“Filistin’e dost, ABD’ye müttefik” diyorlardı siyasal İslamcılar -1-
Gazze şeridi yakınındaki farklı noktalardan İsrail'e giren “Filistinli Hamas militanları” yüzlerce kişiyi öldürdü ve onlarca kişiyi rehin aldı.Şiddet açısından daha önce eşi görülmemiş bir saldırı idi.
Başta ABD olmak üzere bir çok batılı devlet İsrail’e destek açıklaması yaptı.
Hamas, Müslüman kardeşlerin Filistin’deki uzantısıdır.
*
Dünyanın en iyi üç istihbarat teşkilatını sayınız desem çoğunuzun aklına KGB - MOSSAD - CIA gelir öyle değil mi?
Eski bir asker olarak resme tam olarak baktığımda İsrail'in istihbarat teşkilattı MOSSAD’ın Filistinli Hamas militanlarının bu denli geniş kapsamlı ve aylarca çalışılmış olarak gördüğüm saldırısını önceden haber alamamış olmasını asla düşünmüyorum.
İsrail’in;
“Orduda tüm kurallar kaldırıldı, askeri mahkeme yok.”
açıklaması da dikkate alındığında 07 Ekim 2023 tarihli Hamas militanlarının İsrail’e saldırısını Ortadoğu haritasını değiştireceği, bölgedeki sıkıntıları zirveye çıkaracağı, hatta müteakip aylarda bölgede topyekun bir savaş başlama ihtimalini yükselteceği günün başlangıcı olarak görüyorum.
*
Bir tarafta ülkemizin geçmişten beri düşmanı olan ABD ve İsrail, diğer tarafta ise yine Türk’e ve Türkiye’ye düşmanı olan bir ” Filistin “
var.
Peki içimizde kimler var;
Ağızlarından köpükler saçarak “Ümmet ümmet” diye bağıran,
“Türk’üm” diyenlere düşmanlık yapıp Türk’ün adını dağlardan, kurumlardan silen, Arap hayranı olup Filistinlilere sahip çıkan, Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)’ne hizmet eden, dinci, din taciri, karanlığa teslim olmuş yobazlar, siyasal islamcılar bulunuyor.
*
Peki BOP’nin içerisinde Türkiye’nin bekasını sıkıntıya sokacak ne var;
-Parçalanması planlanan Türkiye,
-Bölgede ikinci İsrail olarak düşünülerek kurulması planlanan Büyük Kürdistan ve
-Genişletilmiş İsrail.
*
İsrail.
1948 yılında dünyanın bir çok yerinden bölgeye taşınan yahudiler tarafından ABD’nin himayesinde kurulmuştur.
Arkalarında özellikle İngiltere olmak üzere batılı devletler vardır.
Stratejik aklı çok yüksek olan İsrail, Arap ülkelerinin korkulu rüyasıdır.
Arap ve Müslüman ülke yöneticilerinin kendi davalarına ihanet etmeleri, aralarında birlik ve beraberlik olmaması nedeniyle israil, arkasındaki ABD’nin de gücüyle bugünkü konuma gelmiştir.
*
ABD önderliğindeki batılı işbirlikçiler mağfiretiyle Irak parçalandı.
Çok büyük siyasi hatalar yaparak kendi ayağına kurşun sıkaracasına bu parçalanmada Türkiye’nin de rolü oldu.
ABD ve İsrail tarafından kurulması planlanan Büyük Kürdistan’ın Irak ayağı Irak’ın kuzeyinde tamamlanmış oldu.
*
Suriye’deki bugünkü karışıklığın sebebi de ABD ve İsrail’dir. Bu karışıklıkta Türkiye’nin yanlış siyasi tutum takınmasından dolayı elbette rolü vardır.
Zayıf bir Suriye, Arap ülkelerinin hiç birisinde demokrasi, özgürlük ve insan haklarının olmaması İsrail’in işine gelmektedir.
Arap ülkelerinin İsrail’i birbiri ardından tanımış olmaları da ayrı bir konudur.
*
Suriye’nin kuzey doğusunda ABD ordusu korumasındaki PKK’nın kolu olan PYD, kurulması planlanan Kürdistan’ın Suriye topraklarındaki ayağıdır.Bu konuda Suriye’de de bir hayli yol katedilmiştir.
Sırada İran ve Türkiye vardır.
*
Arap olan Filistin Türkiye’ye en az ABD ve İsrail kadar düşman olan bir ülkedir.
Bu hususun altını önemle çizmek istiyorum.
“Ümmet ümmet.” diyerek Filistin’e sahip çıkıp Arap hayranı olan içimizdeki din taciri yobazlar ve siyasal islamcılar şunu bilmeliler ki;
Filistinliler Türkleri asla “Ümmet” olarak görmemiştir.Tarihteki ve günümüzdeki icraatları bunun kanıtıdır.
*
Türkiye her zaman Filistin’in yanında yer almasına rağmen Filistin hiçbir zaman Türkiye’nin yanında olmamıştır.
*
1915 yılında Türk askerlerine cephe arkasından saldırıp ihanet eden, Türk askerini arkadan vuran, “14 Bin Mehmetçiğin şehit olmasına, ”birçok askerin de yaralanmasına sebep olan olan Filistinlilerdi.
Evet, Türk ordusu yorgun ve bitkindi.
Filistin cephesinden Anadolu’ya doğru çekiliyordu. İçlerinde bir çok yaralı vardı.
Binlerce Bedevi atlısı Türk askerlerine arkadan saldırıp kılıçtan geçirdiler.
Kopan kelleler, kopan kollar, dışarı fırlamış iç organlar.
*
Suriye ve Filistin cephesinde İngiliz Edward Lawrence Bedevi süvari alayına; “Esir almak yok, hücuummm” diye bağırıyor, Türk kanı içmeye yemin etmiş Arap Bedevileri bu emri harfiyen yerine getiriyordu.
Bununla yetinmediler.
1917 yılıydı.Yaralı iki bin civarındaki Mehmetçik Şam’daki hastaneye yatırılmıştı.Hatta hastaneye kaldırılmış yaralı Türk askerlerini dahi hastaneyi basarak kılıçtan geçirerek delik deşik ettiler.
Önce hastane avlusunda yatan yaralıların göğsünü hançerle deştiler.Sonra hastane odalarına daldılar.
Sağlık personeli dahil, kurtulan tek kişi dahi olmamıştı.
İngiliz gözlemci subayın bu yaşananlar sonrası ifadesi;
“Evet biz Arapları destekledik. Ama hastane baskını da istemedik ki.Türkler son Osmanlı askerine varana kadar Arapların tekbirleriyle öldürüldüler.”
*
Filistin'in bugün içinde bulunduğu sancılı süreç 1. Dünya Savaşı sırasında İngilizlerin Osmanlı Devleti himayesindeki bölgeyi işgal etmesiyle başlamıştır.
Filistinli Arapların desteği ile Filistin'i işgal eden İngilizler, 09 Aralık 1917 tarihinde kutsal şehir Kudüs'e girdi. Bu tarihten sonra Filistin'in yüzü hiç gülmemiştir.
Müslümanların “ilk kıblesi” olan Mescid-i Aksa’nın bulunduğu yer olan Kudüs’ün İngilizler tarafından işgal edilmesine sebep olan da Filistinliler olmuştur.
*
İngiliz destekli Arapların, Osmanlı'ya isyanının sembolü olan Filistin bayrağı siyah, beyaz, yeşil ve kırmızıdır.
Bayraktaki “kırmızı üçgen” Arapların Türklere karşı isyanlarında döktükleri kanı sembolize etmektedir.
*
Filistin, Kıbrıs Rum Kesimi’nin ve Yunanistan’ın yanında yer almış ama Türkiye’nin ve Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanında yer almamıştır.
*
1963-1974 yılları arasında terör örgütü EOKA tarafından Kıbrıs’ta Türk mahalleleri basılıyor yüzlerce masum Türk evlerinde, sokaklarda hunharca katlediliyordu.
O günlerde Filistin Lideri Yaser Arafat Kıbrıs’a gittiğinde Kıbrıslı Türklerin soykırıma uğradıklarının bilincinde olmasına rağmen Makarios ile kucaklaşmış, “dudak dudağa defalarca öpüşmüş” ve şöyle demişti;
“Filistin halkı Kıbrıs Rumlarını ve haklı mücadelelerini desteklemektedir.”
*
Filistinli Araplar, Ermeniler Karabağ’da Azerbaycan Türklerini katlettiklerinde ve “Sözde soykırım” iddialarında da Türkiye’nin yanında değil Ermenistan’ın yanında yer almışlardı.
Ermeni ve Rum’un yanında olan, tarihte Türk’ü sırtından hançerlemiş olan Filistin’in yaptıklarını unutmak akıllara ziyan bir durumdur.
(Devam edecek)