650 bin deprem konutu için sadece 6 ay kaldı

6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin üzerinden tam 6 ay geçti.

Kayıplar hariç 51 bin vatandaşımız hayatını kaybetti.

AKP iktidarı tarihin en büyük deprem faciasını 14 Mayıs seçim vaadi olarak kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dedi ki;

-“Amacımız, bir yıl içinde altyapısıyla, tüm sosyal ve ticari birimleriyle 319 bin konut, toplamda da 650 bin konut inşa ederek deprem bölgesini ayağa kaldırmaktır. Yerinde dönüşecek yerleri de tarihî ve kültürel dokuya uygun şekilde sağlam ve güvenli yapılarla şehirlerimize kazandıracağız."

6 ay geçti bakalım 6 ay sonra bir yıl olarak verilen 650 bin konut sözü tutulacak mı?

Kadim Antakya Dostları Platformu bana gönderdiği açıklamada diyor ki;

“Yetkililer Hatay’da yaklaşık 254 bin 195 konut yapılacağını bunların da 1+4 kat, 80.000 kadar bloklar halinde inşa edileceğini bildiriyor.

Bu kadar çok blok ve konut nereye inşa edilecek? Bilmiyoruz!

Bu kadar konutu inşa edecek sağlam zeminli alan var mı?

Bildiğimiz kadarıyla yok.

Narlıca, Altınözü, Yayladağı taraflarında zeminin daha sağlam olduğu bildiriliyor.

Ama, TOKİ için alüvyonlu zemine sahip alanlarda kamulaştırmalar yapılıyor. Neden?

Yetkililerden açıklamalar bekliyoruz.

Hatay’da yapılaşmaya uygun alanları tespit etmek için hazırlanmış master plan, kentsel tasarım ve imar planı var mı?

Koruma planı var mı?

Bildiğimiz kadarıyla yok.

Varsa da bilen yok!

Binlerce, on binlerce ‘Bitişik Blok Nizam’dan oluşan konutlar.

Bitişik nizam blokların depremde yıkılma riskinin yüksek olduğu ve yeni afetlere davetiye çıkardığı biliniyor.

Yetkililerin Hatay halkının ihtiyaç ve görüşlerini alması ve bunları bilimi ihmal etmeden karşılaması gerekir.

Çok mu zor?

Anayasamızın 36’ncı maddesine göre; konut ve barınma hakkı temel haklardan biri.

Antakya-Hatay’ımızın plansız ve tedbirsiz yani ‘bilimsiz’ hareket edilmesine tahammülü olmadığı ortada.

Hükûmet Hatay’daki planlama ve inşaat faaliyetleri için ilginç bir adım atarak Türkiye Tasarım Vakfı’nı, Bünyamin Derman Mimarlık Bürosu’nu görevlendirmiş durumda.

Ayrıca, TOKİ’yi de görevlendirmiş durumda.

Bunların yetkilileri; hedeflerinin 7 ay içinde master planı, kent merkezi tasarımını ve mimari projeleri hazırlamak olduğunu basına açıkladılar.

Yani ortada bir plan yok, detaylı bir çalışma yok.

Görevlilerin hedefleri tutarsa, depremin üzerinden bir yıl geçtikten sonra Hatay’ın bir master planı, kentsel tasarımı ve mimari projeleri olacak.

Bu plansızlık ve plansızlıktan doğan belirsizliğin sebebi ne?

Temeli yeni atılmış ya da atılacak bir ev almadan önce, planını ve projesini görmek, kullanılacak malzemeleri sormak istersiniz.

Evinizi kentsel dönüşüme sokmadan önce müteahhitten plan ve proje, malzeme sorarsınız.

Zemin etüdü var mı? Mikro bölgeleme yapılmış mı?

En basiti evin fiyatını, size maliyetini sorarsınız. Bunları bilen var mı?

Yok! Sır mı? Değil!

Deniliyor ki; yerinde dönüşüme tabi konutların sahipleri için 500 bin TL hibe, konutun büyüklüğüne bağlı olarak da 500 bin TL ile 800 bin TL arası kredi desteği verilecek.

Krediler 2 yılı geri ödemesiz, faizsiz 10 yılda taksitler halinde geri ödenecek. Piyasada kaliteli inşaat maliyetleri; 20 bin TL/m2’den başlıyor.

Ortalama 2 sene içinde inşaatlar bitince, TOKİ inşaatın enflasyon nedeniyle artmış ortalama maliyetinin size verilen hibe ve kredi tutarını aşan kısmını vade farkıyla birlikte ödemenizi isteyecek.

Ödeyeceğimiz maliyet farkını biliyor muyuz?

İnşaat bitip fatura önümüze konulunca mı ‘takke düşecek!’

Tatlı hayaller sona erecek!

Hükûmeti, muhalefeti, meslek odalarını, sivil toplum kuruluşlarını, üniversiteleri, belediyeleri ve diğer tüm bileşenleri; ötekileştirmeden ve samimi olarak Antakya-Hatay’ımız için birlikte çalışmaya ve hizmet sunmaya davet ediyoruz.

Çok şey mi istiyoruz?”

Değerli Kadim Antakya Dostları hayır.

Anayasa ve yasalardan doğan haklarınızı istiyorsunuz.

Hiç beklemeyin hiçbir sorunuza yanıt gelmez.

Yerel seçim öncesi sadece hayali, tutulmayacak yeni sözler sarf edilir…

Yerseniz…

Yazarın Diğer Yazıları