Bir ülke düşünün ve bu ülkenin bir borsası olsun. Kuruluş amacı sermayenin tabana yayılması. İşte bu borsanın da yüzde 64’ü yani yarısından çok fazlası yabancı ülkelerin yatırımcılarına ait olsun.
Olmaz mı? Elbette olmaz! Bu durum ne Alman borsasında, ne İngiliz, ne de Amerikan borsasında olur.
Peki nerede olur? Türkiye’de olur. Bugün Türk borsasının yüzde 64’ü resmen yabancıların kontrolünde. Bu pay zaman zaman yüzde 70’e kadar çıkıyor. Yüzde 10’luk bir marj ile oynuyorlar. Yani giriyorlar, çıkıyorlar. Girerken Türkiye’ye yabancı sermaye girdi diye borsa coşuyor yükseliyor. Çıkarken de yabancı kaçıyor diye borsa düşüyor.
Borsa İstanbul’da adet olarak yerli yatırımcı sayısı daha fazla görünüyor. 1 milyon 65 bin kişi. Ancak bu sayı her geçen gün biraz daha azalıyor. Yılda 350 bin kişi kadar. Çünkü yerli yatırımcı borsada para kazanmıyor.
Aslan payı yabancının
Yerli yatırımcının borsada başına gelen, pişmiş tavuğun bile başına gelmedi. Hapse girdi, gazetelerde manipülasyoncu diye elleri kelepçeli resimleri çıktı. Şu anda Türk borsasında işlem yapan yerli spekülatör sayısı neredeyse sıfır. Zaten giren olursa da hemen 3’üncü gününde enseleniyor, ya borsaya bir daha girişi yasaklanıyor ya da hapse atılıyor. Böyle olunca da tabii ki aslan payını yine yabancı yatırımcılar yiyor. Yabancılar ağırlıklı olarak banka hisselerinde işlem yapıyorlar. İş Bankası, Garanti Bankası, Halkbank, Yapı Kredi Bankası ve Vakıfbank en yoğun işlem yaptıkları hisseler. Yapılan bir araştırmaya göre, yabancı yatırımcılar 2014 yılında borsadan 37 milyar lira kazandılar. BİST’te işlem gören hisselerin yüzde 21.3’ü Amerikalıların kontrolünde. Amerika bizim borsamızın tek başına beşte birine sahip. Yüzde 10’u İngiliz, yüzde 10 Lüksemburglu.Bunun içinde temettü kazançları da var. BİST yabancıya çalışıyor.
BİST’in Türkiye’ye katkısı nedir?
Bence bunu sorgulamak lazım.
Vergisiz kazanç!
Borsadan elde edilen kârlara vergi de yok. Yani dünyanın hiç bir yerinde olmayan bir kazanç yöntemi, bu borsada. Yabancı 10 milyon dolar borsaya para soktuğunda borsa yüzde 10 prim yapıyor. Bu parayı Güney Amerika’da uyuşturucu tacirleri bile kazanamıyor.
Borsada yabancı sayısındaki artışı hükümet hep teşvik ediyor. Neredeyse yabancının gelmesi için yollarına kırmızı halı seriyoruz.
Gelelim asıl soruya:
Bu yabancı geldiği gibi giderse ne olur?
Borsadan yabancı öyle tek kalemde satıp çıkamaz. Çünkü ticareti kendi aralarında yapıyorlar. Kendileri alıp, kendileri satıyor. Yerli yatırımcıda bu hisseleri alacak ne para ne de cesaret var. Her şeye rağmen çıkmak istediklerinde ise o nokta, Türkiye’nin ekonomik olarak felaketi olur.
Yabancıların borsadan sadece yüzde 10 bile çıkmaları demek Türkiye’nin büyük çöküşü anlamına gelir. 700 milyar dolar değerindeki bir borsadan yüzde 10 çıkış 70-80 milyar dolar demek. Bu paranın 50 milyar dolarının bile çıkması Amerikan dolarının bir anda 4 liraya ulaşmasına neden olur. Merkez Bankası’nın brüt döviz rezervi 129 milyar dolar. Bunun kullanılabilen miktarı 60 milyar dolar civarında.
Özetle; Amerika ya da bir başka Avrupa ülkesinin Türkiye ile klasik anlamda savaşmasına hiç gerek yok. Öyle uçaklardan milyon dolarlık Tomahawk füzeleri atmasına da gerek yok. Sadece BİST’ten bir 20 milyar dolar çekmeleri yeterli. İnanın 20 milyar doların vereceği zarar günlerce atılacak bombalardan daha çok etkili olur ve daha büyük hasar verir.
3 dakika yeterli!
Türkiye’de 17 Aralık olaylarında yabancılar yaklaşık 4 milyar doları çıkarttılar. Dolar, 2 liradan 2.410 liraya yükseldi. Akaryakıt fiyatları arttı ve tüm ülkeye zam olarak yansıdı. Petrolü, altını ve en önemlisi sınırsız doğal gaz yatakları ile zengin olan Rusya’ya 2 ayda diz çöktüren bir güç, sadece 129 milyar rezervi olan bir ülkeye 3 dakikada neler yaptırmaz ki? Bu nedenle BİST’in anahtarını yabancılara, başkanlığını da Amerikalılara vermeliyiz.
Ne yaparlarsa yapsınlar. Yeter ki gitmesinler...
