Dünya krizin eşiğinde
Bitcoin, aslında yalnızca internet kaydında olan sanal bir para birimi olarak yeni ortaya çıktı. Anlaşmalı kurumlar arasında da kullanılıyor. Şubat ayında 30, mart ayında 35 dolar olan Bitcion’un değeri şimdi 218 dolardan işlem görüyor.
Saadet zinciri gibi bir şey... Dünya tarihi bugünkü kadar spekülasyon yaşamadı. Artık finans sektörü ekonominin tamamını ve hatta siyaseti de yönetiyor. Dünya sanal bir refah yaşıyor. Bir yandan da 2008’de yaşanan kriz kontrol altına alınamadı.
Bugün dünyada ve özellikle, cari dış açığı yüksek ve sıcak paraya mahkum bizim gibi ülkelerde yaşanan refah, kriz üstünde yaşanan “son günler” in sanal refahıdır. Zira kağıt para basarak sürekli istikrar sağlamak imkanı yoktur. Küreselleşme ile birlikte kağıt para veya kaydi para ile onun satın alacağı mal ve hizmet arasında uçurum arttı. Bu nedenle mutlaka düzeltme gelecektir. Bu düzeltme kriz demektir.
Bir piyasa sisteminde, fiyatlar ve tüm malların üretimi, para ve faiz fiyatları da dahil olmak üzere hepsi birbiri ile ilişkilidir. Üretim aynı kalıp, toplam talepte bir artma olunca fiyatlar genel düzeyi artıyor. Yani fiyat istikrarı bozuluyor. Yahut, finans sektörü ile reel sektör arasında denge bozulunca, finans sektörü şişince, yine denge bozuluyor, 2008 ve 2009 yıllarında olduğu gibi kriz geliyor.
Spekülasyon doyumsuz iştah demektir. Spekülasyon yapanları suçlayamayız. Önemli olan bu ortamı yaratan sistem ve bu sistemi yürüten iktidarlardır.
Spekülasyon ahlaki değerlerin erozyonuna neden olur. Zira ahlaki değerler spekülasyona engel değerlerdir. Bu nedenle Soros gibi spekülatörler, kurdukları fonlarla, tutukları adamlarla önce piyasa değerlerini ve ahlaki değerleri kaldırmayı hedefler. Basın ve iktidarı etki altında tutarak toplumu hipnotizma ederler.
Aslında iktidarların yaptığı bir yanlış da krizi geçici olarak yönetmeleridir. Zira krizle gelen iflaslar, piyasa sisteminin sigortasıdır. Çünkü krizde etkin olmayan, verimsiz çalışan firmalar iflas eder. Yerlerine daha etkin çalışan firmalar gelir. Siz krizi yönetirseniz bu dengesizlik devam eder. Etkin olmayan firmaları zorla yaşatmış olursunuz. Mamafih ABD’de 2008 ve sonrası batık bankalara hazinenin destek vermesi bu anlamda bir destektir. Hazinenin verdiği destek vergi yoluyla topluma yayıldı.Yani verimsiz ve etkin olmayan şirketlerin maliyeti halka yayıldı. Ancak kurtarılan bu bankalar bugün de spekülasyon yapmaya devam ediyorlar.
Öte yandan spekülasyonun esir alması nedeniyle dünyada piyasa başarısızlığı ortaya çıkmıştır. Söz gelimi Türkiye’de, sıcak para ve özellikle finans sektöründe kartelleşme nedeniyle , piyasa işleyişi aksamıştır. Ayrıca, Türkiye de oligopol piyasa yapıları mevcuttur. Bazı sektörlerde piyasayı birkaç firma kontrol ediyor.
Bu şartlarda devletin düzeltici müdahaleler yapması gerekir. Ne var ki Türkiye de devlette dışlanmıştır. Her şey sıcak para ve yabancı sermaye girişine endekslenmiştir.
Spekülatif sermaye, hedge fonlar Devlet düzeninden ve müdahaleden hoşlanmaz. 1997 yılında Doğu Asya’da yaşanan ekonomik krizlerin nedeni, devlet müdahalelerinin çok yetersiz olmasıydı. 2001 krizinde Arjantin krizinde yabancı bankaların bir gecede 31 milyar dolar transferi devlet kontrolünün yetersiz olması konvertibiliteyi kuralları dışına çıkarmış olmasıydı.
Sonuçta küreselleşme sürecinde, devletin zayıflaması ve spekülasyonun hakim olduğu başıboş piyasanın ortaya çıkmasına, spekülasyonun artmasına ve kriz maliyetlerini fakir halkın ve çalışanların yüklenmesine neden olmuştur.