Bunlar da bizim 'Bush'lar

Ermeni soykırımı tasarısı ABD Temsilciler Meclis’inin ilgili komisyonunda geçti; malum medyayı “Bush’u aklama” telaşı sardı: “Tasarı geçmesin diye çok uğraşmış... Bush’a rağmenmiş!” Irak’ı ve Afganistan’ı kan gölüne çevirmek için ABD Meclis’inden karar çıkartan, dünyanın dört bir tarafına “ölüm üsleri” kurdurtmak için destek bulan Bush, basit bir Ermeni yalanı ile baş edememiş...Safllığın (!) böylesine pes doğrusu...


Rahatsız parti ve zihniyetler!
Sınır ötesi operasyon için hazırlandığı öne sürülen tezkere daha Meclis’e bile gelmeden bazı partiler ve aynı zihniyeti benimseyen çevreler arasında huzursuzluk yaratmış. Özellikle iki parti çok rahatsızmış... Bunlardan birisinin terörün siyasi kanadı gibi çalışan DTP ve aynı zihniyeti paylaşanlar olduğu herkesin malumu... Diğer rahatsız parti ve odaklar ise Cumhuriyet yazarı İlhan Selçuk’un köşesine konu oldu. “Dinci odaklar” diye genelleştirdiği ve “Tarikatlar, cemaatler ve ABD’ci ve dinci stratejistler” diye özelleştirdiği grubun rahatsızlığını şöyle aktarıyor İlhan Selçuk:
(...) Neymiş ortalığı saran ve el altından fısıl, el üstünden daha yüksek sesle paylaşılan kaygı?..
Askere verilecek yetkiler... Ulusal bilincin, eski deyişle milli şuurun yükselişi... Halkın gönüllü ve medyanın ister istemez oluşan tepkileri... Ve sonuçta dincilikle örtbas edilmek istenen toplumun varoluş güdüsündeki uyanış..
Bütün bunlar AKP’nin patronlarında şöyle bir sorunun yoğunlaşmasına yol açıyormuş...
Diyorlarmış ki:
- Tezkere mezkere, yetki metki, hareket mareket... Biz askere bu olanakları tanıdığımız zaman -frenkçesiyle- inisiyatifi ele geçirmezler mi?..
Bakın şu Türkiye Cumhuriyeti ne hallere düştü?..

‘Yaşayın e mi Konseyciler’
Güneş Gazetesi yazarı Rıza Zelyut, köşesinde Güneş Gazetesine uyaran Basın Konseyi’ne çattı. Basın meslek örgütlerinin gereksiz işlerle uğraştığından bahseden Zelyut, özetle şöyle yazdı: (...)Efendim; Güneş Gazetesi bir haber yapmış. Magazin sayfasındaki bu haberin özü, özeti, Seda Sayan’ın ablasını evlendirdiği imiş. Seda Sayan’ı horlamayan bu haberle ilgili olarak Basın Konseyi inceleme yapmış ve ’Seda Sayan’ın cevap hakkına saygı duyulmadığı için ’Güneş Gazetesi’ni uyarmış... Bu Basın Konseyi acaba oğlu Gabar Dağı’nda pusuya düşürülen şehit ailelerinin cevap hakkına hiç yer vermeyen gazeteleri uyarıyor mu?.. İşte o yok. Varsa Seda Sayan; yoksa Bülent Ersoy... (...) Siz yaşayın eyi mi; gazetecilerin sendikası çökertilirken kış uykusuna yatan Basın Konseyi’cilerimiz...

Soğutucu Perihan iş başında
“Halkı askerlikten soğuttuğu” iddiasıyla yargılanan Radikal Gazatesi yazarı Perihan Mağden, üzerine vazife olan “soğutuculuk” görevini sürdürüyor. Ermenicilik konusunda Orhan Pamuk’tan geri kalmayan Mağden, bu kez de “Halkı Atatürk ve efradından” soğutma gayretkeşliği içerisine girmiş. Mağden yazısında Gökçen’in başarılarından dem vurup okuyucuyu tavına getirdikten sonra araya sokuşturduğu şu cümlelerle ‘soğutucu’ vuruşu yapmış: ” 1937’de Tunceli ’Harekâtında ’Kürtleri bombalayarak’ dünyanın ilk kadın savaş pilotu’ oluyor. (Kürtler’le Ermeniler’in girift kaderine dikkâtinizi çekmeden edemeyeceğim.)
Gökçen’i bu cümlelerle “Kürtlerin katili” ilan eden Mağden, bütün Ermeniciler gibi ilgisiz de olsa son sözü Hırınt Dink’e getirmiş...Artık kabak tadı veren “Gökçen Ermeni’ydi” saçmasını dillendiren Mağden, Hırant Dink’in bu gerçeği Agos’ta açıkladığı için bedel ödemiş olabileceğini ima etmiş.. Ne diyelim bu performans devam ederse Mağden Nobel’i kapacak gibi

3 yıllık işkence
Eski Bakan Koray Aydın beraat etti. Yani suçsuz olduğu mahkemece saptandı. Bakanların verildiği mahkeme, Yüce Divan’dı.
Koray Aydın’ın davası 3 yıldır sürüyordu. Yargıtay Başsavcısı, Aydın için 216 yıl hapis istemişti. Yani, 216 yıl isteme mukabil beraat.
Hem de ittifakla, “beraat”.
3 yıl boyunca bu ailenin neler çektiğini düşünebiliyor musunuz? Günahsız bir adam, ya hapse girerse, o ailenin şerefi beş
paralık olmaz mı?
Bu kimse MHP’li bakanmış. Hangi partiden olduğu beni ilgilendirmez.
İnsan olması yeter. Bu insana yapılan 3 yıl süren bir işkencedir. Buna kimsenin hakkı yoktur, olamaz, olmamalıdır.
Peki bu nasıl önlenebilir?
Dosyaları iyi inceleyerek, yani beraat edebilecek adam için 216 yıl hapis cezası talep edilmeyerek.
Geçmiş olsun Koray Aydın...
* Doğan Heper/Milliyet


GÜNÜN SÖZÜ
Güneydoğu’da yaşanan acı olaylar evet büyük ölçüde AKP’nin yanlış politikalarının sonucudur... Ancak, AKP’nin kendisi de milletçe yapılan yanlışlıkların bir sonucu değil mi?
l Melih AŞIK / Milliyet

Yazarın Diğer Yazıları