Erdoğan'ın kadrosu ve yandaş medyası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Azerbaycan''a götürdüğü yandaş gazetecilerle yaptığı görüşmede Amerika yaptırımları konusundaki soruya, "Amerika''da devir teslim yapıldıktan sonra herhalde akışı çok daha iyi göreceğiz" diye karşılık verdi.
Erdoğan özetle dedi ki;
- "Türkiye bir NATO ülkesidir. Amerika da bir NATO ülkesidir.
- Gerek Sayın Trump döneminde, gerek Sayın Obama döneminde her zaman iftiharla ''Türkiye gibi bir NATO ülkesine sahibiz'' denilirken, şu anda Amerika''nın kalkıp CAATSA diye bir olayla Türkiye''yi karşı karşıya getirmesi, bir defa NATO''daki çok önemli bir ortağına yapılan bir saygısızlıktır.
- Sayın Obama''nın -ki bir Demokrat- 8 yıllık döneminde de ben onunla çalıştım. ''Benim dünyadaki ilk 5 dostum arasında en önemlilerinden bir tanesi Erdoğan''dır'' dediği kişiyim.
- Şu anda Demokratlar iş başına geliyor. Dolayısıyla ne oldu da şu anda Türkiye''ye böyle bir CAATSA yaptırımına gidilecek?
- Kaldı ki Biden, evimde beni rahatsızlığımda ziyaret eden birisidir. Kendisiyle Amerika''da birkaç kez görüşmüş birisiyim. Beni iyi tanıyan birisi… Ben de onu iyi tanıyorum ama bir kez bir açıklaması oldu, ben cevap dahi vermedim.
- Onun için bize düşen ''men sabera zafera'' sabredeceğiz ve göreceğiz.
- Ben olaya böyle bakıyorum."
***
Değerli okurlarım,
Cumhurbaşkanı Erdoğan''a diyorum ki;
Ben olaya farklı bakıyorum,
Sen olaya eksik bakıyorsun…
Anladım ki etrafındaki kadron uyarmamış. Beraberinde götürdüğün yandaş gazeteciler de zaten bu yazacağımı akıl edemezler…
Her zaman olduğu gibi bugün de gerçeği yazarak canım Türkiye''min menfaatlerini ön planda tutmak için hazine değerinde bilgi anımsatacağım.
Tarih: 17 Ekim 2019
Amerika''nın Başkan Yardımcısı Mike Pence ile yan yana oturarak - ki tepki göstermiştim - Barış Pınarı Harekâtı''nın durdurulması için Türkiye ile Amerika arasında 13 maddelik anlaşma imzalandı…
Türkiye ile Amerika''yı ilgilendiren bu anlaşmanın bugünü ilgilendiren en önemli iki maddesini hem Trump''a hem de Erdoğan''a hatırlatayım.
11. Madde:
- Türk tarafı Barış Pınarı Harekâtı''na, güvenli bölgeden YPG''nin 120 saat içinde geri çekilmelerini teminen ara verecektir. Barış Pınarı Harekâtı, bu geri çekilmenin tamamlanmasını müteakip durdurulacaktır.
12. Madde:
- Barış Pınarı Harekâtı''na ara verildiğinde;
- ABD, Blocking Property and Suspending Entry of Certain Persons Contributing to the Situation in Syria başlıklı 14 Ekim 2019 tarihli Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen yaptırımlara ilavelerini getirmeme,
- Ve Kongre nezdinde uygun şekilde çalışmalar ve istişareler yürüterek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi''nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda Suriye''de barış ve güvenliğin teminine dönük kaydedilen ilerlemenin altını çizmek hususunda mutabık kalır.
- Barış Pınarı Harekâtı 11. paragraf uyarınca durdurulduğunda, yukarıda bahsi geçen Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen mevcut yaptırımlar kaldırılacaktır.
ABD Başkanı Donald Trump o gün dedi ki;
"Teşekkürler Erdoğan.
Bu anlaşma 3 gün önce yapılamazdı. Bunu yapabilmemiz için ''sert'' bir aşk gerekliydi. Herkes için harika oldu. Hepsiyle gurur duyuyorum. Bugün medeniyet için harika bir gün."
***
Değerli okurlarım,
Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır.
Gerçekleri yazmak, gerek Dışişleri Bakanlığına gerek Cumhurbaşkanlığına gerek Cumhurbaşkanına gerekse de yandaş medyaya gerçekleri hatırlatmak gerekir.
Demem o ki;
Amerika''nın Türkiye''ye karşı aldığı yeni yaptırım kararları 17 Ekim 2019 tarihli anlaşmanın 11. ve 12. Maddelerine istinaden "Yok" hükmündedir.
Erdoğan''ın, "Dostum" dediği ne Obama, ne Trump, ne de Biden dost değildir.
Onlar ülkelerinin menfaatleri için "dost" görünürler.
Söz konusu 13 maddelik anlaşmaya rağmen Amerika;
- Suriye''nin kuzeyinde terör devleti kurma ve
- Türkiye''ye yaptırımlar ile diz çöktürme peşindedir…
- Amerika''nın imzaladığı anlaşmaya sadık kalması uluslararası hukuk açısından şarttır.