AKP'nin akıl dışı dış politikadan dönüşü!
Uygulanan dış politikanın akıl dışı ve sürdürülemez olduğu herkesçe biliniyordu. Bu politika Türkiye'yi uluslararası alanda yalnızlaştırmıştı. AKP iktidarı da bunun farkında olarak ülkenin yalnızlığını "değerli" olarak ilan etmişti.
Hem ABD hem de Rusya ile ters düşmek!
Türkiye, Suriye'de aynı anda ABD, Rusya, İran, Irak ve AB ile ters düşmüştür. Hâlbuki bu ülkeler Suriye politikalarını hem birbirleriyle hem de yerel müttefikleriyle birlikte sürdürüyorlar.
Suriye politikasını İran merkezi hükümet, Irak, Rusya, Hizbullah ile birlikte yürütüyor. Rusya ise Suriye politikasını Irak, İran ve kısmen ABD ile koordinasyon içerisinde gerçekleştiriyor. ABD ise Suriye politikasını kendi oluşturduğu IŞİD karşıtı koalisyonla birlikte yürütüyor.
Türkiye ise aynı anda bölgede Suriye, ABD, Rusya ve İran karşıtı bir politika yürütüyor.
Kuşkusuz Türkiye'nin çıkarlarının bu ülkelerin çıkarlarıyla çeliştiği bu yüzden böyle davranıldığı söylenebilir. Bu doğrudur da... Ancak Suriye'de birbirleriyle müttefiklik yapan hiçbir ülkenin çıkarları diğerleriyle yüzde yüz örtüşmemektedir. Hedef küçültme bağlamında bölgede operasyon yapan ülkeler hem birbirleriyle iş birliği yapmakta hem de birbirlerine tahammül etmektedir. Bölgede siyasetini devlet dışı örgütlerle yürüten tek ülke Türkiye'dir. Türkiye'nin bölgede yürüttüğü politika hem akıl dışıdır hem de sürdürülebilir değildir.
Mısır'la kötüleşen ilişkiler!
AKP hükümeti, Esad'ın ülkesinde meydana gelen olaylarda halkına karşı acımasız davranması ve yüz binlerce insanın ölümüne sebep olmasını gerekçe göstererek Suriye ile köprüleri attı.
Yine AKP, Mısır'la ilişkileri İhvan-ı Müslim ve Mursi'nin darbeyle iktidardan uzaklaştırılması yüzünden bu ülkeyle ilişkileri kopardı.
Irak'la ilişkiler de zamanın Irak Başbakan Yardımcısı Haşimi'nin Türkiye'ye sığınması sonrasında Maliki'nin tutumu yüzünden zaten kopmuştu.
Terör örgütü PYD'ye verdiği destek yüzünden ABD ile Türkiye'nin ilişkileri gerilmiş, Türkiye'nin Nusra cephesine verdiği destek yüzünden de iki ülke ilişkileri Suriye'de kopma noktasına gelmişti.
İsrail ile Mavi Marmara baskını dolaysıyla diplomatik ilişkiler dibe vurmuştu.
Rusya'yla ilişkiler ise uçak düşürme olayından sonra ciddi bir kopma ve belirsizlik izlemektedir. İlişkilerin kötüleşmesi üzerine Rusya, Suriye hava sahasını Türkiye'ye kapatmış ve ambargo uygulamaya başlamıştır.
Mısır: İhvana karşı PKK ve PYD
Türkiye'nin sınır komşusu olduğu ülkelerle ilişkilerinin bozuk olması ticaretten güvenliğe, mülteci akınından sosyal yapıya her şeyi bozmuştur.
Rusya ve ABD ile Türkiye'nin ilişkilerindeki kopukluk PKK terörüne destek ve silah olarak yansımıştır.
Gazetelere yansıyan son haberlere göre Mısır ile Türkiye'nin ilişkilerindeki kötüleşme Mısır ile PKK terör örgütü ilişkilerine iyileşme olarak yansımıştır.
Mısır yönetimi Türkiye'nin İhvan-ı Müslim hareketini desteklemesine misilleme olarak PKK ile yoğun ilişkiler içine girdiğine yönelik iddialar vardır. Bu bağlamda Mısır yönetiminin son altı ay içinde PKK ile Kahire'de üç kez bir araya geldiği iddia edilmektedir. Kahire yönetiminin PKK'nın yanı sıra Türkiye'nin terör örgütü olarak ilan ettiği PYD ile yakın temas içinde olduğuna dair çok yönlü haberler gelmektedir.
AKP'nin hangi amaca hizmet ettiğini kendisinin de bilmediği bu politikalardan döndüğünü son gelişmeler ortaya çıkarmış bulunmaktadır.
Türkiye ile İsrail ilişkilerindeki normalleşme açıklamaları, bölgedeki istikrar ve güvenliğe etkisi olumlu olacaktır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rus uçağının düşürülmesi dolayısıyla Rusya'ya yönelik olarak üzüntü belirten mektup yazması ve gerekli adımları atacağına dair açıklamalarda bulunması da olumludur.
Son gelişmeler AKP'ye, "Ey Amerika!", "Ey AB!", "Ey Almanya!" türü retorik diplomasisinin bir işe yaramadığını göstermiş bulunmaktadır. AKP, dış politikada yaptığı yanlışların bir kısmından artık dönmüştür. Yanlıştan dönmek de iyidir!