CHP eksenini yalnızca Kurultay belirler

6 aydan beri en çok tartışılan parti CHP oldu. Özellikle “Eksen kayması mı var” sorusu, çok sık sorulan soruların başında geliyor. İkinci sırada Genel Başkanın söylediği ’’Yeni CHP “nin içeriğinde ne olduğu merak ediliyor. Yeni CHP ile yeni yöneticiler mi kastediliyor? Yoksa CHP’nin ideolojisinde mi değişme oldu? Kimse bilmiyor. Aslında temel problemde bu noktada başlıyor. Zira CHP için halkın zihninde oluşan ve gündeme gelen bu gibi sorular, CHP’nin yetkili kurulları veya en büyük karar organı olan Kurultay kararları neticesinde ortaya çıkmış sorunlar değildir. Yalnızca Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun, referandum sırasında veya şimdilerde ayaküstü söylediklerinden ortaya çıkmış sorulardır.


Toparlama zor oldu
Örneğin, Kılıçdaroğlu kamuoyunda tartışılan ve CHP’liler dahil zihinlerde sorun yaratan af meselesini Tunceli’de söyledi. Büyük olasılıkla o anda halkı daha fazla heyecana getirmek istemiştir. Ne var ki, partinin af meselesini toparlaması epey zor oldu. Bugün de tam toparlanmış değildir.
35. maddedeki, ordunun cumhuriyeti kollamak görevini değiştirmek fikri de yine Kılıçdaroğlu’nun rastgele söylediği bir sözdür. Parti, sorun olmasın diye grup olarak bu sözün arkasından yasa teklifi vermiştir.
Laikliğin arkasına takılmışız sözü ise parti içinde ve kamuoyunda iyice kafa karıştırdı. Zira Kılıçdaroğlu sanki sosyal devleti, laiklik önlüyor gibi bir söylem geliştirdi. Gerçekte ise laiklik olmadan sosyal devlet olmaz. Çünkü laiklik, devleti din baskısından, din kıskacından kurtarır.
CHP’yi adeta tek başına kuran, düzenli artan bir trendle geliştiren ve istifa ettiği mayıs ayında, kamuoyu yoklamalarına göre oyları yüzde 30’lara tırmandıran Deniz Baykal, her yerde ve her zaman öncelikle partiyi ön planda tutmuştur. Basına ve yanındaki insanlara her zaman, CHP’de birlik mesajı vermiştir.


İnanç özgürlüğü için laiklik gerekli
Laiklik konusunda en doğruyu Deniz Baykal söylemektedir. Deniz Baykal, laikliği inkar etmenin CHP’ye bir yarar getirmeyeceğini söylüyor ve “Laikliğin dinsizlik olmadığını, tersine toplumun inanç özgürlüğü için gerekli olduğunu halka iyi anlatmak gerekir” diyor.
Başbakanın unutulmuştu dediği, türban konusunun da Kılıçdaroğlu tarafından neden açıldığı yine merak edilen bir konu... Eğer hedef bu konuda AKP’nin silahını elinden almak ise inandırıcı olmaz. Çünkü CHP’nin, önceden de kılık- kıyafet konusunda takıntısı yoktu.
Ancak türban söylemi CHP’nin önüne iki önemli sorun çıkardı:
* Bu konuda bizzat Kılıçdaroğlu tarafından yasalar ve Anayasa Mahkemesi kararları delindi. YÖK’ün olayı istismar etmesinin önü açıldı.
* Sol olmadığı halde, yaşam tarzı olarak CHP’yi kendilerine yakın bulup oy verenlerin kafası karıştı.
Doğrusu, eğer uygun görürse ’Yeni CHP’diye kurultayın bir karar almasıdır... Ayrıca ’Yeni CHP’ denilecekse bunun tarifinin ve ideolojik içeriğinin, kurultay tarafından çizilmesidir.
Bunlar dışında ayrıca kısa zamanda bir kurultay toplanmasının olmazsa olmaz gerekçeleri vardır.


Demokratik anlayış anlatılır
1) Genel Başkan, önseçim yapacağız diyor. CHP’de önseçim veya merkez yoklamasına Parti Meclisi karar verir. Blok listeyle seçilen bu Parti Meclisi’nin önseçim istemesi çok olası görünmüyor. Eğer Kılıçdaroğlu önseçimde samimi ise kurultayda önseçim şartını getiren tüzük değişikliğini yapması gerekir.
2) Yeni bir kurultayda çarşaf liste ile yeni bir Parti Meclisi seçilirse topluma CHP’nin demokratik anlayışı daha iyi anlatılacaktır. Ayrıca CHP için özellikle AKP’nin el altından gündeme taşımak istediği mezhep ve etnik hakimiyeti imajı oluşması önlenecektir.
3) Partide, aslında olmayan ve fakat kamuoyuna yansıyan bir imaj var... CHP’de kamplaşma var... Kurultay ile bu tür önyargıları da ortadan kaldırmış olacaktır.
4) CHP bu adımları, bir ay içinde tamamlayabilir. Seçimlere tartışmasız bir şekilde hazır olur.

Yazarın Diğer Yazıları