2021 Bütçesi kime çalışıyor?
2012 bütçesi, muhalefet tarafından şekil ve usul üzerinden tenkit ediliyor. Gerçekte ise bütçenin etkinliği , kime ne getirdiği, istikrar bütçesi olup olmadığını iyi değerlendirmek gerekir.
2021 bütçesi GSYH içindeki payı yüzde 23,4'tür. Bu pay aynı zamanda bütçe politikasının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
1. 2021 bütçe açığı artıyor ve bütçe giderlerine oranı yüzde 18,2'ye yükseliyor. GSYH içindeki payı ise yüzde 4,3'e çıkıyor. Bu demektir ki devletin borçlanma ihtiyacı artacaktır. Bütçe açıklarının artmasının bir nedeni de pandemidir. Ama bütçe kaynaklarının yanlış kullanılıyor olması da açığın artmasında etkilidir. Söz gelimi; geçen ve önceki yıllarda kamu özel işbirliği anlaşması yoluyla verilen geçiş garantileri ve hasta garantileri nedeni ile Karayolları 14 milyar, Sağlık Bakanlığı 16,4 milyar ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı bütçesine 0,5 milyar olmak üzere 2021 yılında 31 milyar dolar ödenecek.
Parantez içinde söylemek gerekirse; Türkiye'nin bu kamburdan kurtulması için kamu-özel işbirliği anlaşması kapsamında yapılan yatırımların cari yatırım maliyeti hesaplanmalı ve bu maliyet üzerine müteahhit kârı konularak tüm talep garantisi verilen yatırımlar yeniden devletleştirilmelidir.
Bu ödemelere karşılık 2021 yılında tarım destekleri için 20 milyar lira ödenek teklif edilmiş. 2012 GSYH içindeki payı yüzde 0,38 ediyor. Oysaki 2001 İMF öncesi tarımsal desteklerin GSYH payı yüzde bir idi. İMF 2001 güçlü ekonomiye geçiş programında bu payın yarı yarıya, yüzde 0,50'ye düşürülmesini istedi ve bu gerçekleşti. Siyasi iktidar bu güne kadar bu payı artırmadı. 2021 bütçesinde yüzde yarımın da altına yüzde 0,38'e düşürmüş. Büyükşehirlere katılan köyleri de dikkate alırsak tarımda 10 milyona yakın nüfusa bütçeden ayrılan pay 22 milyar liradır. Bütçe içindeki payı yalnızca yüzde 1,6'dır.
Bütçenin sahibi kim tartışmaları nafile yapılıyor. Bu ödemelerden bütçenin kime çalıştığı anlaşılmıyor mu ?
Bütçe açığının artması, enflasyonist etki yapar. 2021 bütçe açığı yüzde 8 TÜFE oranına göre tahmin edilmiştir. Gerçekte 20121'de de TÜFE yüzde onun üstünde olacak ve bütçe açığı daha da artacaktır.
Devletin borçlanma ihtiyacının artması da özel sektörü piyasadan dışlama etkisi yapacaktır.
2. 2021 bütçesi iş bütçesi değil…
Bütçenin yüzde 41,6'sı, SGK açıklarının kapanması, sübvansiyonlar ve çeşitli yardımlara gidiyor. Bu tür harcamalar doğrudan katma değer yaratmaz ve büyümeyi etkilemez. Personel ödemeleri, mal ve hizmet ödemeleri ve yatırımlar doğrudan katma değer yaratır. Bu nedenle 2021 bütçesi iş bütçesi değil, transfer bütçesidir.
Kaldı ki; bütçe içinde yatırımların payı yüzde 10,6 görünüyor fakat geçmiş uygulamaya bakarsak bu payın çoğu bina ve bina onarımına gidiyor.
3. Ödenekler, etkinlik kriterlerine değil ideolojik ve partizanlık hedefine daha yakındır.
En fazla dikkat çeken Diyanet'e ayrılan bütçedir. Diyanet bütçesi (13 milyar lira). İçişleri Bakanlığı bütçesinden (9,7 milyar lira) büyüktür. Dışişleri Bakanlığı (5,8 milyar lira) ve Kültür ve Turizm Bakanlığı (6 milyar lira) bütçeleri toplamından büyüktür. İçişleri Bakanlığı bütçesinde personel giderlerinin payı yüzde 62 iken, Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinde yüzde 81'dir.
4. Son olarak bütçenin etkinliği üstünde çalışmalar da engellenmiştir. Çünkü bakanlıkların tek tek bütçesi ve gider detayları bu bütçede yer almamıştır. Bu yolla meclis denetimi de sınırlanmıştır.