Erdoğan'ın sözcüsü Kalın sansürlendi
Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın'ı, CNN Türk özel canlı yayınında izledim. Ankara Temsilcisi Dicle Canova beğendiğim sorular sordu, Kalın tüm açıklığı ile yanıtladı.
Ancak, gerek CNN Türk web sayfasında gerek Hürriyet Gazetesi web sayfasında Kalın'ın sözleri ince ince doğranıp sansürlenerek yayınlandı.
Hürriyet Gazetesinin baskısında ise tek kelime yer almadı.
- İbrahim Kalın'ın sözleri neden sansürlendi?
- Bir şeyler oldu ama ne oldu?
Bu soruların yanıtını yazımın sonunda vereceğim.
İbrahim Kalın ki, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözcüsü…
Dicle Canova kardeşim net ve gerekli sorular sordu, Kalın, net ve aydınlatıcı yanıtlar verdi.
Peki, şimdi Sözcü Kalın'ın CNN Türk televizyonundaki açıklamalarından bölümler vereyim.
Kalın diyor ki;
- "YPG bu bölgelerden çıkacak ve artık burası Türkiye için güvenli bir bölge haline gelecek. Bu sağlandıktan sonra bizim illa da askerimiz orada olsun, oraya girsin diye bir derdimiz bir ısrarımız yok."
En fazla merak edilen soru, "Türk askeri Suriye'de ne kadar kalacak?" şeklindeydi. Kalın, bu yanıtı ile Türk askerinin güvenli bölgede uzun süre kalmayacağını açıkladı.
Kalın diyor ki;
- "Esad muhaliflerinin yanında herkesi kucaklayacak bir çözüm için çalışıyoruz. Esad rejimi ile kesinlikle görüşülmeyecek…"
Türkiye'de önemli bir kesim Ankara ile Şam arasında siyaset köprüsünün kurulmasını öneriyor.
Kalın bu açıklaması ile Esad ile diyalog kapısının kapalı olduğunu net şekilde açıkladı.
Kalın diyor ki;
- "YPG'yi DEAŞ'la mücadelede kullanıyoruz dediler. Bu açıklamayı yaptıktan sonra Amerika'nın başkanı çıktı bir yıl önce 'artık DEAŞ tamamen yenilmiştir' dedi.
- Bu açıklamayı yaptıktan sonra YPG'ye silah vermenin, eğitmenin, finanse etmenin bir zemini bir gerekçesi kalmış olabilir mi?"
Evet, ben de defalarca yazdım ki, Amerika, Türkiye'nin değil, PKK uzantısı PYD/YPG'nin müttefikidir. Amerika bölgede terör devleti ya da özerk terör oluşumu peşindedir. Kalın, Amerika'yı yaptığımız mutabakat metnine rağmen eleştiriyor.
Kalın diyor ki;
- "Bu politika devam ettiğine göre, YPG'yi koruma, kollama, silahlandırma politikası devam ettiğine göre demek ki ortada başka bir şey var. Mesele DEAŞ ile mücadele değil.
- YPG'liler DEAŞ'ı batılı ülkelere karşı şantaj unsuru olarak kullanıyorlardı.
- Biz gidersek DEAŞ gelir diyor YPG'liler. Çünkü DEAŞ, çok elverişli bir enstrümandır. DEAŞ Suriye'de siyaseti yeniden dizayn etmek için, bölge siyasetini dizayn etmek için icat edilmiş bir proje örgüttür.
Kalın'ın, "Ortada başka bir şey var…" dediği söze hemen şunu ekleyeyim.
Başkan Trump, 4 gün önce Twitter mesajında şöyle yazdı:
"Dün, Türkiye ve Kürtler üzerine yaptığım konuşmada belirttiğim petrol yatakları, ABD Kürtlerin yardımıyla alana kadar IŞİD'in elindeydi. IŞİD'in bu yatakları tekrar ele geçirmesine asla izin vermeyeceğiz…"
Değerli okurlarım,
Oyun büyük, oyun Suriye'nin enerji kaynaklarının paylaşımı…
Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulurken, Irak-Suriye sınırı çizilirken Türkiye'yi petrol alanlarının dışında bıraktılar ki bugün o alanlara girmemizi isterler mi?
30 kilometre sınırının anlamı da budur…
Kalın diyor ki;
- "32. kilometrenin altında ne olacak?
- Yani diyelim ki M4 Karayolunun iç tarafı tamamen terör örgütünden temizlendi ve mülteciler yavaş yavaş buraya dönmeye başladılar.
- Alt tarafta ne olacak?
- Şimdi orada YPG var, Ruslar var, Rejim var Amerikalılar var gene son derece karmaşık bir tablo ile karşı karşıyayız."
Yazdıklarımda ve Halk TV'de hafta içi her sabah 07.00 ile 08.00 arasında hazırlayıp sunduğum "Orhan Uğuroğlu ile Halk Uyanıyor" programında defalarca söylediğim de tam buydu.
Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Kalın'ın, "32. kilometrenin altında ne olacak?" sorusu az önce anlattıkları ile değerlendirildiğinde Türkiye'ye yönelik tehdidin gerek Fırat'ın doğusunda gerek batısında süreceğini ortaya koyuyor.
Ve Trump'ın sözlerine paralel olarak Kalın, diyor ki;
- "YPG'nin önceliği ne? Bu petrol sahalarını ellerinde tutmak…
- Demek ki oyunun başka bir tarafından geliyoruz.
- Bunu gözden kaçırmamak lazım.
- Amerikalılar orada ne kadar kalırlar kaç kişiyle kalırlar bilemiyoruz.
- O bizim anlaşmamızın içinde olan bir konu değildir."
Değerli okurlarım,
Yukarıdaki 2 sorumun yani Kalın'ın sözlerinin sansürlenmesinin altındaki iddiayı saraya yakın meslektaşım şöyle yanıtladı:
"Evet, Hürriyet Gazetesi'nde Sayın Kalın yok ama Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Sayın Fahrettin Altun'un bir açıklaması var… Saray'daki güçler mücadelesinin sonucudur bu tablo…"