Enflasyonda belirsizlik...
Mart 2020 ayında, aylık enflasyon oranları Tüketici Fiyatları Endeksinde (TÜFE) yüzde 0,57 ve Yurt İçi Üretici Fiyatları Endeksinde ise (ÜFE) yüzde 0.87 oranında arttı. Yıllık olarak TÜFE oranı yüzde 11.86 ve ÜFE oranı da yüzde 8.50 oldu.
2004 yılından itibaren yüzde 10 dolayında seyreden yıllık TÜFE oranları, 2018 kur şoku ile artmış ve geçen sene Mart ayında da yıllık yüzde 19,71 olmuştu. Yıllık Yi-ÜFE oranı da yüzde 29.64 oranında artmıştı. (Aşağıdaki Tablo)
ŞUBAT AYI, AYLIK VE YILLIK ENFLASYON GÖSTERGELERİ | ||
TÜFE | 2019 | 2020 |
Aylık (Şubat) | 1.03 | 0,57 |
Yıllık | 19,71 | 11.86 |
12 Aylık Ortalama | 18.70 | 13,33 |
Çekirdek | 17.53 | 10.49 |
Gıda | 29,77 | 10,05 |
ÜFE | ||
Aylık (Şubat) | 1.58 | 0.87 |
Yıllık | 29,64 | 8.50 |
12 Aylık Ortalama | 31.17 | 12.61 |
İmalat | 28,47 | 7.79 |
Ara Malı | 30,39 | 7.04 |
Enerji | 39,78 | 1.53 |
2020 enflasyon oranı ne olur?
Virüs krizi nedeniyle enflasyon tahmini yapmak çok zordur. Hatta imkansızdır.
Enflasyonu etkileyen; Bütçe açıklarının, Merkez Bankasının para arzının ve kur hareketlerinin nerede duracağı, krizin nerede biteceğine bağlıdır.
1) Son iki yıldır yeni yatırım yapılmıyor, Yatırım hacmi daralıyor. Yatırımlarda azalma; kısa dönemde işsizliğin artması ve talebin daralmasına neden olur; orta ve uzun dönemde mal ve hizmet arzının daralmasına neden olur.
2) Kriz nedeniyle panik halinde stok yapılmıştır. Bundan sonra hane halkı harcamalarında artış olmaz, hane halkının nakit talebi artmıştır. 2020 ikinci yarısında GSYH'da küçülme olacaktır. Fert başına GSYH daralacaktır. Yani gelir artışı olmayacaktır. İşsiz sayısı artacaktır. Demek ki toplam talep daralacaktır. Enflasyon üstündeki talep baskısı da azalacaktır.
3) Yarım zamanlı çalışma nedeniyle üretimde de düşme var. Kapasite kullanım oranları düştü. Arz'da daralma mal ve hizmet fiyatlarının artmasına neden olur. Ancak toplam talebinde düşmesi, düşük üretim düzeyinde geçici bir denge oluşmasına neden olacaktır.
4) Türkiye'de üretimde yüksek oranda ithal aramalı kullanıldığı için, kur artışları ithal girdi fiyatlarını artırıyor, üretim maliyetleri artıyor ve enflasyona yansıyor. Bu nedenle kur artışı da Türkiye de enflasyon için önemli bir belirleyicidir.
Türkiye 2018 kur şoku yaşadı ve enflasyon yüzde 20'yi geçti. Üretimde ithal girdi fiyatlarının yükselmesi sonucu maliyetler arttı ve perakendeye yansıyarak genel fiyat düzeyinin yükselmesine yol açtı. Ama 2018 yılında enerji fiyatları daha fazla artmıştı. Enerji tüm üretime girdi olduğu için 2018 yılında hem kur şoku nedeniyle maliyetler artmıştı; hem de enerji fiyatlarının artması ilave maliyet artışı yaratmıştı. Bu neden Yİ-ÜFE yüzde 46'ya kadar yükselmişti. Bu defa Mart ayında enerji fiyatlarında aylık yüzde 6.82 oranında azalış meydana geldi. Kur artışının etkisi enflasyona daha düşük oranda yansır.
5) Türkiye için enflasyonun bir nedeni faktör verimliliğinin düşük olmasıdır. Bu yapısal bir sorundur. Kriz nedeniyle daha da düşecektir. Enflasyonu artış yönünde etkileyecektir. Diğer yapısal sorunlar devam etmektedir.
Deflasyon, olur mu? Deflasyon fiyatların en az bir yıl sürekli düşüş göstermesi durumudur. Virüs krizinin yıl boyunca devam etmeyeceğine göre, enflasyonda düşüş olsa da deflasyon süreci yaşamayız.