Erdoğan vakaları; 4. BÖLÜM

AKP iktidarında dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan dahil 71 AKP''liye "siyasi yasak" getirilmesine ilişkin "AKP kapatma davası" dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından hazırlanan iddianameye dayanarak Anayasa Mahkemesi tarafından açıldı.

12. Erdoğan vakası:

AK Parti''nin "laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle, partinin kapatılması istemiyle Başsavcı Yalçınkaya''nın hazırladığı iddianame Anayasa Mahkemesine 14 Mart 2008''de gönderildi.

Anayasa Mahkemesi iddianameyi 31 Mart 2008 günü kabul etti.

Laikliğe aykırı eylemlerin odağı durumu şöyle tanımlandı;

- Anayasa''nın 69''uncu maddesinin 6. fıkrası,

- 68. maddesinin 4. fıkrasında düzenlenmiş bulunmaktadır.

İddianamede laik düzen tanımı şöyle yapıldı;

"Devlet dinlere karşı tarafsız olup, davalı partinin söylemi olan devletin tarafsızlığı dinsel özgürlüklerin sınırsızlığı anlamında olmadığı,

Anayasa''da lâiklik ilkesi ile devletin akla ve bilim kurallarına göre kurumsallaşması amaçlandığı belirtilmektedir.

Dinî kurallar Devlet yönetim ve prensiplerinden tamamen ayrı olduğu belirtilmektedir."

AKP''nin laikliğe aykırı eylemlerin odağı haline gelmesi ile ilgili olarak eylem ve beyanları bulunan ve kapatılmasına neden olacak üyeler ve eylemleri şöyle tanımlandı:

- Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan''ın laiklik ilkesine aykırı eylem ve demeçleri

- Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç''ın laiklik ilkesine aykırı eylem ve demeçleri,

- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül''ün laiklik ilkesine aykırı eylem ve demeçleri

- Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik''in laiklik ilkesine aykırı eylem ve demeçleri olduğu, Ayrıca diğer milletvekillerinin laikliğe aykırı eylem ve demeçleri olduğu,

- Hükûmet faaliyetlerinde laiklik ilkesine aykırı diğer eylemleri olduğu,

- Yerel yöneticiler ile partinin il, ilçe ve belde teşkilatı yöneticilerinin laik devlet ilkesine aykırı eylem ve demeçleri olduğu tespit edilmiştir.

AKP''nin işlediği suçlar ise iddianamede şöyle sıralandı:

- T.C. Devletinin temel ilkelerini değiştirecek zemini oluşturmak niyetini ortaya koyması,

- Laik sistemlerde dini simgelerin siyasi amaçla kullanılamayacağı,

- Toplumu dindar olanlar - olmayanlar diye ikiye ayırmak,

- Ülkenin laik hukuk yapısını aşamalı olarak yeniden biçimlendirip yönlendirmeye çalışmak,

- Rejimin ve Cumhuriyet''in geleceğini tartışmaya açmak,

- Yargının demokrasinin bir ayağı olduğu ve hiçbir partinin yasaya uymama hakkı olamaz,

- Anayasa sadece yönetilen değil, özellikle yönetenlerin, siyasetçilerin de uyma gereği değildir ve bütün partileri bağlar…

6 Haziran günü Adalet ve Kalkınma Partisi esas hakkındaki savunmasını verdi ve 30 Temmuz 2008''de Anayasa Mahkemesi AK Partinin temelli kapatılması oylamasında şu karara vardı:

- 6 üye kapatılması, 5 üye kapatılmaması

Eğer sonuç; 7''ye 4 olsa idi AKP o gün kapatılacaktı.

Laiklik konusunda yapılan oylamada ise 11 üyenin 10''u şu karara vardı:

- "AKP laikliğe aykırı fiillerin odağıdır…"

AKP''nin bir oyla kapatılmaması konusundaki kararını değerlendirmek istiyorum.

Başsavcı Yalçınkaya, "AK Parti''nin laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle AKP''nin kapatılması için iddianame düzenliyor.

Bu iddiayı Anayasa Mahkemesinin biri hariç 10 üyesi kabul edip AKP''yi kapatmıyor ancak Hazine yardımının bir kısmından yoksun bırakıyor.

Sonuç olarak Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan olan AKP bugün;

- "Laikliğe aykırı fiillerin odağı" olduğu gerekçesiyle anayasa mahkemesi tarafından mahkum edilen hükümlü bir partidir.

AKP hükümeti İçişleri Bakanlığı tarafından Adana Emniyet Müdürlüğünün sahte tek isim ve birçok telefon numarası hakkında "dinleme ve telefon sahiplerinin fiili izleme" kararı alarak;

- Anayasa Mahkemesi üyelerini,

- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ve savcılarını kapatma davası boyunca takibe aldıklarını da hatırlatayım.

Gün gelir AYM üyeleri hakkında da gerekli inceleme ve soruşturma başlatılır, başlatılmak zorunluluktur…

Yazarın Diğer Yazıları