500 yıldır değişmedi

Yaklaşık 500 yıl önce İstanbul’da bal, yağ, şeker, tuz, tahıl ve diğer ürünlerin tartıldığı, fiyatlandırıldığı ve vergilendirildiği yerlere ’kapan’denirdi. Kapanlar deniz kenarı, liman bölgesinde olurdu genellikle. Unkapanı’nın adı da buradan geliyor. İstanbul’da geçmişte Unkapanı’nın yanı sıra Balkapanı, Yağkapanı, Şekerkapanı vardı.
Burada, gelen ürünün fiyatlandırılması, dağıtımı ve peşin vergilendirilmesi de yapılırdı. Bu ürünlerden “ihtisab” , “resm-i munzam” ve çeşitli vergiler alınırdı.
Osmanlı’nın zengini için de yoksulu için de buğday şehre girdiğinde aynı vergi, fiyatın üstüne binerdi, bugün benzinde, mazotta olduğu gibi. Pek ses çıkaran da olmazdı. Şehirde unu, buğdayı satın alanın çoğunun bu vergiden haberi bile olmazdı .
Zamanla bu kapanlar yerini modern vergi ve dağıtım sistemine bıraktıkları için ortadan kalktı. Ancak kapanlardaki vergi anlayışı devam ediyor. Kapanda kapılan verginin yerini benzin pompasında, market rafında ve başka yerlerde kapılan vergi aldı. Günümüzdeki adı dolaylı vergi.. Ülkemizde dolaylı vergilerin en ünlüsü Katma Değer Vergisi ile Özel Tüketim Vergisi’dir. Katma Değer Vergisi hayatın her alanında, Özel Tüketim Vergisi ise yedi başlı ejderha gibi benzin istasyonlarında karşımıza çıkar. İkisinden de kaçmanın ve kurtulmanın imkanı yoktur. Arabanıza benzin, evinize ekmek, çocuğunuza ilaç almazsanız dolaylı vergiden kurtulabilirsiniz. Bu da mümkün değil.
Dolaylı verginin temel amacı, zengine ağır gelen vergi yükünü yoksulun omuzlarına yıkmaktır. Sistemin amacı kazanandan değil, yakaladığından vergi almaktır. Türkiye’de 2012 yılında tahsil edilen toplam vergi içinde dolaylı vergilerin oranı yaklaşık yüzde 67. Bu vergi sadece Türkiye’de yok, gelişmiş ülkelerde de var ama ne oranda? Avrupa Birliği ülkelerinde dolaylı vergilerin ortalaması yüzde 31. Türkiye’nin yarısı kadar. Avrupa Birliği yakaladığından değil, kazanandan vergi alıyor.
Ülkelere bakıldığında dolaylı vergi oranları Almanya’da yüzde 28, Hollanda’da yüzde 32, İspanya’da yüzde 33, İngiltere’de yüzde 46, Macaristan’da yüzde 25, Belçika’da yüzde 37.
2013 yılının ilk 6 ayında Türkiye’de tahsil edilen dolaylı vergilerin oranı yüzde 70’e yükseldi. Dolaylı vergi, vergide adaleti sağlayamadığı gibi büyük bir risk içeriyor.
Türkiye’de devletin vergi gelirlerinin yaklaşık yüzde 67’si tüketime dayalı dolaylı vergiler yoluyla tahsil edildiği için genel vergi gelirinde bir istikrar ve güven söz konusu değil. Harcamalardaki düşme ve ekonomideki olası durgunluk halinde devletin vergi gelirlerinin büyük bir kısmının kaybedilmesi riski var.
Şu anda devletin vergi gelirlerinin sadece yüzde 33’ü istikrarlı ve güvenli.
Fatih’in İstanbul’u fethinden günümüze 500 yıldır bu topraklarda vergi düzeni; sadece isim ve tahsilat yöntemi değişerek, aynı şekilde devam ediyor. Dolaylı vergi, nefes alan herkesten tahsil ediliyor.

Yazarın Diğer Yazıları