Helal olsun Galatasaray'a. TFF Cumhuriyetin 100. yılını unuttu mu? Gürel Yurttaş yazdı

Gürel Yurttaş / YENİÇAĞ

Türkiye'deki en saçma yasaklardan biriydi; 3 büyüklerle ilgili deplasmana seyirci götürmeme yasağı.

Yani Beşiktaş-Galatasaray maçlarına Galatasaraylılar, Galatasaray-Beşiktaş maçlarına Beşiktaşlılar gidemiyordu. Aynı şekilde Fenerbahçe maçlarına da öyle.

Gerekçe güvenlikti.

Yani olay çıkabilir diyorlardı.

Bu bir zamanlar Milli Eğitim Bakanı'nın söylediği ileri sürülen "Okullar kapatılsa eğitimi ne kadar güzel yönetirim" dediği laf gibi!

Galatasaray Beşiktaş maçı öncesi Galatasaray yöneticisi Eray Yazgan müthiş bir açıklama yaptı. Dedi ki;

"Derbilerin asla favorisi olmayacağı gibi bilakis nispeten açılmış olan puan farkından dolayı çok daha motive ve hazır bir Beşiktaş karşımıza çıkacak. Dilerim ki keyifli bir maç olur. Dostluk içinde, hakem konuşulmayan bir maç olsun. Sonunda da biz galip olalım. Takımımızın potansiyelinin üzerine çıktığını değil, potansiyelin bir kısmını yakaladığını düşünüyorum. Şu takıma Inter forması giydirseniz herhalde yarı finalin önemli takımlarından biri olduğunu düşünürsünüz. Bizim takımımızın potansiyelinin çok daha yukarıda olduğunu düşünüyorum. Ama burası bambaşka bir ortam. Hepsi birbirinden kuvvetli takımlarla karşı karşıyayız. Bu işlerin matematiği var artık. Geçtiğimiz sene çeyrek finalde oynamış takımların maaş bütçeleri 250 milyon Dolar. Biz bu takımlarla mücadele etmeye çalışıyoruz.

Deplasman yasağını doğru bulmuyorum. Çocukken İnönü Stadı'nda hep yarı yarıya olurdu. Belki bu söylediğim şimdiki kombinelere bakılınca romantik gelecektir. Biz Manchester seyircisini, Bayern seyircisini ağırlayabiliyorsak, Beşiktaş'ı da Fenerbahçe'yi de ağırlamalıyız. Kendi taraftarımızla da oraya gitmeliyiz."

Doğru söylüyor. Yalan mı?

Sanırım bu sadece onun görüşü değil. Galatasaray yönetimi de öyle düşünüyor. O yönetimin sesi oldu burada.

Bu sıcağa kar dayanmaz derler.

Zaten peşinden resmi açıklama da geldi.

İstanbul Valiliği şu açıklamayı yaptı:

"İl Spor Güvenlik Kurulu, 21 Ekim Cumartesi günü oynanacak Galatasaray-Beşiktaş maçına 2 bin 400 rakip seyircinin de alınmasına karar verdi. Deplasman takımı seyircileri, toplu olarak maçın oynanacağı Ali Sami Yen Spor Kompleksi RAMS Park'a giriş yapabilecektir."

Bu kararda Galatasaray'ın etkili olduğuna inanıyorum.

Ve diyorum ki; "Helal olsun Galatasaray'a."

Aynı yaklaşımı diğer kulüplerden de bekliyorum.

TFF CUMHURİYETİN 100. YILINI UNUTTU MU?

Rıdvan Dilmen'in açıklamasını okudum.

Şunları söylemiş:

"Süper Kupa, İstanbul Atatürk Stadyumu veya İzmir Atatürk Stadyumu'nda oynanmalı.

Evet. Kulüpler biraz daha fazla kazanabilir. Hatta İspanya ve İtalya süper kupa ve ülkelerinin kupa finallerini Suudi Arabistan'da oynamak için uzun süreli anlaşmalar yaptı.

Biz de Kulüpler Birliği ve TFF olarak böyle bir uygulamaya geçebiliriz. Biliyorum, sözlü de olsa Fenerbahçe ve Galatasaray kulüpleri TFF'ye tamam demiş! Ancak! Tekrar yineliyorum, bu yıl ekonomik düşünülecek bir yıl değil.

İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadı'nda veya İzmir Atatürk Stadyumu'nda Fenerbahçe-Galatasaray Süper Kupa finali oynanmalı! Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılının son günlerinde TARİHİ BİR HİKAYEYİ kaçırmayalım! Hani özledik ya! Yarı-yarıya tribünleri! İşte fırsat! Hatta! Tüm gelirleri de DEPREM bölgelerine bağışlansın. Cumhuriyetimizin 100. yılına da bu yakışır!"

Altına imzamı atıyorum.

Ne işin var Suudi Arabistan'da?

Yoksa TFF Cumhuriyetin 100. yılını unuttu mu?

Unuttuğuna inanmak istemiyorum.

TFF bir an önce gerekeni yapmalı.

Cumhuriyetin 100. yılı bu. Boru değil!

Kutlamalar başlamalı. Süper Kupa da Türkiye'de şölen olarak oynanmalı.

Yazarın Diğer Yazıları