Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Demedi demeyin katliam olur

Bazı aklı evveller kentlerdeki sokak köpeklerinden kurtulmanın yolunu bulmuş!

Buldukları çözüm şöyle: Sokak köpekleri toplanıp barınaklara konulacakmış barınaklarda 30 gün içinde sahiplendirilemeyen köpekler ise uyutulacakmış…

Uyutulacak dediklerine bakmayın okşayıp, ninni falan söyleyip uyutmayacaklar bildiğiniz basbayağı zehirleyip katledecekler.

Barınaklara alıp sahiplendirmeye çalışmak ise bu katliamın vebalini sinsice hayvan severlerin üstüne atma kurnazlığıdır.

Bak “biz söyledik, kurtarmak için size fırsat da tanıdık ama siz sahiplenmediniz biz de ne yapalım öldürmek zorunda kaldık” diyerek işin içinden sıyrılmaya çalışacaklar!

Öncelikle şunu söyleyeyim kentlerdeki sokak köpekleri eğer bir sorunsa bu kamusal bir sorundur ve kamusal sorunlara ise hiçbir zaman bireysel çözüm getirilemez bu sorunda kamusal imkânlar ile çözülmelidir.

Merkezî yönetim, yerel yönetimler, Sivil Toplum Kuruluşları ve en nihayetinde bireyler bir araya gelerek insani ve sürdürülebilir bir çözüm üretmelidirler ve bu çözümün hiçbir yerinde de köpekleri zehirleyip öldürmek olmamalıdır!

Böyle bir çözüm yolu benimsenmezse emin olun ortaya korkunç bir katliam çıkar ve bu katliamın sorumluluğu da tamamen yerel yönetimlerin sırtına kalır!

Ve belki de iktidar siyasi bir kurnazlıkla çoğu muhalefete geçen yerel yönetimleri sıkıştırmak, belediye başkanlarını “kırk satır mı, kırk katır mı?” tercihinde bulundurmak istiyor dahi olabilir.

Bakın orman yangınları çıkıyor bu yangınlarda insanlar hayvanlar ölüyor, evler hatta köyler yanıyor diye ağaçları kesip, ormanları yok ediyor muyuz?

Ya da dereler, nehirler taşıyor sel oluyor insanlar ölüyor diye dereleri mi kurutuyoruz?

Vahşi hayvanlar köylere ve hatta insanlar zarar veriyor diye vahşi hayatı yok etmek kabul edilebilir mi?

Elbette hayır…

Bu gezegen sadece bize ait değil tüm canlılara aittir ve biz insanlar artık onları yok etmeden, soylarını kurutmadan diğer canlılar ile birlikte yaşamayı öğrenmek zorundayız.

Hele hele bahse konu köpekler olunca belki de varlığımızı ve uygarlığımızı borçlu olduğumuz bu canlıları yok etmeye kalkmak çok büyük bir ihanet ve vefasızlık örneğidir.

Pekâlâ, özellikle kentlerde yaşayan sokak köpeklerinin yarattığı sorunların insani bir çözümü var mı?

Elbette var, hem insani ve hem de sürdürülebilir bir çözüm var.

Çözüm şöyle: Bu köpekleri toplayacak bakımları ve aşılarını yaptıktan sonra kısırlaştıracak ve barınaklara değil doğal yaşam alanlarına alacaksın.

Benim doğal yaşam alanı dediğim gölgesi bol, iklimi müsait, ağaçlık ormanlık ve tercihan su kaynakları da olan etrafı tel örgü ile çevrilmiş çok büyük doğal alanlar.

Bu alanlar minimum 10 km X 10 km boyutunda olmalı ve buraya konacak köpek sayısı 100 metre kare başına 1 köpeği geçmemelidir. 10 km malum 10 bin metre yapar 10 bin metre X 10 bin metrelik bir alan ise 100 milyon metre kare yapar ki 100 metrekareye bir köpek desek bile böyle bir alan 1 milyon köpeği rahat rahat alır.

Peki, kamuda böyle alanlar var mı? Elbette ormanlık ve makilik böyle çok alan var üstelik böyle bir faaliyet orman ya da maki varlığı için bir tehdit değildir, hatta gübrelemek gibi birçok faydası bile olur.

Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile yerel yönetimler el ele verirlerse böyle alanlar oluşturmak çok ama çok kolaydır!

Gereken ne?

Gereken hepi topu bu alanı çitle çevirmek…

Aşı, kısırlaştırma ve besin temin etmek ise böyle bir işte devede kulak sayılacak bir husustur. Gönüllüler bile işin bu kısmını kolayca halleder.

Buradan iktidara seslenmek istiyorum: Bakın bu kadar doğal, basit, insani ve sürdürülebilir bir çözüm ortada dururken sakın ha sakın katliama kalkışmayın!

Bakın yoksa o köpeciklerin ahı hepinizi tutar, maazallah çoluk çocuğunuzdan çıkar, sonra demedi demeyin…

Yazarın Diğer Yazıları