Çok daha adil bir Türkiye mümkün
AKP''li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan''ın, "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" adlı kitabını okuyanınız var mı bilmiyorum.
Erdoğan, kitabında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi''nin daimi üye sayısının 5 yerine 20 olduğu, Genel Kurul''un yetkilerinin artırıldığı, Güvenlik Konseyi''nin tek belirleyici olmadığı bir yapı öneriyor.
Birleşmiş Milletlerin 193 üye ülkesi var.
Peki, Erdoğan neden Güvenlik Konseyi''nin kaldırılmasını değil de 5 yerine 20''ye çıkmasını öneriyor?
Dışarıda kalanlar da Erdoğan gibi, "Dünya 20''den büyüktür" demeyecekler mi?
Erdoğan, özetle şu önerilerde bulunuyor:
- "Güvenlik Konseyi''ndeki daimi üye sayısının 5 yerine 20 olmasını teklif ediyoruz.
- Genel Kurul''un yetkilerinin artırıldığı, Güvenlik Konseyi''nin tek belirleyici olmadığı ve Genel Kurul''a hesap verebildiği bir yapıya kavuşturularak denge sağlanması gerektiğini ileri sürüyoruz.
- Konsey''de yer alacak 20 ülkenin Genel Kurul''dan seçilmesi de alternatif çözüm olarak öne sürülebilir.
- Tek bir ülkenin bütün bir sistemi tıkamasının önüne geçilmesi durumunda kapsamlı bir yeniden yapılanmanın hayata geçirilmesi için büyük bir mesafe kat edilmiş olacaktır."
Erdoğan''ın kitabındaki şifrelerin ülkemiz açısından durumuna bakalım.
Tek bir ülkenin bütün bir sistemi tıkamasını eleştiriyor ama
- Türkiye''deki Tek Adam Rejimi uygulaması ile ters düşüyor…
Güvenlik Konseyi''nin 5 üyesinin değil de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu''nun etkili olmasını istiyor ama
- Türkiye Büyük Millet Meclisi''ni etkisiz kılan "Tek Adam Rejimi" konusunu görmezden geliyor…
Güvenlik Konseyi''ni BM Genel Kurulu''na hesap verebildiği bir yapıya kavuşturmak istiyor ama
- Türkiye''de Cumhurbaşkanının da atadığı Bakanların da Meclis''e hesap vermesini istemiyor.
Özetle Erdoğan, "Daha Adil Bir Dünya Mümkün" diyor ama
- Çok daha adil bir Türkiye asla istemiyor…
Adil bir yönetim olan "parlamenter rejimi" istemiyor Erdoğan…
Osmanlı padişahlarından çok daha fazla yetkiye sahip rejimi tek başına yönetmeyi tercih etmek, ama dünya için daha adil bir yönetim tarzı istemek gerçekten çok saçma.
AKP
İşte bu Erdoğan''ın AKP''si parti programında bakın neler vaat ediyor:
- Daraltılmış bölgeli ve tercihli seçim sistemi getirilecektir.
- Parti adaylarının tespitinde tüm üyelerin katılımıyla yapılacak ön seçim sistemi esas alınacaktır.
- Siyasetin kirlenmesini önleyen yasal düzenlemeler yapılacaktır.
- Siyaset bir rant aracı görüntüsünden kurtarılacaktır.
- Seçimle gelen herkesin kanunen vermek zorunda olduğu mal bildirimi şeffaf olarak kamuoyunun bilgi ve denetimine sunulacaktır.
- AK Parti olarak parti içi demokrasinin ve şeffaflığın yerleşmesi için;
* Milletvekili aday yoklamalarında, bütün üyelerin katılımı ile ön seçim yapılması önceliğimizdir.
* İlkeli siyaset açısından genel başkanlık ve milletvekilliği süresi tüzüğümüzde belirtilen biçimde sınırlandırılacaktır.
- Parti içi demokratik yarış, serbest rekabet ortamında yapılacaktır.
- Parti gruplarında, bağlayıcı grup kararları tüzükte sayılı istisnai hallerde alınacaktır.
- İnteraktif siyaset hayata geçirilecektir.
- Partimizin iktidarında, başta bakanlar olmak üzere tüm atamalarda, ehliyet ve liyakat esas alınacaktır.
- Demokrasilerin temel niteliklerinden biri olan toplantı ve gösteri özgürlüğünün daha etkili kullanılabilmesi için gerekli hukuki düzenlemeler gerçekleştirecektir.
Neden 19,5 yıldır vatandaşa verdiğin bu sözleri tutmuyorsun Erdoğan?
AKP ve MHP ittifakı milletin oylarıyla sonlanınca diyorum ki;
- Çok daha adil bir Türkiye mümkün…