Devlet Bahçeli dönüş yolunda mı?
Siyasal çevrelerde bu sorunun cevabı aranıyor...
Hemen ifade edeyim, soruya muhatap olanların çoğunluğu Bahçeli'nin geri dönüşe geçmesinin mümkün olmadığını söylüyor.
O zaman?
Şunu söylemek mümkün; niyeti, toplantı yoluyla teşkilatı da evet oyu vermeye ikna etmek...
* * *
Referandumda evet oyu vereceğini ifade edeceksin sonra da teşkilatının nabzını eline almaya kalkacaksın...
Ne iş?
* * *
Konya'da yapmayı düşündüğü olağanüstü toplantıya katılacak insanlara "Ben yanlış yaptım, evet oyu vermeyeceğim, hayır oyu vereceğim" mi diyecek...
Mümkün deği; varsayalım ki öyle dedi ve günah çıkarmaya
kalktı, milliyetçi ülkücü kesimin nazarında yitirdiği itibarını geri mi getirmiş olacak...
* * *
Bahçeli bu saatten sonra hayır dese bile kıymet-i harbiyesi olmayan lâf etmiş olur. Teşkilat ve MHP'ye oy vermiş milyonlarca insan da adama "Aklın neredeydi" diye sorar!
Meclis'teki müzakereler sırasında 18 maddede değişiklik yapılmasını kabul et, demokrasiyi monarşiye çevirecek adımların atılmasına evet de, sonra da günah çıkarmaya kalk...
Böylesi bir adım, liderlik noktasına çöreklenmiş insana
yakışacak adım değildir.
* * *
Bahçeli, liderlik onurunu, tutarlı siyasetçi onurunu, şayet yitirmediyse milliyetçilik onurunu dikkate almak, yani onurlu olmak zorundadır...
Siyaset çocuk oyunu değildir...
MHP oyun parkı değildir...
MHP'liler mantıktan yoksun tipler tarafından yönlendirilecek sürü değildir...
Bahçeli'ye gelince...
O da artık önemli değildir; bu satten sonra, hayır dese de günahlarından kurtulamaz!
---
Bir açıklama da benden
HÂFIZAMI tazelemek istediğimde ya Yeniçağ'ın internet sitesine giriyorum, ya da arşivime. Bahçeli'nin, çok değil iki ay öncesine kadar Erdoğan hakkında neler söylediğini ya dinliyorum ya okuyorum... Ayrıntılar hafızamda ama nakletmiyorum; zira Bahçeli'nin söylediklerini tekrarlarsam suç işlemiş olurum. Özetle ifade edeyim, Devlet Bey'e göre anayasa değişikliğiyle diktatörlük gelecek. Şimdi hâfızam soruyor; bunu sağlamak için mi değiştirilen maddeleri kabul ettin muhterem!?
---
Kolay yoldan şöhret olmak...
Şöhret olmanın kolay yollarından biri de ekranlardaki evlilik programları. Bu programlar en paspal duygu ve düşünceye sahip olan insanı dahi şöhrete taşıyabiliyor...
Çöpçatanlık üzerine kurulan bu programların aile kavramını daha yolun başındayken zedelediği iddiaları doğru. Aile kavramı, adayların ve taliplerinin tavırları ve konuşmaları yüzünden değerini yitiriyor.
Erkek ya da kadın adaylarla talipleri arasında bazen kısa, bazen uzun süren ilişkiler ekrana getirilirken seviyesizlik örneği
ayrıntılardan da uzak durulmuyor.
Kaba ifadeler, argo ve küfür dolu, ya da başka hakaret unsurlarıyla bezenmiş konuşmalar "bip"leniyor ama çok eşlilik gibi, aile kavramı dışında kalan tavırlara da maalesef imkân tanınıyor...
RTÜK, bu programları engellemeli, en azından yeni bir formata oturtulmasını sağlamalı.
Kurul, bunları yapamayacak, kanallara söz geçiremeyecekse
o zaman varlığının hikmeti ne...
---
Çeteler imam ve emir dolu
FETÖ imam ve abiler'den geçilmiyordu, DEAŞ da emirden geçilmiyor.
Taraflara mensup militanlar yakalandıkça imam sayısıyla emir sayısı da artıyor. Bir yazımda teröristler amip gibi demiştim, türeyişlerine bakarsanız amipten hiç farkları yok...
165 günde öldürülen 51 DEAŞ militanından beşinin emir olduğu açıklandı; çetede emir sayısı bir türlü tükenmiyor...
FETÖ'deki imam sayısı da öyle değil mi...
Bu çetede sadece keneflerden sorumlu abiler ve imamlar yoktu. Diğer her alanın, caddenin sokağın, kurumun kuruluşun, kişinin topluluğun imamı vardı. Onları yargımız ve polisimiz hâlâ armut gibi topluyor...
* * *
İmam konusu fethullahın şeytani zekasından fırlamış bir uygulama...
Ciddi din adamı olan imamlık kurumuna mensup insanlarla,
her densizliği ve hainliği üstlenen Fetö'nün imamları aynı değil.
Onlar vatan haini, cumhuriyet ve Atatürk düşmanı...
Gerçek imamlar öyle değil ki...
* * *
Herif, din adamlarını karalamak için süzme müritlerine imam sıfatını uygun görmüş, böylece bir hinoğlu hinliği daha üstlenmiş.
* * *
Müslümanlar'a hizmet veren imamlarımızı tenzih ediyor, iblisin peşine takılmış olanlar için de Allah affetsin diyorum...
---
LÜTFEN DİKKAT
Dün değişik illerde DEAŞ'a yönelik eş zamanlı operasyon yapıldı. Dört yüzden fazla insan gözaltına alındı. Bunların hemen hepsinin Suriye uyruklu olduğu dikkat çekti...
İnsanlık yaptık, kapılarımızı ardına kadar açtık, hata mı ettik!? İpini koparan, savaştan kaçar gibi yaptı, bütün pisliğiyle içimize girdi. Yaptığımız insanlığa bugün hainlikle karşılık veriyorlar. Nankörlük ve ihanet bu kadar olur!
* * *
Devlet Suriye'den kaçıp gelenlere kampların dışında yaşama imkânı tanımamalı, oraları da sıkı güvenlik önlemleriyle korumalı, olmuyor mu, o takdirde kötü niyetlileri geldiklere yere iade etmeli...
Aksi halde başımız ağrımaya devam edecektir!
---
ANLAMLI SÖZLER
GIYBETİ dinleyen, gıybeti yapan gibidir... (Hazreti ALİ)
