Emlak piyasası şeffaf olmalı
Tanıdığım biri, Çanakkale’de bir köyde evini satmak istiyor. Bir emlakçı ile anlaşmış. Fiyatı 40 bin lira demiş. Emlakçı, 80.000 lira olarak ilan vermiş. Mal sahibi eve 80 bin lira verecek çıkmaz diye satışı durdurmuş. Bir müddet sonra kendim ilan vereceğim diyor.
Bir kooperatife Şişli’de bir arsa için, bir emlakçı 590 metrekare olan bir arsa teklifi getirmiş. Emlakçı “bu arsadan 54 daire çıkıyor ve fiyatı 2 milyon dolar artı 10 dairedir” demiş. Arsanın imarında 15.50 kat yüksekliği var. Normal boyutlarda en fazla 20 daire sığıyor.
Benim başkanı olduğum, İktisatlılar Vakfı’nın Şişli’deki bir dairesini kiraya vermek istedik. Arkadaşlar emlakçı ile anlaşmışlar. Emlakçı cama ilan koydu. Daireyi veremedik. Vazgeçip, sahibinden ilanı koyduk, iki günde kiralandı.
Evimin bitişinde bir arsa var. Arsa sahibi geldi. Buranın değeri nedir diye sordu. Ben de “buranın rayiç değeri 250 dolardır” dedim. Arsa sahibi makul olduğunu söyledi. Ancak akrabası olan emlakçı atladı, ben burayı 350 dolardan satarım dedi.
Bu tecrübelerimi emlakçıları kötülemek için söylemiyorum. Emlakçının kamuoyundaki imajını vurgulamak için söylüyorum. Elbette çok değerli ve düzgün emlakçılar var. Ancak her mesleğin bir yasası var. Emlakçılığın bir yasası yok. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın, 8 Temmuz 2003 tarihli, emlakçılığı tarif eden ve işyerinin tefrişini açıklayan bir tebliği var. İş olsun diye çıkarılmış bir tebliğ olduğu anlaşılıyor.
Bir emlakçı hanım şöyle söylüyor... “Mevcut durumda emlakçılık mesleği, kolay para kazanmak isteyenler, vurgun yapmak isteyenler, spekülatörler tarafından lekeleniyor. Piyasa kirliliği yaratılıyor. İşsiz kalanların önce akıllarına emlakçılık yapmak geliyor. Bu piyasada fazla emlakçı olduğu için akla gelmeyen her türlü hile-hurdaya baş vuranlar oluyor. Bu arada bu hizmeti gerçek anlamda yapanlar ve bu konuda uzman olanlar da yani kurunun yanında yaş da misali yanıyor.”
İnşaat sektörü, ekonomide sürükleyici ve istihdam yaratan bir sektördür. Sektöre bağlı ara malı üreten çok sayıda KOBİ şeklinde işletme vardır.
Deprem sorunu nedeniyle yeniden yapılanma emlak piyasasının önemini artırıyor. Modern konut ihtiyacı, ülkenin gelişmesine bağlı olarak çok hızlı arttı. Bu çerçevede yetkili ve sorumlu emlak uzmanlarına, emlak ajanslarına ihtiyaç arttı. Buna rağmen ortada bu hizmeti düzenleyen bir yasa mevcut değildir.
Emlakçılar senelerdir “yasamı istiyorum” diye kampanya yapıyor. Birçok derneğin hazırladığı yasa teklifi var. İstanbul Ticaret Odası’nın bir yasa teklifi var. 26.12.2102’de CHP milletvekili Av. Mahmut Tanal’ın “lisanslı emlak müşavirliği ve emlak komisyonculuğu kanun teklifi” var. Ancak bu ve diğer teklifleri, hükümetin değerlendirmesi ve emlakçılığı yarı kamusal bir organizasyon olarak düzenleyecek bir yasa tasarısının hazırlanması ve yasalaşması gerekiyor. Bu kanunda yetki ve sorumluluk birlikte verilmeli ve emlak piyasasını kirletenler meslekten çıkarılmalıdır.
Dünyada örnekleri çoktur. Söz gelimi, İngiltere’de emlak ajansları, noter gibidir. Ancak önüne gelen emlak ajansı açamıyor. Ağır şartları var. Hukukçularla işbirliği yapıyorlar. Kontratların avukatlar tarafından hazırlanması ve imzalanması gerekiyor.