AKP hükümeti, bir gece yarısı operasyonu ile Vakıfbank'ın, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait olan yüzde 58,5 oranındaki hisselerini Hazine ve Maliye Bakanlığı'na devretti.
AKP iktidarına yaptıkları bu devrin yanıtını Osmanlı padişahları versin.
Sultan II. Murad vakıf bedduasında şöyle der; (Aralık 1456)
"Allah'a, peygamberine ve ahret gününe ima eden Sultan, Emir, Şevket sahibi, Kadı; vakfı bozmak, eksiltmek, değiştirmek ihmal etmek, helal olmaz. Kim onun değiştirilmesi için kasd ederse günahkâr olmuş olur. Allah'ın gazabına uğrasın. Yeri cehennem olsun. Hesabını Allah görsün. Zalimlere mazeretleri hiçbir fayda vermeyeceği kıyamet gününde, çeşitli azap ve ikap (eziyet) ile onu azap etsin. "
II. Bayezid vakıflarda değişiklik yapanlar ve kötüye kullananlar için bedduasında şöyle der; (1 Şubat 1495)
"Allah'a ve ahret gününe inanan, güzel ve temiz olan Hz. Peygamberi tasdik eden, Sultan, Emir, Bakan, küçük veya büyük herhangi bir kimseye bu vakfı değiştirmek, helal olmaz. Kim... değiştirilmesi için uğraşırsa günaha girmiş olur. Böylece günahkârlar alınlarından tutularak cezalandırıldıkları gün Allah onların hesabını görsün. Cehennem nasibi olsun. Zira Allah'ın hesabı hızlıdır".
Kanuni Sultan Süleyman vakıf bedduasında ise şöyle der, (1543)
"Her kim ki; Allah'tan korkmayıp, vakıflarıma zarar vermeye niyet eder veya değiştirirse; dünyada zalimler grubundan sayılsın, ahrette elleri boş, Allah'ın rahmetinden mahrum ve sonsuz azaplarla azap olunsun..."
Padişah II. Selim bedduasın da şöyle der; (28 Nisan 1579)
"Hazret-i Allah'a inana, kıyamet gününde sual, cevap, sırat, mizan, haşır ve hisaba iman eden her kimse, vakıfların tahrif edilmesine, başka bir hale dönüştürülmesine yardımcı olursa Allah'ın gazabına uğrasın. Yeri cehennem olsun ki, orası ne kötü bir dönüş yeridir. Allah'ın rahmetinden uzak olsun ve mağfiretinden kovulsun. Kim onu işittikten sonra değiştirirse, onun günahı değiştirenler üzerindedir. Allah'ın Meleklerin ve bütün insanların lanetleri onu değiştirenin üzerine olsun."
Haydi, hep birlikte "âmin" diyelim mi?
Değerli okurlarım,
AKP iktidarı, seçim vaatlerinden olan "Millet Bahçesi" projelerini tek tek ihale ediyor…
Ancak görmüyorlar, duymuyorlar, anlamıyorlar çünkü millet "bahçe" değil "aş ve iş" istiyor.
Mersin'den bir örnek vereyim:
19 Ekim 2018'de Mersin'deki tarihi Tevfik Sırrı Gür Stadı yıkılmış ve Toplu Konut İdaresi (TOKİ), 19 Şubat 2019'da Mersin Millet Bahçesi Projesi ihalesi yapıldı.
Ancak Kamu İhale Kurumu, 11 Nisan 2019'da ihaleyi "kaynakların verimli kullanılması" ilkesi gereği iptal etti.
8 ay sonra ise yeniden karar değişti ve projenin yapımına karar verildi.
119 bin 658 metrekarelik alana inşa edilecek olan millet bahçesinin 15 Kasım 2020'de tamamlanması planlanıyor.
Millet bahçesi içerisinde sosyal donatı ve yeşil alanlar, millet kıraathanesi, yürüyüş parkuru, dinlenme ve piknik alanları yer alacak.
"Kaynakların verimli kullanılması" ilkesi rafa kaldırıldı ve 41 milyon 433 bin liraya mal olacak millet bahçesi için Özbek İnşaat ile sözleşme imzalandı.
Değerli okurlarım,
Şimdi de Türkiye İstatistik Kurumu resmi rakamlarına göre, Mersin'e bakalım:
- İşgücüne katılım oranı: Yüzde 49,2…
- İşsizlik oranı: Yüzde 13,1
- İstihdam oranı: Yüzde 42,8
Mersin'in nüfusu 1 milyon 815 bin, erkeklerin sayısı ise 906 bin…
- Yüzde 42,8'i çalışıyor,
- Yüzde 57,2'si çalışmıyor.
- Resmi olmayanlarla birlikte 300 bini aşkın Mersinli iş arıyor…
Şimdi AKP hükümeti kalkmış Mersinliler için iş-aş demek olan işyerleri kurmayı, teşvik etmeyi düşünmüyor, millet nasıl geçiniyor aklına getirmiyor…
41 milyon 433 bin liraya mal olacak "millet bahçesi" ihalesi yapıyor.
Bu para ile bir fabrika, onlarca atölye ve işyeri yapmak, binlerce kişiye istihdam yaratmak varken, "yat-yuvarlan, bedava kek-çay" verilecek yatırım yapılıyor.
"Millet Bahçeleri" karın doyurur mu?
Tencereler boş iken, "yiğit muhtaç olmuş kuru soğana" derken, zeytin ekmek dahi lüks tüketim olmuşken soruyorum:
Mersinlilerin ihtiyacı bahçe mi, iş mi aş mı?
AKP'nin umurunda değil.
Onlar mütahitlere iş yaratmak peşindeler.
Ve bir anket yapıp Mersinlilere şunları sorsalar:
a- Millet Bahçesi mi istersiniz?
b- Fabrika, atölye yapıp iş imkânları yaratılmasını mı istersiniz?
İnanıyorum ki Mersinliler yüzde 100'e yakın oranda "b" şıkkını seçerler…
