak para daha basılmadı.
Biz vekalet savaşlarının lejyoneri olacak Millet değiliz.
MALİYE…
Bazı grupların vergilerinin silinmesi konusunda teknokratlarda büyük rahatsızlık var.
MASAK tamamı ile kör edilmiş. MASAK'ın izleme yetkisi sadece siyasi işler için kullanıyor.
HAZİNE…
Hazine'de tablo çok ağır. Kadrolar tarumar edilmiş.
Hazine'de giderlerde, borçlarda ve koşullu yükümlülüklerde korkunç bir artış var.
Seçim dolayısıyla Hazine boşaltılmış.
Sadece BOTAŞ'ın birikmiş görev zararı 300 milyar liranın üzerinde.
KKM pimi çekilmiş el bombası gibi bekliyor.
Gelirlerin çoğu garanti ödemelerine gidiyor.
Kamu bankaları kara deliğe dönmüş.
En az 1,5 milyar liralık ek bütçe gerekiyor.
MERKEZ BANKASI…
En ağır tablo Merkez Bankası'nda.
Döviz rezervlerimiz eksi 70 milyar dolara kadar inmiş.
Üstelik 100 milyar doların üzerinde KKM olmasına rağmen bu rakama ulaşılmış.
Dış ticaret açığımız tarihin en yüksek seviyesinde bir yıl içinde 200 milyar dolar finansman bulmak zorundayız.
CDS tarihin en yüksek seviyesinde. Yani tefeci faiziyle borçlanıyoruz. Buna rağmen döviz bulamıyoruz. Şu an döviz satışı ve altın ithalatı fiilen durmuş durumda. Çünkü döviz yok. Merkez Bankası teknik olarak iflas etmiş görüntüsü veriyor. Her an dış borç ödeme krizine girebiliriz.
KRİZ DEĞİL İFLAS…
Devletimizin kolonları çürütülmüş. Sütunları kesilmiş. 6-9 ay içerisinde yaşanacak deprem ile ekonomimiz yıkılacak.
KURTULUŞ VAR ANCAK BEDELİ AĞIR...
Şimdi soracaksınız. Nasıl kurtuluruz?
Bu dönem çalıp çırpanlar mı bu bedeli ödeyecek yoksa fakirlikten kırılan milletimiz mi?
Şimdi anlıyor musunuz neden 418 milyar doların peşine düştüğümüzü.
Azdan az, çoktan çok vergi alacağız.
Şimdi anlıyor musunuz Mehmet Şimşek neden görevi kabul etmiyor.
Bütün kalbimle söylüyorum. Biz bedelini bile bile bu seçimi kazanmak için çırpınıyoruz.
Karar Yüce Türk Milletinin…"
Değerli okurlarım,
Bugün 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun.
Erdoğan'dan ve ucube sistemden kurtuluşumuz ancak ve ancak 28 Mayıs'ta şöyle gerçekleşir:
-19 Mayıs 1919 ruhu ile Kılıçdaroğlu…
Atatürk'ü anmak yetmez anlamak önemli.
HÜDA PAR'lı Recep Tayyip Erdoğan ittifakı demek;
-Hizbullah iktidarı demektir…