Enflasyon nereye gider? (II)
Hazine ve Maliye Bakanı 21 Aralık''ı döviz kurunda Milat olarak açıklıyor. Hükümet de kur sorununu çözdük, inşallah enflasyonu da tek haneye indireceğiz diyor. Ama anlaşılan odur ki siyasi iktidar ya sorunu okuyamıyor veya seçim paniği ile algı yaratmaya çalışıyor.
Gerçekte ise;
Bir… Hükümetin kendisi, sürekli olarak MB ve faize baskı yaptı, kurlar 18 liraya yükseldi. Eğer MB gösterge faizini yüzde 19''da tutmuş olsaydı, dolar kuru on liranın altında ve enflasyon da yüzde 20''nin altında kalırdı.
İki… 21 Aralık''ta dolar kuru 12,20 idi. 21 Şubat''ta yani iki ay sonra 13,76 oldu. Yani dolar kuru iki ayda yüzde 12,8 oranında arttı. Daha ne kadar artsın? Her ay kur şoku mu yaşayacağız? Her halde kur şoklarına alıştık, yüzde 12,8 oranındaki artışı düşük buluyoruz.
Üç… Üstelik dolar 13,5 lira seviyesinde iken; Merkez Bankası TÜFE bazlı reel kur endeksi 52,89 dur. Bu durumda TL yüzde 47 oranında daha düşük değerdedir. Yani endekse göre dolar kurunun 7,14 lira olması gerekiyor. Buna rağmen dolar kurunun 13,76''ya geldiği seviyede, kuru çözdük demek, bırakın iktisatçıyı, toplumun aklıyla alay etmektir.
Hükümetin bu tavrı, toplumda ''''bu iktidar enflasyonu çözemez'''' diye endişe ve panik yaratıyor. İktidara olan güven düşüyor.
Öte yandan siyasi iktidarın bu tür algı yaratma zaafları piyasada fiyat davranışlarını bozduğu için;
* Fiyat artışları dolara göre belirleniyor.
* Kurun artacağı beklentisi, kur artışının üstünde fiyat artışına neden oluyor.
Bu durumu yurt dışı üretici fiyat endeksinden görebiliyoruz.
Ocak ayında, Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi aylık 3,25 arttı, oysa ki dolar kuru aynı ayda yüzde 1,75 arttı. Yıllık Yurt Dışı ÜFE de yılık Yi-ÜFE''nin üstünde, yüzde 96,44 oranında arttı.
Özetle ihracatta fiyat artışı dolar kuru artışı üstünde oldu.
Yurt dışı üretici fiyatları; madencilik-taşocakçılığı ve imalat sanayisini kapsamaktadır. İhraç edilen malların (FOB) satış fiyatıdır. Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksinde, ürünlerin ihracat fiyatları doğrudan sanayi sektöründeki üretici firmalardan alınmaktadır.
Yurt dışı üretici fiyatları daha yüksek olduğuna göre, Türkiye yüksek kurdan dolayı ihracatta rekabet gücünü artıramadı ve bir avantaj sağlayamadı.
Üretimde girdi olan enerji fiyatlarındaki artış, hem dolar kurundaki artışı hem dünyada enerji fiyatlarının artışı ve hem de vergilerin yüksek olması nedeni ile yüksek maliyet artışı yaratıyor.
Öte yandan Merkez Bankası''nın 2021''deki bir raporuna göre; imalat sanayisinde ithal girdi oranı yüzde 44''tür. Yeni bir raporuna göre yüzde 28,63''tür. Yeni tahmin yanlıştır.
Üretici, depoda aynı malı yerine koyamam diye maliyetleri en son kurdan hesaplıyor. Hatta kurlardaki artış beklentisini de maliyetine katıyor.
Bu nedenlerle, kur artışları maliyetlere daha yüksek oranda yansıyor. Enflasyon artıyor.
Bundan sonra enflasyonda artış devam edecektir. Türkiye''ye özgü bazı nedenleri;
* Kur artışları devam edecek ve bu artışlar enflasyona yansıyacaktır.
* Yİ-ÜFE, önümüzdeki aylarda da kısmen TÜFE''ye yansıyacaktır.
* Kamu-özel işbirliği anlaşması hem navlun fiyatlarını artırıyor, hem de bütçe açıklarını artırıyor. Ayrıca Kur Korumalı Mevduat ile siyasi iktidarın seçim popülizmi de bütçe açıklarını artıracak ve enflasyon baskısı yaratacaktır.
* TL eksi reel faizinin TL''yi pula çevirmesi, doğrudan enflasyon demektir.
* Hükümetin, ihbarcı piyasa yaratması ve polisiye tedbirleri de karaborsa yaratacak yani fiyatlar artacaktır.