Büyük İtiraf Geldi: AKP Toprak Verdi
AKP iktidarı Ege Denizi’nde 16 Türk ada ve bir kayalığın Yunan Ordusu tarafından işgal edilmesine 2004-2008 arasında izin verdi. AKP Hükümetlerinin Türk adalarının işgal edilmesine karşı çıkmamasının nedeni, Türkiye’nin Avrupa Birliği tam üyeliği konusunda bir sorun çıkmaması idi. Diğer bir ifade ile AKP Hükümeti, AB tam üyeliği karşılığında Türk topraklarının işgal edilmesine izin verdi. Nasıl şimdi PKK’nın ülkemizin Güneydoğu Anadolusu’nun işgal edilmesine izin veriyor ise... Adalarımızın işgalini Türk kamuoyuna 2008’de Genelkurmay Başkanlığı’nda görev yapan bir albay olan Kurmay Albay Ümit Yalım taşıdı. Ümit Yalım, uzun bir süre adalarımızın işgal edildiği gerçeğini tek başına anlattı. Önce herkes “bu kadar da olamaz” diyerek inanmak istemedi. Ancak MHP milletvekillerinin konuyu gündeme taşıması üzerine Türk Dış İşleri Bakanlığı TBMM’ne yanlış bir cevap vererek, “Yunanlılar ile adaların egemenliği üzerindeki görüşmelerimiz devam ediyor” dedi. Bu açıklamanın yapılmasından birkaç gün sonra Yunan Dış İşleri Bakanlığı sözcüsü, adaların Yunan adası olduğunu ve Türk Dış İşleri Bakanlığı ile bu konuda herhangi bir görüşme yapmadıklarını ifade etti. Dönemin Dış İşleri Bakanı A. Davutoğlu sürekli konunun üstünü kapatmak için uğraştı.
AKP Hükümeti konuyu unutturmaya çalışırken, MHP konunun açığa çıkması için mücadeleye devam etti. (MHP’nin elinde konu ile ilgili çok yeni ve detaylara giren, kişilerin tek tek sorumluluklarını ortaya koyan bilgiler olması da muhtemeldir.) Nitekim son günlerde MHP, TBMM’de işgal edilen adalar ile ilgili yeni bir atağa başladı.
Şimdi 27 Mart 2015 tarihli Yeniçağ gazetesindeki habere bakalım: “Milli Savunma Bakan İsmet Yılmaz, TBMM’de MHP’li vekillerin Ege’deki Yunan işgaline ilişkin sorusunu cevaplandırdı. Yılmaz’ın, “Adalar Lozan’a göre bizim hakimiyetimizde” derken, MHP sıralarından “yuh” ve “yazıklar olsun sana sıvışma bakanı” sesleri yükseldi. Süleyman Şah Türbesi’ni Suriye’den Türkiye’ye kaçırarak buradaki Türk toprağını terk eden AKP iktidarı, Ege’deki adalara Yunanistan’ın el koymasına da göz yumuyor. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, TBMM’de MHP milletvekillerinin Ege adalarında yaşanan Yunan işgaline ilişkin sorusunu cevaplandırdı. Yılmaz, “Lozan Barış Antlaşması’nın 12. maddesi ve Paris Barış Antlaşması’nın 14. maddesi hükümlerine göre egemenlikle devredilenler dışında hiçbir adanın egemenliği antlaşmalarla Yunanistan’a devredilmemiştir” dedi. Yılmaz şöyle devam etti: “Bu ada, adacık ve kayalıkların egemenliği Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne intikal etmiştir. Hukuken EGAYDAAK (Egemenliği Anlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş Ada Adacık ve Kayalıklar) Türkiye’nin hakimiyetindedir. EGAYDAAK’ların bir kısmı üzerinde, başından beri Osmanlı’dan bugüne gelinceye kadar Yunanistan’ın fiili uygulamaları vardır. Ancak fiili devlet uygulamaları onların yasal ve hukuki statülerini değiştirmez. Bu, uluslararası mahkemelerin de vermiş olduğu karardır. Dolayısıyla bu durumda EGAYDAAK Türkiye Cumhuriyeti egemenliğindedir. EGAYDAAK üzerindeki mevcut olan fiili Yunan uygulamaları, statüyü değiştirmez.” MHP sıralırından tepki gelince Bakan Yılmaz, “Siz, ’burayı Yunanistan’a verdi’diye Yunanistan lehine görüş bildiriyorsunuz. Çok şükür ki iktidarda değilsiniz” dedi.
Özetle Milli Savunma Bakanı 16 Türk adası ve 1 kayalığın Yunanistan tarafından işgal edildiğini kabul etti, itiraf etti. Bakan, meseleyi bulanıklaştırmak için “Egemenliği Anlaşmalarla Yunanistan’a Devredilmemiş Ada Adacık ve Kayalıkların bir kısmı üzerinde, başından beri Osmanlı’dan bugüne gelinceye kadar Yunanistan’ın fiili uygulamaları vardır” diyor. Bakan böylece 2004-2008 arasında Yunan ordusunun adalarımızı işgalini gizlemek istiyor. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın açıklaması ile AKP’nin Türk topraklarından çekildiği gün gibi ortaya çıkmıştır. Bu mesele hiçbir şekilde üstü kapatılabilecek bir husus değildir. Bu toprak kaybı Türkiye’nin Balkan Savaşı’ndan buyana ilk toprak kaybıdır.
Bu arada emekli Kurmay Albay Ümit Yalım’ı tebrik ediyorum. Başlangıçta tek başına bir mücadele başlattı ve yılmadan insanları ikna ederek meseleyi bu noktaya taşıdı.