Ekranlarda izliyorsunuz Recep Tayyip Erdoğan çok yorgun, çok formsuz, çok yılgın.
16 yıldır Türkiye'de gündem oluşturan Erdoğan bu özelliğini Muharrem İnce'ye, Meral Akşener'e ve Temel Karamollaoğlu'na kaptırdı.
Ekmeleddin tek rakipti, siyasetten bihaberdi, görevi seçilmek değil, Erdoğan'ı seçtirmekti ve Erdoğan için çok kolay lokma oldu. Görevini tamamladı ve mükâfat olarak da MHP'den milletvekilliğini kaptı
O günler çoktan geride kaldı, CHP de Kemal Kılıçdaroğlu da uyandı Muharrem İnce'yi en ön safa çıkarıp aday yaptılar.
Meral Akşener İYİ Parti'yi kurup "ben de varım" dedi, çatı aday Abdullah Gül'ün 2. Ekmeleddin vakası olmasına izin vermeyerek tüm projeyi yerle bir etti.
Temel Karamollaoğlu siyasi deneyimi ile "durun bir dakika" dedi siyasete mührünü vurdu.
Öğretmen İnce, Temel dede ve Meral Abla meydanlara çıktılar AKP ve Erdoğan'ı 3 koldan silkelemeye başladılar.
Yandaş medya her ne kadar görmezden gelse de vatandaş gördü, beğendi, destek verdi ve gündem oldular, gündem belirlemeye başladılar.
Erdoğan hangisine yanıt vereceğini şaşırdı, gündem belirlemeyi elinden kaçırdı, siyasette kontrolü kaybetti.
AKP erken baskın seçime hazırlıksız yakalandı, 16 yıldır vadedip yapamadıklarını, tekrar tekrar "yapacağız" diye vaat etmeye başladı.
Yeni proje üretemeyince Mars'a otoban, işsizlere iş yerine kıraathane, şehitleri göz ardı edip bedelli askerlik, hatta inanılır gibi değil OHAL'i seçim sonrası kaldırmayı dahi vaat etti.
AKP'ye iltihak eden MHP'nin "af" çağrısını "gündemimizde yok" diye yuvarlak siyasi bir yanıt ile reddetmeyen Erdoğan'ın ne kadar çaresiz kaldığı da ortaya çıkıyor.
Ve Kanal D/CNN Türk canlı yayınında çaresizlik içinde şu itirafı yaptı:
"FETÖ'nün bizim zamanımızda büyüdüğü iddiasını ben reddetmem. Bunlar büyük bir ihanet şebekesi içerisindeymiş. Aldatıldık."
Artık kesin: FETÖ, AKP iktidarında büyüdü. O zaman biz de Pınar Süt reklamından alıntı yaparak AKP+FETÖ ilişkisini yorumlayalım..
Küçükken annem mutfağa çağırırdı AKP küçükken Gülen hizmete çağırırdı
Pınar süt koyardı içersen büyürdün Cemaatle işbirliği yaparsan büyürdün
Bardağa süt koydum Pınar'la büyüdüm Kadrolarıma Cemaat koydum F tipi büyüdüm
Büyüdüm Büyüdüm Pınar'la Büyüdüm Büyüdüm Büyüdüm Cemaat ile büyüdüm
Sokaklar bana dardı Pınar'la büyüdüm Bürokrasi bana dardı Cemaat ile büyüdüm
Bahçeler bana dardı Pınar'la büyüdüm Yargı bana kapalıydı Cemaat ile büyüdüm
Yürüdüm yürüdüm Pınar'la büyüdüm Seçimleri kazandım Cemaat ile büyüdüm
Sahalar bana dardı Pınar'la büyüdüm Meydanlar bana dardı Cemaat ile büyüdüm
Gökyüzü bile dardı Pınar'la büyüdüm Türk siyaseti bana dardı Cemaat ile büyüdüm
Yürüdüm yürüdüm Pınar'la büyüdüm Büyüdüm büyüdüm Cemaat ile büyüdüm
Odalar bana dardı Pınar'la büyüdüm Çankaya köşkü bana dardı Saray ile büyüdüm
Büyüdüm büyüdüm ben de anne oldum Büyüdüm büyüdüm tek adam oldum
Annemin gözünde hiç büyümedim Sağduyulu halkın gözünde hiç büyümedim
Annemin gözünde ben hep küçüktüm Sağduyulu halkın gözünde hep küçüktüm
***
Köprü'yü kim sattı?
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan şöyle dedi:
"Komünistler 'köprüleri satacağız' dedi. Özal sattırmadı"
Kulaklarıma inanamadım çünkü tamamen hayali tamamen yanlış ve tamamen halkı kandırmaya yönelik bir ifade.
Gelin ben size doğrusunu anlatayım.
Siyasi yasakların kaldırılması üzerine Kasım 1983'de yapılan seçime ANAP ile Kenan Evren'in kurdurduğu Halkçı Parti ve MDP katıldı.
HP Genel Başkanı Necdet Calp, MDP Genel Başkanı emekli paşa Turgut Sunalp ve ANAP Genel Başkanı Turgut Özal 22 Ekim 1983'de TRT TV'de canlı yayına çıktılar.
Özal'ın vaat zincirine Calp, "kaynak nerede?" diye karşı çıkınca Özal, "Boğaz Köprüsü'nü satarım" dedi. Calp "sattırmam" Özal, "satarım" diye tartıştılar.
Özal seçimi kazandı, 3 Aralık 1984'de 10 milyar liralık köprü senetlerini satışa çıkardı.
O dönem yeni kurulan Toplu Konut İdaresi (TOKİ) ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı'na atanan Vahit Erdem ile satışa çıktığı gün söyleşi yapmış ve köprü senetlerinin saatler içinde tükendiğini de Günaydın Gazetesinde haber yapmıştım.
Hatta ilk senedi Turgut Özal satın almış bu satış sırasında Özal ile Erdem'i de özel haber yapmıştım.
1954 doğumlu olan Erdoğan o yıl demek ki 30 yaşındaymış.
Bugün 64 yaşında olan Erdoğan'ın hafızası da zayıflamış ki 1984 yılında yaşanan Köprü satış olayını unutmuş.
