Enflasyon nereye gider? (I)
Putin''in Ukrayna kuşatması, İkinci Dünya Harbi öncesinde Hitler''in tavrına tıpa tıp uyuyor. Dahası Rusya, savaş öncesi Hitler''le saldırmazlık paktı imzalayarak, hem Hitler''in yolunu açmıştı, hem de Polonya''nın bir kısmını işgal etmişti.
Putin durmazsa, global ekonomide istikrar sorunu derinleşecek. Bizim için de halen yaşadığımız ekonomik kriz daha da ağırlaşacak. Bunun için hepimizin imkân dahilinde elimizin altında kötü günlerde kullanacağımız tasarrufumuz olmalıdır.
Global ekonomik sorunlar yanında, Türkiye''nin bir dezavantajı da, siyasi iktidarın aldığı önlemlerin ekonomik sorunları çözmek yerine bu sorunları giderek derinleştirmesidir.
Bunların başında Hükümetin enflasyona bakış açısı geliyor.
Hükümetin gıdada KDV indirimi zaten gerekli idi. Ama KDV''yi indirmekle enflasyon çözülmez. Zira enflasyon, fiyatların bir defa artması veya düşmesi olayı değil, genel fiyat artışı sürecidir.
KDV indirimi ile 100 olan fiyat 93''e geriledi. Ama fiyatların 100 üstünden yüzde 40 artması ile 93 üstünden yüzde 40 artması, enflasyonu değiştirmez. Her ikisinde de enflasyon oranı yüzde 40''tır.
Hükümetin Enflasyonu tehditle ve polisiye önlemlerle düşürmek istemesi , doğrudan doğruya enflasyonda gözyaşı demektir.
Hükümet, ''''biz yüzde 7 KDV indirdik, marketler de aynı oranda indirmeli. İndirmezlerse üzerlerine çok farklı gideceğiz.'''' diyor. Hazine ve Maliye Bakanı şikayet hattı kurduklarını ve kontrol için özel TİM oluşturduklarını açıkladı.
Piyasa ekonomisinde oyunu kuralına göre oynamak gerekir. Sistemi mülkiyetin sınırlı olmadığı, serbest piyasa ekonomisi üstüne kurup, fiyatları zorla düşürmek piyasa ile kavga etmek demektir. Türkiye geçmişinde bu yanlışı iki defa yaşadı .
1940 savaş koşulları içinde Millî Korunma Kanunu çıkarıldı. Bu yasa eğer Türkiye savaşa girerse, hükümete ürünlere el koyma hakkı veren bir yasa idi.
Demokrat Parti Yönetimi 1956 yılında bu yasayı değiştirdi. Yasa hükümete un fabrikalarına, sanayi ve maden kuruluşlarına, ithalata, iç ticarete sınırlayıcı önlemler getirme ve ayrıca depolara ve tarımsal üretime kontrol hakkı veriyordu.
Bu uygulama, diğer yanlışlarla birlikte Türkiye''nin 1959''da ağır bir kriz yaşamasına ve dış borçlarında iflasa gitmesinde etkili oldu.
1970''te de ''''Fiyat Kontrol Komitesi'''' kuruldu. Fiyat artışı yapmak isteyen özel sektör izin için bu komiteye baş vuruyordu.
Bu nedenle karaborsa oluştu. Enflasyon daha da arttı. 12 Mart 1970 darbesi yaşandı ve hükümet değişti.
Öte yandan Kur Korumalı Mevduat Sistemi hem TL''ye olan güvenin düşmesi yoluyla, hem de bütçe açıklarını artıracağı için enflasyonu da artıracaktır.
Yine hükümetin uyguladığı eksi reel faiz politikası, TL'' in pul olması yani enflasyon demektir. Eksi reel faiz üretim maliyetlerini de düşürür, ancak yüksek kurun fiyatlar üstünde faiz maliyetleri aşan bir etkisi vardır. Bu gerçeği 2018 kur şokundan beri yaşıyoruz. Millet yaşadığına mı baksın, yoksa hükümetin yanlış bildiklerine mi baksın?
Kur meselesine gelince, hükümet kuru çözdük diyor ve fakat vatandaş ta madem çözdün enflasyon neden devam ediyor? diye soruyor.
Bu konu yarınki yazıda devam edecek.