Mahalli seçimlere doğru CHP ile ilgili yazı yazmak istemiyorum. Ancak öte yandan da Türkiye’ye zarar verecek, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü zedeleyecek olaylara da yabancı kalmanın doğru olmayacağını, vatandaşlık görevlerine, vatanseverlik anlayışına ters olacağını düşünüyorum.
CHP’nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na bakış açısı ve bu komisyonda olan 3 üyenin farklı anlayışları, hem ülkeye, hem de partiye zarar veriyor.
Üç üyeden ikisi “Türk Milleti ” sözünden ürküyor. Sanki bu ülkenin yüzde 80’i Türk değilmiş gibi davranıyorlar... Ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda BDP çizgisinde yürüyorlar.
Rıza Türmen, “Türk adını kullanmayalım. Farklı milletler farklı toplulukların olduğu Türkiye’de biz bunu Türk adını kullanmadan yapalım” diyor. Anlaşılan o ki Rıza Türmen, sanki Türkiye’de söylediği bu farklı etnik gruplar aynı eşit sayıdaymış gibi bir yaklaşım ve bir gaflet içindedir. Almanya’da Alman olmayanların sayısı bizdekinden daha fazladır. Kimse Alman demekten korkuyor mu?
Atilla Kart, daha ağırını söylüyor... “Türkiye’nin, kurtuluş savaşı ve bir arada yaşama temeli üzerine kurulduğunu, ancak Cumhuriyetten itibaren Ulus devlet olma yönünde yeterince başarılı olamadığını” savunuyor.
Ulus devleti CHP kurdu. Hiçbir zaman da bir etnik ayırım yapmadı. Eğer yapmış olsaydı, Atilla Kart’ın kendisi CHP’den milletvekili olamazdı.
CHP adına Atilla Kart, Ulus devleti reddederse, BDP’li Yıldız da ’’Biz Kürtleri ulusun bir parçası olarak görmüyoruz’’der.
Bu ulus bugüne kadar, Cumhurbaşkanından, Başbakanından tutun diğer her kademede hiçbir zaman görevde etnik ayrım yaptı mı? Kaldı ki bireysel haklar ve özgürlükleri savunmakla, Ulus devleti yıpratmak farklı amaçlara hizmet eder.
Türkiye özellikle CHP içindekilerin kışkırtması ile Ulus devlet kimliğini koruyamazsa, ulusal bütünlüğünü de koruyamaz.
Şimdi CHP içindeki bu gibi insanlar, Ulus devleti tartışmaya açarak, Lozan’ın da yeniden tartışmaya açılmasını provoke ediyorlar.
Bugüne kadar Ermeniler 2015 yılı için altyapı oluşturmaya çalıştı... Anayasalarında ve Ayrıca, Ermenistan’da bastırılan haritaların ilk sayfasında Ağrı Dağı’na yer verilirken, Doğu Anadolu Bölgesi’nin büyük bölümünü Batı Ermenistan olarak gösterildiler.
Şimdi, Ulus devlet kimliği tartışmaya açılırsa, arkasından Ermeniler Lozan’ı tartışmaya açarlar. 2015 yılı için Ermeniler planlı bir hazırlık yaparken, CHP’li birinin Türkiye Ulus devlet olamadı şeklindeki beyanı en fazla Ermenilere yarayacaktır.
Aslında daha önce de halen CHP’de bir milletvekili ve bir Parti Meclisi üyesi Ermenilerden özür dileyenler listesine imza verdiler.
Bu imzayı verenler neden Ermeni çetelerinin yaptıkları katliamdan dolayı ölen Türklerden özür dilemezler? 1914’de Zeytun’da 100, 1915 Van olaylarında 3.000 ve 1914-1915 Muş olaylarında 20.000 Türk, Ermeni mezalimi sonucu hayatlarını kaybetmiştir. 1918 Mart’ında Erzurum-Dumlu, Yeşilyayla Köyü’nde katliam yapılmıştır. 25 Nisan 1918’de Ermenilerce katliama uğrayanların; Kars’ın Subatan köyünde ve Iğdır’a bağlı Oba köyünde toplu mezarları vardır.
Bu gibileri CHP’nin yolunu kesiyor. Etnik sorun diyorlar, ancak ülkenin yüzde 80’ini oluşturan Türkleri dışlamak istiyorlar... Soykırım için özür diliyorlar ancak Ermeni çetelerinin katlettiği 575 bin kişiyi görmezlikten geliyorlar. Bütün bunlara neden de Kılıçdaroğlu’nun CHP’de herkesi kucaklamak gibi kısır bir anlayışının sonucudur. Aslında CHP değil, herkesin CHP’yi kucaklaması önemlidir. Ancak halk CHP’yi kucaklarken partinin içindeki dikenler buna engeldir. Önce partinin içini sağlam tutmak gerekiyor.
