Reza Zarrab, Amerikan yargısından kolaylıkla sıyrıldı ki, eşi Ebru Gündeş ve çocuğu ile Amerika'ya gidişinin nedeninin turistik değil sığınma olduğu da anlaşıldı ve ortaklıktan sıvıştı.
Amerikan yargısının elinde sadece Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla kaldı ki, avukatları az ceza, savcı çok ceza ile mahkumiyet istiyor.
Bu durumda kabak da şimdilik sadece Hakan Atilla'nın başına patladı
Yargıç Berman, 11 Nisan olarak belirlenen, ancak daha sonra 7 Mayıs'a ertelediği karar duruşması öncesinde bomba gibi 7 soru belirledi. Atilla'nın avukatlarına 5, savcılığa ise 2 soru gönderdi.
Sözcü gazetesinde sadece Zeynep Gürcanlı'nın haberi olarak gördüğümüz bu sorulardan bir tanesi kimyasal mı desem, nükleer mi desem bilemedim ama çok çok büyük bir bomba ki, etkisi de çok fazla olacak diye tahmin ediyorum
Ancak ben okudum şoke oldum da bizim anlı şanlı muhalefet partileri okumadılar mı anlamadım. Çünkü "tık" yok muhalefet sözcülerinden.
Yargıç Berman'ın çok çok büyük bomba etkisi yaratacak olan ve Amerikalı savcılara yönelttiği 7 numaralı soru şöyle:
"7- Atilla'nın yargılandığı ABD yaptırımlarını delme şebekesinden mali olarak çıkar sağlayanlar kimlerdir? Bunlar nasıl çıkar sağlamıştır? Açıklayın."
Yargıç Berman, Türkiye ile İran arasındaki "ABD yaptırımlarını delme" ticaretini Hakan Atilla'nın tek başına yapamayacağını anlamış ki, en kritik soruyu 7 Mayıs'ta vereceği karar öncesi soruyor.
Şimdi ben de sizlere, hükümete ve muhalefete 2 soru yöneltiyorum:
Bu sorudaki "ŞEBEKE" sözünün Türkiye'deki karşılığı nedir?
Bu soruda yer alan ve "çıkar sağlayanlar" olarak belirlenen şahıslar "KİMLERDİR?"
Yargıç Berman, "Şebeke" kelimesi ile neyin peşinde?
AKP ve AKP hükümetini mi yoksa Ekonomi Bakanlığı ve Halkbank ilişkisini mi kast ediyor?
Evet, şimdi sıkı durun çünkü Yargıç Berman 7 sorunun yanıtının bugün verilmesini de hükme bağladı yazısında.
8 Eylül 2017'de Sarraf davasına sanık olarak dahil edilen eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, Genel Müdür Yardımcısı Levent Balkan ve Abdullah Happani hakkında tutuklama kararı çıkmıştı.
Yargıç Berman'ın bu isimler varken "şebeke/kimler" kelimeleri ile kimlerin ve neyin peşinde olduğu elbette savcılığın bu soruya verdiği yanıt ile ortaya çıkacak. Bakalım savcılar 7 Mayıs öncesi bu soru ile şu soruya da yanıt verecekler mi göreceğiz.
"6- Atilla'nın yargılanmasına neden olan yaptırımlar bitmiş midir? Yanıt evet ise, bu yaptırımlar neden ve hangi tarihte sona erdirilmiştir?"
Savcı Berman, Hakan Atilla'nın avukatlarının yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti;
"1- Hakan Atilla kariyeri boyunca kaç kez iş için ABD'yi ziyaret etti? Kaç kere Washington'daki ABD Hazine Bakanlığı'nda Amerikalı yetkililerle bir araya geldi? Bu ziyaretlerde Hakan Atilla'ya eşlik eden birisi ya da birileri var mıydı?
2- Hakan Atilla'nın Türk avukatı kimdir? Hangi firmaya bağlı çalışmaktadır? Hiç Reza Zarrab'ı temsil etmiş midir?
3- Süleyman Aslan, Halkbank'ta ne kadar çalışmıştır? (Tarihleriyle birlikte) Halkbank'ta hangi pozisyonlarda görev yapmıştır?
4- Savunmanın 28 Mart'ta mahkemeye sunduğu dilekçede bahsettiği Türkiye konsolosluğunun ABD Dışişleri Bakanlığı'na Hakan Atilla için yazdığı mektubun bir kopyasının mahkemeye sunulması.
5- Savunmanın 28 Mart'ta sunduğu dilekçesinde bahsettiği "komitenin" prensipleri nelerdir? Açıklayın."
Yeni zincir davalar
Acaba yargıç Berman ve savcıların amacı bu davanın karara bağlanması sonrasında yeni "zincir davalar" açmak mı?
Hatırlanacak olursa bu dava sonrasında Türkiye'ye ya da Halkbank'a yönelik olarak milyarca dolar tazminatın gündeme gelebileceği söyleniyordu ki yargıç Berman'ın bu sorularla amacının yeni davalar için dayanak oluşturmaya çalıştığı da akla geliyor.
Tabii bir de AKP hükümetine yönelik siyasi dava açılması ihtimali de var ki, bunu da göz ardı edemeyiz.
