Değirmenin suyu nereden geliyor?

Vakıfçılıkta, Osmanlı’yı bile geride bırakacaklar!

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin bilinen vakıfları şunlar;

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA),

Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı,

Yeni Türkiye Eğitim Vakfı (YETEV),

Okmeydanı Spor ve Eğitim Vakfı (Okçular Vakfı),

Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM),

Nun Eğitim ve Kültür Vakfı,

Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı),

Erdoğan bu aile vakıflarının yanında toplam 43 vakfa vergi muafiyeti hakkı tanıdı.

Bazıları şunlar:

Binali Yıldırım’ın onur üyesi olduğu Erzincan Kültür ve Eğitim Vakfı,

Eski Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın Mütevelli Heyet Başkanı olduğu Türk Dünyası Vakfı,

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından kurulan Medipol Üniversitesi’nin kurucu vakfı Türkiye Eğitim, Sağlık, Bilim Ve Araştırma Vakfı (TEBA),

AKP Ankara İl Başkan Yardımcısı Cemalettin Kömürcü’nün başkanı olduğu Türkiye Verimlilik Vakfı,

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arkadaşı Hasan Gürsoy’a ait Gürsoy Eğitim, Tarih, Kültür ve Yardımlaşma Vakfı,

İsmailağa Cemaati’ne ait İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı,

Işık Cemaati’ne ait İhlas Vakfı,

Enderun Eğitim Vakfı,

İlkseç İlim, Kültür, Sağlık, Eğitim, Çevre Ve Sosyal Yardım Vakfı,

Hoşgör Fatih İlim Araştırma Vakfı da vergiden muaf tutuldu.

İnsan Eğitimi Kültür Ve Yardımlaşma Vakfı,

Yeni Dünya Vakfı,

Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı,

Reyhan Kültür Vakfı,

Güneysu İlim Öğrenenlere Yardım Vakfı,

Bilim ve İnsan Vakfı da vergi muafiyeti alan vakıflar listesinde yer alıyor.

Madem bu vakıflara vergi muafiyeti verdin Erdoğan, o hâlde gelir ve bağışlarını da açıklamak ve açıklatmak zorundasın.

Vergi bir ülkenin en önemli gelir kaynağıdır.

Bu vakıflar ticari faaliyetler yürütüyor iseler gelirleri neden vergiden muaf olsun?

Ayrıca bu vakıflara yapılan bağışlar da açıklanmalı.

Kimler, hangi şirketler özellikle Erdoğan ailesinin vakıflarına ne kadar bağışta bulundular ve bulunuyorlar?

Devlet bütçesinden yardım alıyor mu bu vakıflar?

Gelelim Erdoğan ailesinin ve vakıflarının mal varlığına.

Amerika’nın en pahalı ve en ünlü çiftlik ve malikânesi dünya şampiyonu boksör Muhammed Ali’ye aitti.

Vefatından sonra satılığa çıkartıldı.

Michigan eyaleti Berrin Springs’teki St. Joseph Nehri kenarında bulunan yaklaşık 328 dönümlük arazi içindeki Muhammed Ali'ye ait mülkü Erdoğan ailesinin Türken Vakfı, tam 2,5 milyon dolara satın aldı.

Vakıf bu parayı nereden, nasıl ve hangi bağışlarla kazandı.

2016’dan bu yana tek bir kelime açıklanmadı.

Başkentgaz şirketinin Kızılay üzerinden Ensar Vakfı'na gönderdiği 7 milyon 925 bin dolarlık bağış da gündeme gelmişti. Ensar Vakfı bu bağışın New York'un Manhattan bölgesinde Türken Evi adını verilen yurt binası için kullanılacağını açıklamıştı.

Uzmanlar vergi kaçırma, Kızılay ise vergi kaçınma demişti.

Sadece bu kadar değil toplamda 95 milyon dolarlık dev bir gökdelen yaptırdı Erdoğan’ın aile vakfı.

O günden bu yana Başkentgaz ödemesi hariç paranın kaynağını açıklamadı Erdoğan ve ailesi.

Erdoğan, AKP adına Amerika’da şirket kurarak biri saray diğeri bina olmak üzere 9 milyon 300 bin dolar bedelli iki bina daha satın aldırdı.

Parayı AKP mi ödedi yoksa Erdoğan mı ödedi açıklanmadı.

Devleti yönetenlerin şeffaf ve hesap verir olması gerekir.

Ancak ne Erdoğan şeffaf, ne de aile vakıfları şeffaf.

Değirmenin suyu nereden geliyor belli değil…

Yazarın Diğer Yazıları