Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile "Başkanlık" konusunda mutabakatı sağladıktan sonra AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım'a "haydi bu işi bitirelim" dedi ve Anayasa değişikliği ile Başkanlığın referanduma götürülmesi konusunda el sıkıştı.
Şimdi Bahçeli'nin sözlerini yorumlamadan önce MHP'deki ve ülkücü tabandaki durumuna bakmamız lazım.
MHP delegeleri ve ülkücü taban Devlet Bey'i MHP'nin başında görmek istemiyor, değişim istiyor.
2018'e kadar MHP tüzüğünün anti demokratik hükmüne dayanan Bahçeli, koltuğundan kalkmayınca yasal sayıyı bulan delegeler yargı kararı ile tüzük değişikliği kurultayı yaptılar ve bu hükmü tüzükten çıkararak kurultay yolunu hukuken açtılar.
Ancak Çankaya İlçe Seçim Kurulu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nı idari olarak aşamadılar ve Bahçeli fiilen kaybetmek üzere olduğu koltuğunda şeklen oturmaya devam etti.
İşte Bahçeli bu durumda yani Trump'ın topal Başkanlığı gibi. 20 Ocak'ta Obama Başkanlığı Trump'a devir edinceye kadar olan duruma "topal" deniyor.
Partisinin delegeleri ile ülkücü tabanı kaybeden Devlet Bahçeli topal Genel Başkan olarak AK Parti'ye Türk siyaset tarihinde görülmeyen bir destek veriyor.
Şimdi gelelim Bahçeli'nin Twitter açıklamasına.
Bahçeli, "Türkiye'nin sorun yumağı olduğunu, pek çok açmazı bulunduğunu..." vurguluyor.
Peki, bu duruma Türkiye'yi kim getirdi: 14 yıldır tek başına iktidarda olan AK Parti.
Bahçeli, "Vicdan sahibi insanımız takdir ve tasdik edecektir..." diyor.
Evet, aynen tasdik ediyoruz ama siz, "Başkanlık ya daha büyük sorunlar yumağı ile pek çok açmaza neden olursa?" bu soruya nasıl yanıt verirsiniz Devlet Bey?
Devlet Bey şöyle devam ediyor: "Şu anda fiili açmaz ve kriz hali Türkiye'nin önünü tıkamış, ufkunu kapatmış, devlet ve toplum hayatının ömrünü karartmıştır. Bilhassa 15 Temmuz'dan sonra siyasi dinamikler farklılaştığı gibi karmaşıklaşmış, ülkemiz öngörülebilir olmaktan çıkmıştır."
Devlet Bey, hangi partinin tek başına yönetiminde devlet bu duruma düşürüldü?
Bu tabloya milleti mahkûm eden bir siyasi iktidarın peşine takılarak Türkiye'yi Başkanlık macerasına sürüklüyorsunuz. Bu nasıl siyaset, bu nasıl mantık, bu nasıl destek?
Devlet Bey Türkiye'yi Başkanlık konusunda referanduma götürüyorsunuz da MHP'yi neden Kurultay'a Genel Başkanlık yarışına götürmüyorsunuz?
Anlaşılan o ki AK Parti ile MHP Anayasa'yı değiştirip Başkanlık sistemini getirirler ve 330 üzerinde oy ile Meclis'ten çıkarsa son sözü Türk halkı referandumda söyleyecek.
Ey Türk milleti, muhtemelen Nisan ayına kadar kararınızı verin.
Parlamenter rejim mi?
Başkanlık mı?
Son söz sizin.
