Emperyalizm nedir? Emparyalist kimdir?

18. yüzyıldan başlayıp, 20. yüzyıl Birinci Dünya Savaşı'na kadar olan dönem, dünyada emperyalizmin en ağır olduğu dönemdir. Bu dönemde Avrupa ülkeleri Belçika, Almanya, İspanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve Portekiz, Afrika'yı adeta yağmaladı. Kıta bu ülkeler tarafından kontrol edilen kolonilere bölündü.

Emperyalizm (yayılmacılık) bir devletin başka devletler üzerinde kendi çıkarları doğrultusunda hegemonya kurup, kaynaklarını kullanmasıdır. Kültürel emperyalizm ise "bir ülkenin veya milletin baskın kültürünün başka bir kültürün inançları, değerleri ve toplumsal normları üzerinde etkili olmasıdır.''

*21. asırda; Sovyetlerin de dağılmasından sonra, Dünyada kapitalizm ve sosyalizm, sağ-sol çatışması kalktı. Yerini demokrasi ve otokrasi kamplaşması aldı.

*Emperyalizmin yolu değişti. Artık işgaller kalktı. Sömürü dış ekonomik ilişkilerle gerçekleşiyor.

Türkiye'de de sağ-sol çatışması kalktı. Demokrasi ve otokrasi kamplaşması yaşanıyor.

Dünya'da Batı'nın eski emperyalist ülkeleri şimdi demokrasi, Sovyet ülkeleri ise otokrasi kampı oluşturdular.

Başını Rusya ve Çin'in çektiği, Şanghay İş birliği Örgütü, otokrasinin sembolüdür.

Freedoom House-Dünya Özgürlükler Evi Endeksi'ne göre, Şanghay Paktı'na üye 9 ülke içinde; insan hakları ve siyasi özgürlükler olarak, özgür ülke statüsünde ülke yoktur. Bir tek Hindistan kısmen özgür ülke statüsündedir. Gerçekte ise insan hakları olarak Hindistan dünyanın en kötüsüdür. Çünkü bu ülkede kast sistemi hâkimdir.

İran'da da hem mollalar var, hem de şeriat var. Seçim var ve fakat adayları mollalar belirliyor.

Şanghay ülkeleri içinde gelişmiş bir ülke yoktur. Fert başına gelir düşüktür.

sanghay.jpg

Aşağıdaki haritada insan hakları ve siyasi özgürlük açısından; kuzey ve Güney Amerika özgür, Orta Asya, Orta Doğu ve Afrika kıtasının büyük bölümü özgür olmayan statüdeki ülkeler, diğer bölgeler de kısmen özgür ülkeleri gösteriyor.

Türkiye 2017 yılından sonra özgür olmayan ülkeler statüsüne geriledi. 100 yıllık cumhuriyeti yaşamış, Çağdaş Türkiye'nin dünyadaki yeri bu olmamalıydı. Tek nedeni, kişiye özgü başkanlık rejimidir.

harita.jpg

Türkiye, dış ticaretinde, AB ve ABD'ye karşı fazla veriyor. Buna karşılık dış ticaret açığının yüzde 80'ini Rusya ve Çin'e veriyor. (Aşağıdaki tablo.) Batı'dan teknoloji ve yatırım malı ithal ediyoruz, Rusya'dan kısmen petrol ve doğal gaz ithal ediyoruz. Her iki ülkeden de yatırım malı ve teknoloji ithalatımız önemsiz derecede azdır.

dis-acik.jpg

Bu şartlar altında;

Türkiye'yi kim sömürüyor? Batı mı? Elbette hayır; dış ticaret açığı verdiğimiz Çin ve Rusya. O halde Türkiye için Rusya ve Çin emperyalist ülkelerdir. Aslında halkın demokrasi talebi olursa, Türkiye ne sömüren ne de sömürülen ülke olmak zorunda değildir.

*Türkiye Rusya ve Çin'e bu kadar dış açık vermek zorunda mı? Elbette değil. Türkiye'de Rusya ve Çin karteli var. Yani iş birlikçiler var. Eğer bu ülkelere kota ve vergi uygulayıp, dış açığımızı yarı yarıya düşürürsek, ekonomi bundan olumsuz etkilenmez. Ama cari açığımız da kalmaz.

*Ekonomik olarak Türkiye'yi sömürmelerine rağmen Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan neden: ''Hedefimiz Şanghay İşbirliği Örgütü'ne tam üyeliktir'' dedi ? Ayrıca Şanghay'a girmek için Türkiye eksen değiştirip, NATO'dan ayrılmak zorunda kalmaz mı? Elbette kalır… Bunu Rus dış işleri bakanı da açıkladı. Cumhurbaşkanının Şanghay Ekonomik İşbirliği'ni istemesinin iki nedeni olabilir; Birisi; bu topluluğun otokrasiyi koruyor olması, ikincisi de Rusya ve Çin lobisinin etkili olmasıdır.

Yazarın Diğer Yazıları