CHP’lileri üzen sonuçlar
Konsensus Araştırma Kuruluşu7nun “Türkiye Gündemi Araştırması -Eylül 2014’’e göre, geçtiğimiz Temmuz-Eylül arasındaki iki ay içinde AKP’nin oyları 3 puan, CHP’nin oyları 2 puan düştü... MHP’nin oyları 2 puan arttı.
Araştırma şirketi Mart 2009 ile Eylül 2014 arasındaki dönem itibariyle siyasi tercihlerdeki değişme trendini gösteren bir grafik de yayınladı.
Bu grafiğe göre, AKP’nin 2011 başına kadar oyları artmış, o tarihten sonra yaklaşık aynı düzeyde kalmıştır. CHP’nin oyları 2010 başına kadar artmış, ondan sonra zikzaklı bir eğilim göstermiştir. Son dönemde düşmüştür. MHP’nin oylarında ise 2009 ile 2014 arasında dikkat çekecek kadar bir fark ortaya çıkmamıştır.
Araştırmada CHP’nin oy tercihlerindeki değişmeler şöyle görünüyor:
Yukarıdaki tabloda en fazla dikkat çeken Deniz Baykal döneminde tam oylar yüzde 31’e çıkmışken ve artış eğiliminde iken, Deniz Baykal’a komplo yapılmış olmasıdır.
Milletvekili sayısı olarak, CHP Meclis’in yüzde 24.1’ini oluşturuyor. Son anketlerde ise oy oranı yüzde 25.5 çıkıyor. Araştırmada ” Meclis’te grubu bulunan siyasi parti liderlerinin performasından memnun musunuz? “ sorusuna karşı halkın yalnızca yüzde18’i Kılıçdaroğlu’nun Meclis’teki performansından memnun olduğunu, yüzde 69 memnun olmadığını ve yüzde 13’ü ise ortada olduğunu söylemiştir. Demek ki bizzat CHP’liler bile memnun değiller.
Sonuçlara göre, CHP’li tabanında da Kılıçdaroğlu’nun yeri diğer genel başkan adayı olarak adı geçenlerle aynı düzeydedir. Bu Pazar genel milletvekili seçimi olsa CHP’ye oy vereceğim diyenlerin yüzde 55’i Kılıçdaroğlu’nu beğendiğini, aynı oranda yüzde 55’i Muharrem İnce’yi beğendiğini ve yüzde 52’si de Sarıgül’ü beğendiğini söylemiştir. Anlaşılan odur ki Kılıçdaroğlu’nu parti tabanı vazgeçilmez lider olarak görmüyor.
CHP’de mevcut kadro ne yapsa sonuç alamıyoruz. Temel sorun bilerek parti misyonunun engellenmesidir.
Yeni CHP sloganı bu araçlardan birisidir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sık sık CHP’nin geçmişini şöyle veya böyle yanlış görmesi, biz 1930’ların partisi değiliz demesi ve bunu birçok zeminde dile getirmesidir.
Aslında dünyada hiçbir siyasi parti veya siyasi hareket 1930’lardaki gibi olamaz. Kaldı ki 1930’ların devleti kuran CHP’si olmasaydı bugün hiçbir siyasi parti de olmazdı. Ayrıca 1930’ların CHP’si olmasaydı, bugüne bir ihtimal parçalanmış bir Türkiye kalırdı. Zira o yıllardaki isyanların demokratik yöntemlerle veya pazarlıklarla bastırılması mümkün değildi. O günkü Devletçilik anlayışı olmasaydı, bugünkü kalkınma düzeyi de olmazdı.
Elbette bugünkü şartlar farklıdır. Ancak bugünkü şartları oluşturan da eski CHP’dir. Zira 1946’da kimse CHP’ye demokrasiye geçilsin diye baskı yapmadı.
Aynı anlayış içinde partide, parti misyonu ile ilgisiz yeni kadrolar oluşturuldu. Bu kadrolar gerçekte yeni CHP’yi kendi ideolojileri ve bağlantıları doğrultusunda dizayn etmek isteyenlerdir.
CHP’de çok genel başkan veya yönetim gelir geçer.. Ancak CHP’nin kemikleşmiş bir tabanı var. Yönetim kadrolarının hatalarına rağmen bu taban CHP’yi yaşatıyor. Ancak bu taban da olanlardan dolayı üzülüyor ve üzüntüsünü içe atıyor.
Toplumlarda her şey bir temel üstüne kurulur ve gelişir. Halk arasında bu temeli inkar edenler için ” Aslını inkar eden haramzadedir “denilir.