Sivaslı Ömer.. İşte Ömer... Paris’te öldürülen 3 PKK’lı kadın teröristin katilini bulduk!..
Örgüt içi infazmış..
2 senelik PKK’lıymış ama olsun. Sivaslı Ömer hızlandırılmış eğitimden geçirilmiş herhalde!..
Şoför Ömer, girmiş PKK’nın inine, üç teröristin kafasına sırayla üçer-dörder kurşun sıkmış... Odada herhangi bir kavga, itiş kakış, mücadele izi yok. Ömer birine sıkarken diğerleri de sıralarını beklemiş, “Ömer’im gelsin bize de sıksın” diye.
Paris polisi de çözmüş yandaş medyayı.. Veriyorlar ayarı..
Ama bir şeyi daha öğrendim. Bizim polisin klasik taktiğidir zannederdim; bir cinayetin, büyük bir olayın çözümsüzlüğü(!)veya derin kirli işler karşısında “bize bir adam verin veya bir adam bulalım bu işi kapatalım” üslubunu..
Bunun, polisin evrensel çözüm yolu olduğunu bu vesile ile öğrenmiş olduk.
Almanya’da, Belçika’da, Fransa’da ve bilumum Avrupa ülkelerinde PKK’lı teröristlerin tüm giriş çıkışlarını ve programlarını önceden ilgili ülke gizli servislerine bildirme yönünde yaptığı anlaşmaların, sahte olduğu da böylece belgelendi!..
Uyanık Paris polisi ve de savcısı eldeki delillerden(!) yola çıkarak olayı tereyağından kıl çeker gibi çözdü.
Ömer’in amcası bağırıp durur; “Yeğenim hasta. Beyninde tümör var. Hastane raporları var. Olay üstüne yıkılmak isteniyor” diye.
İyi ya!.. Hafifletici sebepler de hazır işte. Fransız gizli servisi tezgahı iyi kurmuş..
Geçim sıkıntısı çeken, paraya pula çok ihtiyacı olan “gariban” PKK’lı da teslim edilebilirdi ve/veya yakalanabilinirdi. Böylesi daha renkli ve de inandırıcı(!) oldu..
Şimdiii!.. Açalım bakalım şu PKK dosyasını... 1980’li yıllardan başlayalım(Önemli not; Sivaslı Ömer 1984 doğumlu);
* Siirt’in Eruh ilçesindeki Jandarma karakol binası baskını.
* Hakkâri’nin Ortabağ köyünde soba içine konulan bombalarla 8 köylünün öldürülmesi.
* Midyat baskını.
* Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Taşdelen köyünde 14 kişinin öldürülmesi.
* Pınarcık köyü katliamı.
* Eruh ilçesinin Kılıçkaya köyüne yönelik düzenlenen silahlı saldırıda 23 kişinin öldürülmesi.
* Eruh ilçesinin Yağızoymak köyünde 9 çobanın boğularak öldürülmesi
* Hakkâri’nin Yüksekova ilçesine bağlı İkiyaka köyü Aşağımolla Yasin mahallesindeki vatandaşlara yönelik düzenlenen silahlı saldırıda 28 kişinin öldürülmesi, 2 kişinin yaralanması.
* Bitlis’in Cevizdalı köyünün basılıp, çocuk ve kadınların da aralarında bulunduğu 30 kişinin öldürülmesi.
* Erzincan’ın Başbağlar köyüne yapılan silahlı saldırı sonucunda 33 kişinin öldürülmesi ve köydeki 57 evin ateşe verilmesi.
* Tuzla tren istasyonundaki bir çöp kutusuna yerleştirilen bombanın patlaması sonucu, 5’i Tuzla Piyade Okulu yedek subay öğrencisi 6 kişinin hayatını kaybetmesi.
* Eminönü’ndeki Mısır Çarşısı’nda bulunan Ünlüoğlu büfesine yerleştirilen bombanın patlaması sonucu 3’ü çocuk 7 kişinin ölmesi, 10’u yabancı 111 kişinin yaralanması.
* Diyarbakır’ın Bağlar beldesinde Koşuyolu Parkı’ndaki patlama sonucu aralarında çocukların da bulunduğu 10 kişinin (7’si çocuk)ölmesi.
* Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı olan Dağlıca köyünde bulunan ve sınıra 4 kilometre uzaklıktaki Komando Taburu’na Kuzey Irak’tan gelen yaklaşık 150 kişilik bir PKK grubunun ağır silahlarla saldırması, çatışmada,
12 Türk askerinin hayatını kaybetmesi.
* İstanbul Güngören’de 10 dakika arayla iki bombanın patlatılması sonucu; beşi çocuk, biri doğmamış bebek olmak üzere 18 kişinin ölmesi.
* Aktütün karakolu baskını.
* Ankara-Kumrular sokakta bombalı aracın patlatılması.
* İzmir’in Foça ilçesinde askeri üsse giden servis otosuna saldırı.
* Bayram günü Gaziantep’te bomba yüklü aracın patlatılması.
Paris’teki çok güvenilir kaynaklardan Sivaslı Ömer’in kabarık dosyasına böyle ulaştım. Ömer, (dosyasından özetin özetini verdiğim) tüm PKK eylemlerinin baş sorumlusu olduğunu ve hepsini birer birer planladığını itiraf etmiş. Ömer, “Sayın Öcalan masumdur. Bunca yıldır boşuna hapis yattı” da demiş.
Eee, o zaman!..
Arkadaşlar lütfen zahmet etmeyin;
Başta da söylediğim gibi; bütün hesaplar Ömer’den!..
