Akıl tutulması (03 Haziran 2010)
Deniz Baykal, İsrail saldırısı için “akıl tutulması var” dedi. Aslında bu söz Türkiye’nin içinde bulunduğu çıkmazın da temel nedenini tek kelimeyle ortaya koymaktadır.
Bir gazete, Başbakanla ilgili bir haber içinde ayrıca yorum yapıyor ve “’85Küresel krizin teğet geçeceği tahmini tutan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan...” diyor.
Arkasından Başbakanın söylediklerini veriyor... ’’İktidara geldiğimizde işsizlik oranı yüzde 10.3 idi. 3 ay sonra inanıyorum ki biz yüzde 10’u yakalayacağız.
Gazetenin bu yorumu da... Başbakanın sözleri de gerçeği yansıtmıyor.
1) Ekonomik kriz bir ülkenin batması ve ekonominin ortadan kalkması değildir. Kriz’in en büyük tortusu, işsizliktir. Zira işsizlik konjonktürün en doğal sonucudur. Türkiye’de, 1995- 2000 yılları arasında ortalama işsizlik oranı yüzde 7’dir. Bu oran 2001 krizinin etkisiyle 2001 yılında yüzde 8.4 ve 2002 yılında ise yüzde 10.3 oldu.
AKP iktidarında dünyada aşırı bir genişleme, refah ve bolluk dönemi yaşandı. AKP iktidarı bu dönemi değerlendirmedi. Sıfırdan yatırım yerine sıcak parayı vergi ayrıcalığı getirerek teşvik etti. Sonuçta düşük kur, ithalatı artırdı. Özel sektör dışarıdan borçlandı. Cari açık arttı. Türkiye aramalı ve hammadde ithalatına bağlı olarak ve dış borçla büyüdü. Bu nedenle de yüzde 10.3 olan kriz sonrası işsizliği düşüremedi.
AKP İKTİDARINDA ORTALAMA İŞSİZLİK ORANI
YILLAR İŞSİZLİK ORANI
2002..................................................10.3
2003..................................................10.5
2004..................................................10.8
2005..................................................10.6
2006..................................................10.2
2007..................................................10.3
2008..................................................11.0
2009..................................................14.0
Kriz yılı olduğu için 2009 yılını bir tarafa koyarsak, AKP iktidarında işsizlik oranı 2006 yılı hariç, her yıl iktidarı devraldığı 2002 yılı işsizlik oranı olan yüzde 10.3’ün üstünde olmuştur.
Yani kriz teğet geçmemiştir. Gazete yanlı yorum yapmıştır. Başbakan doğru konuşmamıştır. Gazetedeki bu yorumu okuyan işsiz, gazeteye tepki göstermemiştir. Sıkıntıya giren halk, çalışanlar, yine AKP’ye oy vermiştir.
Sayın Baykal’ın siyasi anlamda söylediği akıl tutulması, burada ekonomik anlamda da ortadadır.
2) Başbakanın,“3 ay sonra işsizlik oranı yüzde 10’a iner” sözü de bir aldatmacadır. Çünkü işsizlik oranı, üç ay ortalaması olarak aylık ve yıl ortalaması olarak yıllık hesap edilir. Başbakanın dediği yaz aylarında, turizm ve inşaat sektöründe geçici çalışanlar arttığı için her sene diğer aylara göre işsizlik oranı daha düşük çıkmaktadır. Örneğin, 2002 yılında yıllık ortalama işsizlik oranı yüzde 10.3 iken, yaz aylarında bu oran yüzde 9.3 oldu. 2008 yılında yıllık ortalama işsizlik oranı yüzde 11 iken temmuz ayında yüzde 9.9 oldu.
Başbakan birkaç ay sonra işsizlik yüzde 10 olur derken, dinleyenler ve basın mensupları,
İşsizlik yaz sonrası artmaz mı? 6 ay sonra ne olur?
2010 yılı ortalaması ne olur? Yüzde 10 olur mu?
Sonrası yıllarda işsizlik yüzde 10 devam eder mi?
Varsayalım işsizlik oranı yüzde 10 oldu... Bu oran yüksek bir işsizlik oranı değil mi?
Diye soramadılar... Peki bu akıl tutulması değil mi?