Egemen'in egemenliği
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir…
Bunu söylüyoruz ama bugün Türkiye''de geçerli mi?
Milletin seçtiği bir cumhurbaşkanı var ama bu tam demokrasi için yeterli mi?
Yasama, yürütme ve yargı…
-Kuvvetler ayrılığı var mı? Yok…
Türkiye''de "Kuvvetler Birliği" vardır ki temel sorun tam da budur.
Bu durumu şöyle tanımlıyorum:
-Egemen''in egemenliği…
Parti devleti haline getirilen Türkiye''nin ikinci yüzyılında nasıl bir rejime evrileceğini bugünden ön görebilmek mümkün mü?
-Diktatörlük rejimi mi?
-İslam Cumhuriyeti mi?
Yoksa, demokratik laik, sosyal hukuk devleti mi?
Türk milleti kendi kaderine kendisi karar vermek zorundadır.
Seçimlere 7 ay kaldı.
"Milletin egemenliği" gerçekleşirse, Türkiye Cumhuriyetimiz 2. Yüzyılına demokratik, laik, sosyal nitelikleriyle güçlü parlamenter rejime adım atar.
Devlet ve millet yeniden kucaklaşır.
Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olur.
Toplumsal sözleşme kurgusuyla yaratılan, "Şahsım Devleti" ve "Parti Devleti" anlayışını millet sandıkta vereceği oylarla yıkar geçer.
Milletin iradesi; Seçmenler sandığa giderek kullanacakları oylarla güçlü parlamenter rejim iradesini tercih ederlerse, "parti devleti" iradesine son verilir…
Despotik rejim son bulur…
Değerli okurlarım,
AKP''li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan''ın Mısır Devlet Başkanı ile samimi görüşmesi ve el sıkışması önceki sözlerini herkese hatırlattı.
Ancak şu seçim sonucunu hiç kimse hatırlamadı:
-Mısır''da Mursi sadece %19 oy ile seçildi. Çünkü muhalefet partileri seçimi boykot edip katılmadılar… Seçime katılım sadece %46 idi..
O dönemde Yeni Şafak gazetesinde, bugün Hürriyet''te yazan Abdülkadir Selvi 18 Mayıs 2015''te özetle diyor ki;
-"Mısır''ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, darbeci Sisi yönetimi tarafından idam cezasına çarptırıldı. Gayrimeşru Sisi yönetimince idamla cezalandırıldı.
İdam cezası Mursi için bir şeref belgesidir. Sisi ve onun destekçisi Batı açısından ise yüzkarası.
Er ya da geç Mısır''da darbeciler gidecek ve Mısır''da şehit Esma''nın kanından demokrasi çiçekleri açacak...
Yıllardır demokrasi şampiyonluğu yapan Batı, Mısır''da darbenin yanında yer aldı."
Ne oldu Selvi?
Gayrimeşru, darbeci, yüz karası Sisi ile Erdoğan''ın mutluluk içinde Katar''da buluşmasının canlı tanığı oldun.
Cumhurbaşkanının Katar ziyaretine davetliydin ve aynı uçakla gidip geldin.
Türkiye''ye dönüşte Erdoğan''a Yeni Şafak''taki yazındaki yorumlarını hatırlatıp neden şunları soramadın?
-Gayrimeşru, darbeci Sisi ile neden barıştınız?
-"Zalim, Katil" diye yıllarca hakaretler yağdırdığınız Sisi ile neden can ciğer kuzu sarması oldunuz?
-Batı için yüz karası olan idam cezasının Mursi''ye verilmesi nedeniyle Sisi''yi neden eleştirmediniz?
Bir daha o uçağa binememekten mi çekindin?
Ne oldu Selvi;
-Darbeciler gitti, şehit Esma''nın kanından demokrasi çiçekleri açtı mı?
Yandaş gazeteciler de, Erdoğan da Mısır''da yaşanan darbe sonrası birbirlerini işte böyle yanlış yönlendirip Türkiye''nin dış politikasında büyük hata yapılmasına neden oldular.
Bu hata sonucu Türkiye, Doğu Akdeniz''deki petrol ve doğal gaz sahalarındaki haklarını göz göre göre kaybetti.
Değerli okurlarım,
Elbette askerî darbelere karşıyım.
Elbette terör örgütlerinin devlet yönetimlerini ele geçirmesine de karşıyım.
Abdülkadir Selvi''nin de, yandaş medyanın da Erdoğan''ın da görmezden geldiği bu önemli gelişmeyi sizlere ileteyim.
"Terörist oluşum" olarak kabul edilen Müslüman Kardeşler Örgütü siyasi mücadeleyi, silahı ve şiddeti bıraktığını açıkladı.
Örgütün Rehberlik Konseyi Başkanı İbrahim Münir, Reuters Haber Ajansı''na verdiği röportajda dedi ki;
-"Siyasi partiler arasındaki seçimler devlet tarafından organize edilse bile biz, güç mücadelesini reddediyoruz. Bu tamamen bizim tarafımızdan reddedilmektedir.
Şiddeti tamamen reddediyoruz ve bunun Müslüman Kardeşler''in ideolojisinin dışında olduğunu düşünüyoruz. Sadece şiddet ve silah kullanımı değil, Mısır''da güç için herhangi bir biçimde siyasi mücadeleyi reddediyoruz. Sandığa gitmeyeceğiz…"
Bu durumda Erdoğan''a istismar edecek ne Müslüman Kardeşler Örgütü ne Esma ne de Rabia kaldı…
Erdoğan üzülmesin, Rabia yerine seçim afişlerine Sisi ile el ele bu fotoğrafı koysun:
İşte Erdoğan''ın siyasi el hareketleri fotoromanı:
2002''de Erdoğan''ın siyasi el hareketi şuydu:
2015''te el hareketi Rabia oldu:
Erdoğan''a kala kala bu el hareketi kaldı:
Devlet Bahçeli de Erdoğan''a şöyle karşılık verir: