16 yıldır Türk siyasetinde liderliği ve gündem belirlemeyi elinde tutan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "metal yorgunluğu" diye partisindeki yıpranmayı açıkça ortaya koymuştu.
Erdoğan, bu yıpranmayı ortadan kaldırmak için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'i ve Bursa, Balıkesir, Düzce başta olmak üzere yaklaşık 90 AKP'li belediye başkanını azletti.
Hedef Mart 2019'da yapılacak yerel seçimlere yeni isimlerle gitmekti.
Erdoğan'ın birinci hatası Türkiye'deki siyaseti etkileyecek önemdeki bu illerde AKP'nin kalesini boşaltmak oldu.
Ahmet Hakan'ın sunduğu ve canlı yayın konuğu olduğum Tarafsız Bölge'de AK Parti'nin değişim stratejisi, partilerin 2019 hazırlıkları, İYİ Parti'nin etkisi ve seçim sistemi masaya yatırıldı.
AKP'deki azillerin demokrasiye aykırı büyük bir siyasi hata olduğunu belirterek "Erdoğan bence kaleleri boşaltarak büyük bir hata yaptı. Beş önemli şehrin kaleleri boşaldı ve muhalefet partileri buna hâlâ uyanamadılar. Ben olsam adaylarımı bugün açıklarım. Karşılarında Melih Gökçek, Kadir Topbaş gibi isimler yokken... " diye konuştum.
Erdoğan ikinci hatasını Devlet Bahçeli'nin erken seçim gazına gelerek Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimini yerel seçimden öne alarak yaptı.
Topbaş ve Gökçek gibi 2 önemli ismin İstanbul ve Ankara'da 24 Haziran seçimlerine katkı vermeyecek olması Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilleri seçiminde AKP'yi bu iki ilde çok olumsuz etkileyecektir.
Erdoğan üçüncü hatasını birçok ilçe ve ilin AKP'li teşkilat başkanlarını ve yönetimlerini azlederek ya da il ve ilçelerin kongreleri ile yönetimlerini değiştirerek yaptı ki bu değişim sonunda yeni seçilen ve atananlar görevlerine alışamadan erken seçim kararı alarak teşkilatlarının hazırlıksız yakalanmasına neden oldu.
Erdoğan dördüncü hatasını vatandaşın ekonomik sıkıntılarını çözmeden erken seçim kararı almakla yaptı. 2018 Temmuz, 2019 Ocak ve Temmuz dönemlerinde asgari ücreti artırarak, işçi ve emeklilere enflasyon üstünde zam yaparak, ekonomiye sıcak para girişini sağlayarak vatandaşa sıkıntılarını unutturup zamanında seçim ile başarılı olabilirdi.
Erdoğan beşinci hatasını 16 yıldır elinden bırakmadığı liderliği, gündem belirlemeyi ve "zamanında seçim" ilkesini göz ardı ederek siyasi önderliğini MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye kaptırarak yaptı.
Erdoğan altıncı hatasını İYİ Parti'nin ve Meral Akşener'in seçime girmemesi için Devlet Bahçeli'nin aklına uyarak baskın seçim kararı aldı.
Erdoğan yedinci hatasını maç başladıktan sonra kural değişmez ilkesine aykırı davranarak yaptı. Uyum Yasaları Meclis'te kabul edilmeden baskın erken seçimler için karar alındı ama ortada bu seçimlerin nasıl yapılacağının yasası yoktu. Bu aslında bir hata değil siyasi tuzak idi.
Erdoğan sekizinci hatasını Bahçeli'nin talebi ile İYİ Parti ve Meral Akşener'in seçime girmesini YSK kararı ile engellemeyi amaçlayarak yaptı. 15 CHP'li milletvekili İYİ Parti'ye geçip Meclis grubu kurarak seçime girme hakkı kazandırınca Erdoğan, "YSK hata yaptı" diyerek İYİ Parti'yi ve Meral Akşener'i seçim dışında bırakma niyetini de itiraf etti.
Özetle; Erdoğan, "Racon kesmeyi ben yaparım" derdi ama bu kez Bahçeli, Erdoğan'a racon kesti.
Ayrıca Erdoğan bir de Başakşehir futbol takımını Galatasaray'a karşı destekleyerek hata yaptı ki, Fenerbahçeli, Galatasaraylı, Beşiktaşlı, Trabzonsporlu, Bursasporlu olmak üzere birçok taraftarın AKP'ye karşı cephe oluşturmasına neden oldu.
Son söz olarak şunu vurgulayayım ki, AKP'nin metal yorgunluğunun yanı sıra Erdoğan'ın siyasi mental (zihinsel) yorgunluğu da ortaya çıktı.
