Akşam kamp kurulan yere tezek döküldü, sabah yola mermi bırakıldı... Hangi zevzek veya zevzekler nasıl yaptı veya yaptırıldı(mı) bilemiyoruz. Ancak şu var ki, kendilerine yakışanı yapmışlar!.. İmza attıkları eylemin üstüne kimlik kartlarını bırakmışlar. Millet kendilerini daha iyi ve yakından tanısın diye...
"Adalet" yürüyüşünün ilk günlerinden itibaren AKP Genel Başkanı R. Erdoğan, ondan daha sert tonda MHP Genel Başkanı Doktor Devlet Bahçeli çok sert eleştirilerde bulundu. Fakat dikkatimi bir şey çekiyor; Erdoğan, eleştiri dozunu son günlerde düşürdü... O vites düşürünce Bahçeli ne yapar?.. Gece tivitlerini takip edip göreceğiz. Durumdan vazife çıkaran zevzekler de olabilir. 12 maddelik yürüyüş genelgesine rağmen CHP'ye çok daha fazla iş düşüyor. Tezek kafalı, mermi çekirdeği kadar beyni olmayan gerzeklerin devreye sokulduğu ortada...
AKP ve saray koridorları "Adalet" yürüyüşünün başladığı ilk günden itibaren çılgına döndü. Halet-i ruhiye, iftar yemeklerinde yapılan konuşmalarda tezahür etti. Sarayda toplantı üstüne toplantı yapıldı; "nasıl gündemden düşürürüz" diye.. Hakaretlerin ve belden aşağı tüm vuruşların kamuoyunda karşılık bulmadığı görüldü. Sinir ve kızgınlık katsayısı iyice arttı... Eh!.. Pek de haksız sayılmazlar. Yıllardır kesintisiz elde tuttukları gündemi bir anda elden kaçırmak kolay iş değil. Bir de bunun siyasi faturası olacak...
Ankara-İstanbul yolunun yarısını kateden CHP ve lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı AKP Genel Başkanı R. Erdoğan'ın siyasi bir hamlesi veya cevabı olmayacak mı?.. Soru çok yoğun olarak tartışılıyor Ankara kulislerinde. Herkes kafasına göre, eylem maddeleri sıralıyor. Ancak, gerçek haberin kaynağı saray koridorları. Sarayın ilk halkasında bulunan kaynaklarla görüştüm. Çok ilginç bilgilere ulaştım. Saray kaynakları, Erdoğan'ın iki aşamalı araştırma yaptırdığını söylediler. Dinlediklerimi özetleyerek maddeler halinde şöyle sıralayabilirim:
1- Erdoğan, bazı gruplar üzerinden yaptığı sert eleştirilerin yürüyüşü kıramadığını gördü. Araştırma yaptırıyor, yürüyüşte hangi etkenler var ve bu etkenlerin rolü ne diye. Çıkan sonuçlara göre yeni bir strateji belirleyecek.
2- Yürüyüş güzergahındaki tüm telefon görüşmeleri dikkatle takip ediliyor, kimlere nerelerden telefon geliyor ve nerelere telefonlar gidiyor diye. Yürüyüşün iç etkenlerinin yanı sıra dış etkenlerinin de üzerinde duruluyor.
3- Bu araştırma sonucu veriler titizlikle analiz edildikten sonra Kılıçdaroğlu'na nasıl etkin bir cevap verileceği kesinleşecek. Belki de yeni bir Yenikapı mitingi olabilir...
"Adalet" yürüyüşünde telefon görüşmelerinin izinin sürülmesi!.. Bu aynı zamanda en hafif deyimiyle abluka demek. Sordum... "OHAL"i hatırlattılar. Ne diyeyim?.. İnşallah, daha sevimsiz günlere tanıklık etmeyiz. İnşallah, siyaset şirazesinden daha fazla çıkmaz. Ortalık daha fazla tezek kokusuna bulanmaz!..
****
MOSSAD, YPG'nin istihbarat servisini kuruyor
***
Gündemin bir diğer sıcak maddesi... R. Erdoğan, Suriye'ye Fırat Kalkanı benzeri yeni bir operasyonun sinyallerini veriyor. Azez-Mare'ye saldıran, Türk topraklarına doğru atış yapan PKK/YPG mevzilerinin TSK tarafından misliyle dövüldüğünü daha önce bu köşeden duyurmuştuk. Genelkurmay'ın yazılı açıklaması ile bu bilgi resmileşti. Aynı bağlamda, Katar krizinin ardından İsrail- Suudi Arabistan ittifakını ve de Suud'un PKK/YPG'ye sağladığı maddi/manevi yardımlar konusunda da okurlarımızı bilgilendirmiştik. Bölgede sıcak gelişmeleri yakından takip eden Türk devleti kaynakları şu bilgileri veriyor:
"PYD bölgesi İsrail tarafından kabul görüyor. Askeri danışmanları orada. İstihbarat birimleri kuruyorlar, şehir polisi ve zabıta kuruyorlar. 3-5 yıldır bu devam ediyor. İdare birimleri kuruyorlar. Bütün bunlar bizim gözümüzün önünde devam ediyor. Fırat'ın doğusu batısı deyip duruyoruz. Düşman batı da olursa düşman, doğu da olursa zararı yok. Düşman her yerde düşmandır. Geldiğimiz noktada Batılı ülkeler İsrail'in çok ciddi parmağı ve çalışması var. Musul'da Kürt bölgesinden, Rakka'ya kadar çok güçlü bir istihbaratımız var. Devlet politikası ile desteklenmeli buralar. Bir adım sonrasını devlet politikası ile desteklemek lazım. İç işlerimizden başımızı kaldırıp dışarıya bakamıyoruz. Niye Rusya, Afrin'de Kürtleri istemiyor bunu düşünmek lazım. ABD, Kürtler üzerinden petrol hattını getirirse ben de burada keseyim diyor. Bütün hesabı bu."
Her dakika plan değiştiren ABD'nin Fransa ile anlaşmasına dikkat çeken kaynakların diğer tespitleri:
"Fransız uçaklarıyla hava saldırılarını artıracaklar. Özellikle Ürdün'den kalkarak. IŞİD'in üst düzey yönetici kadrosu Ürdün'e geçti. Bu işi organize eden ABD. Bu adamları bir gün nerede kullanacaklarsa kullanacaklar, koruyup kolluyorlar. Bölgede ciddi bir şekilde operasyon yapılıyor. Türkiye kendine gelemedi. Suriye'yi bıraktık, Arap Yarımadası'nda Katar ile ilgileniyoruz. Gerçekçi sorunlarla ilgilenmeliyiz. Bütün işaretler bundan sonraki hedefin Türkiye olduğunu gösteriyor. Hem ekonomik, hem siyasi. Türkiye buna karşı bir hazırlık yapmalı."
