AKP, millî ve yerli değil
Türkiye 2019'da yapılacak yerel, genel ve cumhurbaşkanı seçimine ittifak yasa tasarısı tartışmaları ile hazırlanıyor. AKP yanına MHP ve BBP'yi alarak, "millî ve yerli" iddiası ile cumhur ittifakında rakiplerini milli ve yerli olmamakla suçluyor... Peki, AKP millî ve yerli mi?
Şimdi ortaya koyacağım yabancılaşan şirketlerimiz gösteriyor ki 16 yıllık iktidar dönemi boyunca AKP asla millî ve yerli olmadı, olamadı.
Önce şu hatırlatmayı yapayım.
2002 yılında tek başına iktidar olan AKP'nin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan Tekel'in içki ve sigara fabrikalarının özelleştirilmesine kimlerin ilgi gösterdiğini, "İngiliz'i var, Japon'u var, İspanyol'u var'' diye yanıtladı. Unakıtan işçilerin ve toplumun özelleştirmeye ve yabancılaştırmaya karşı çıktığını söyleyen gazetecilere, "Babalar gibi satarız" diye meydan okumuştu.
Evet, AKP 16 yıl boyunca Türkiye'nin "millî ve yerli" firmalarını yabancılara "babalar gibi" sattı.
Türkiye'nin en önemli şirketlerini yabancı ülkelere satan ve yabancı sermayenin Türkiye'nin kaymak, çok kârlı şirketlerine "sınırsız" sahip olmalarını sağlayan AKP'nin 16 yıl boyunca yabancılaştırarak millî ve yerli olmadığını ortaya koyan satışları:
Türk Telekom, %100 "Millî ve Yerli" idi, Ürdün sermayesine satıldı, parası dahi alınamadı.
Telsim, %100 "Millî ve Yerli" idi, %100 İngiliz şirketine satıldı.
TÜPRAŞ, %100 "Millî ve Yerli" idi, İngiliz Shell-Koç ortaklığına satıldı.
PETKİM, %100 "Millî ve Yerli" idi, Azerbaycan Socar şirketine satıldı.
Tekel, %100 "Millî ve Yerli" idi, 6 adet sigara fabrikası İngiliz British&American Tobacco'ya satıldı.
Dıgıturk, %100 "Millî ve Yerli" idi, Katar şirketine satıldı.
Turkcell, %100 "Millî ve Yerli" idi, Finlandiya şirketi yarısına sahip oldu.
THY'nin yüzde 26'sı, PETKİM'in yüzde 25'i, Halk Bankası'nın yüzde 17'si, % 100 "Millî ve Yerli" idi yabancılara pazarlandı.
Bankalarımız yabancıların kontrolünde...
Garanti Bankası: İspanyol, Finansbank: Yunan, Denizbank: Rus, Yapı Kredi: İtalyan, Akbank: Amerikan, Şekerbank: Kazak, TEB: Fransız, Alternatif Bank: Katar, ING Bank: Hollanda, Odeabank: Lübnan, Burgan Bank: Kuveyt.
AKP hükümetinin son 13 yılında yabancı şirketler başta kamu kuruluşları olmak üzere, finanstan enerjiye, sağlıktan eğitime, perakendeden gıdaya kadar birçok sektörde ağırlığını artırdı.
Bankacılık sektörünün yüzde 50'si, Sigortacılık sektörünün yüzde 70'i, İlaç pazarının yüzde 70'i, Akaryakıt sektörünün yüzde 65'i, Doğal gaz sektörünün yüzde 15'i, Elektrik piyasasının yüzde 40'ı yabancıların elinde.
Türk malı %100 millî ve yerli elektrikli oto için "babayiğit" firmalar çalışırken,
TOFAŞ yerini Fiat'a bıraktı. Renault, Honda, Ford ve Hyundai de yabancıların sahipliğinde araç üretiyor Türkiye'de.
Belki yabancılaşan bir kısım şirketlerimizi unuttuk ama sonuç olarak görüyorsunuz ki bugün "millî ve yerli" kampanyası yürüten AKP ve ona yandaş olan MHP 16 yılın bilançosuna bakınca görülüyor ki asla "millî ve yerli" olmadı, olamadı.
Merhum Hasan Hüseyin Korkmazgil'in şu harika şiiri ile noktalayalım:
Vatan topraksa eğer
Ormansa nehirse madense vatan
İşçiyse köylüyse aydınsa vatan
Yani yapıp yaratmaksa her şeyi yeni baştan
Sevmeyi yeni baştan
Alkışı yeni baştan
Bir hesabı vardır bunun sorulur
Bir hesabı soracaklar bulunur
Akgün karagünden öcünü alır bir gün