Gazeteciliğimin Hatıra Defteri - 1
İnanıyorum ki; ne bana saldıran dört kişi, ne onları azmettirenler, ne ifademi alan polisler ne savcılar ne yargıçlar ne de okurlarım beni tanımazlar. Çünkü mütevazi bir aile yaşantım ve geride bıraktığım mesleki anılarım vardır.
Bu belgeyi SSK emeklilik dosyamdan aldım. 2 yıl sigortasız olarak çalıştıktan sonra 1 Eylül 1971''de Yeni Tanin Gazetesinde sigortalı olarak Gazeteciliğe başladığımın resmi belgesidir.
1980''e kadar merhum babamın da küçük ortağı olduğu Yeni Tanin''de ki ben "Uygulamalı Gazetecilik Fakültesi" derim, mesleki temel eğitimimi aldım.
Vatani görevime 11 Ağustos 1980''de Eğirdir Dağ Komando Okulunda 167. Dönem Yedek Subay eğitimine başladım. 4 aylık eğitim sonrası Yüksekova Komando Taburunda bir yıl görev aldım.
Bu fotoğraf da 3 gün 3 gece aç bırakıldığımız "Hayatı İdame" eğitim alanında çekildi.
Bugün emekli olan; Tuğgeneral Cemal Eruç ile Albay''lar; Bülent Özkoçak, Tahsin Ataizi, Hikmet Başıbüyük, Metin Şenay ve Feridun Baykal komutanlarımızdan "Komando" eğitimi aldım ki dostluğumuz hala sürüyor.
Yüksekova''da Tabur Komutanı Ön Yüzbaşı Mustafa Özayhan idi. Bordo Berelilerin kurucularından emekli Tuğgeneral Naci Özdemir Yüzbaşı, E. Albay Melih İşcan Üsteğmendi.
19 Türk adasının Yunan işgalini gündeme getiren Yüksekova''dan arkadaşım Teğmen Ümit Yalım ise Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreterliğinden Albay olarak emekli oldu.
1981''de teskere aldıktan sonra, merhum Bekir Coşkun beni işe aldı ve Haldun Simavi''nin günlük bir milyon tirajlı efsane Günaydın Gazetesi''nde muhabirliğe başladım.
***
Değerli okurlarım,
Beni daha iyi tanımanız için her pazar mesleki anılarımı anlatacağım.
Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal başbakan olur olmaz 1984 yılında bütün şiddetiyle devam eden İran - Irak savaşını sonlandırmak için önce İran''ı sonra da Irak''ı ziyaret etti.
Özal''ın ilk yurt dışı gezisi olan İran seyahatini Günaydın''ın efsane gazetecisi merhum Ertuğrul Akbay usta izlemişti. Tahran''da Asala terör örgütü, heyetteki Türk İş insanlarının aracına ateş etmişler ve bir iş insanı yaralanmıştı.
Heyette olan Yeni Asır muhabiri Emin Varol hastanede fotoğrafını çekerek tüm medyayı atlatmıştı.
Özal''ın Pakistan gezisini Bekir Coşkun benim izlememi istedi. İlk yurt dışı gezimdi ve "İngilizcem zayıf. Nasıl izleyeceğim ki?" diye sordum.
Bekir abi dedi ki;
- "Orhan yanlış anladın, İngiliz Başbakanı değil Turgut Özal''ı izleyeceksin…"
Bond çanta içinde olan agrandisör satın aldık. İstanbul''dan 30 kilo olan telefotoyu getirttim. Karanlık oda malzemelerim ile heyette yer aldım.
Ziyaretin ilk günü 40 dereceyi aşan sıcak bir günde hatıra ormanına anı ağacı dikilecekti. Gazetecileri taşıyan otobüs ile tören yerine gittik.
Merhum Özal ağacı dikti, suladı. İkram faslına gelince tüm gazeteciler Özal''a, "Biz hemen haberleri yetiştirelim" gerekçesi ile sıcaktan kaçmak için toplu halde otele döndüler.
İlk yurt dışı gezim olduğundan ve gazete baskısı açısından 8 saat lehimde olduğundan ayrılmadım.
İkramlar bitti, Pakistan Devlet Başkanı merhum Ziya Ül Hak, Özal ve heyet biraz yürüdüler.
Baktım ki yere de seccadeler serilmiş, İmam bekliyor, öğle namazı kılınacak.
Özal''ın ve Ziya-Ül Hak''ın korumaları dahil herkes namaza durunca önlerine geçip fotoğraf çektim. Özal''ın namaz kılarken ilk fotoğrafı oldu.
Otelin banyosunu karanlık oda yapıp siyah-beyaz filmi yıkadım, 18x24 ebadında karta bastım ve otelin basın merkezine inerek Günaydın gazetesine telefoto gönderdim.
Anadolu Ajansı, TRT, bütün gazeteleri ilk yurt dışı gezimde böyle atlattım ve bu sayede Özal''ı birçok yurt dışı gezisinde adım adım izledim.