Son günlerde gazete ve internet sitelerinde "Sayıştay Raporlarına göre Yolsuzluklar" haberleri umutlandırıyor insanımızı. "Minareyi çalan kılıfı hazırlarmış" teslimiyeti yerine, "Kusursuz cinayet yoktur" ilkesinde olduğu gibi, yolsuzluk ve hukuksuzlukların mutlak surette "İz" bıraktığı gerçeği ile yüzleşiyoruz. On binlerce sayfalık raporlardan olağanüstü yolsuzluk dosyaları çıkarıp, Türkiye''nin en çok okunan kitaplarını yazan sevgili kardeşim Murat Ağırel''i bir defa daha tebrik ediyorum. Genç gazeteci adaylarına örnek oldu. Servis yerine binlerce sayfalık Sayıştay raporlarını kovalayıp yolsuzluk, hukuksuzluk dosyalarından abide eserler çıkabileceğine vesile oldu.
Ağırel "Parsel-Parsel 2"yi bitirmek üzere... Patlayan kanalizasyondan daha nelerin akacağını yakında göreceğiz. Genç gazeteci adaylarının "Ak sakal"ı olarak ödev vereyim. Sağlık durumumuz yüzünden peşinden hakkını vererek koşamıyoruz. Haydi gençler...
Gökçek döneminde başkentte kimlere özel imar ile AVM ruhsatları verildi? Aralarında bir dönem RTÜK Başkanlığı yapanların da bulunduğu ortakların servetlerine katılan milyon dolarları takip edin. Biraz gayret edin Gökçek, bazı hâkim-savcılar ve hatta yüksek yargı mensuplarının kurduğu kooperatiflere özel imar ile kazandırdıklarını da bir kenara not edin. Eski bakan, milletvekili, yüksek bürokratları da bu arsa tahsis işine dahil etmeyi unutmayın.
Hadi çuvaldızı kendimize batıralım, gazetecilere ne yazık ki bizlerle aynı kimliği paylaşan sözde gazetecilere geçtiği kıyaklar var ki evlere şenliktir. Tarım arazisi konumundaki arazilerin kısa sürede rant sağlayan arsalar haline gelişine sakın şaşırmayın. Bizlerin ömür boyu çalışıp bir tek odasını alamayacağı daireler, villaların kaç sıfırlı değeri olduğunu hesaplayamıyoruz. Haa bir de "Ballı maaş" yani "Arpalık" bir başka deyim ile "Yönetim Kurulu Üyelikleri"nin izini sürün. O esnada bazılarının birinci, ikinci, üçüncü yakınlarına sembolik kira ile tahsis edilen sosyal tesisler, düğün salonları, işlek meydanlarda büfeleri bulursunuz. Belediyenin bugün milyon dolarlık gayrimenkullerinin üç otuz kuruşa tapularının devredilişi de ayrı vaka. Belediye şirketlerinde bankamatik personellilerin siyasilerin, bürokratların yakınları olduğunu cümle alem biliyor. Bu kadrolar Gökçek''ten sonra diğer AKP''li belediyelere transfer oldular.
Uyanıktır Gökçek, medyayı kafaya almak için bazı gazete ve televizyonlara özel imar ile arsa, bina, matbaa tesisleri için ruhsatlar dağıtmıştır. Öyle Ankara Temsilcileri gördük ki, personeline "Gökçek aleyhinde haber istemiyorum" demişlerdir. Ve tabii aylık zarf içinde para alan sözde gazeteciler, mamaları kesilince şimdi Gökçek''i eleştiriyorlar.
Futbolun, sadece futbol olmayıp; endüstri haline geldiğini öğrenen Gökçek, bırakınız profesyonel lig takımlarının yönetimlerine müdahale etmeyi, amatör kulüplere kollarını uzatmıştır. Milyon dolarlık futbolcular transfer edip oğluna oyuncak olarak takım almıştır. Belediye imkanları ile stadyum da yaptırmıştır. Fakat spora hizmet için değil. Çevresindeki arsalara özel imar ile rant kazandırmak için. Yenikent''teki stadyumun tüm projesi Beşiktaş''ın 55 bin kişilik stadının yarısına indirgenişidir. Proje parası ödememiş, firmaya ANFA''dan iş paslamış, gelirinden ödemenin mahsup edilmesini taahhüt etmiştir. Yetmemiş yüklenici firmadan Osmanlıspor''a bağış talep etmiştir. Haraç niteliğindeki bağışı kabul etmeyen şirketin milyonlarca liralık alacağı, bilirkişi raporları, mahkeme kararlarına rağmen ödenmeyerek iflasa sürüklenmiştir.
