Malum 1 Mayıs emekçilerin emeklerinin karşılığını alabilmek için verdikleri tarihi ve büyük mücadelenin hiç utulmaması, hep anımsanması için bir anı günü olarak belirlenmiştir…
Bugün 1 Mayıs ülkemizde emekçilerin yani emeği karşılığında aldığı ücret ile geçinenler için emek mücadelesinin ne şartlar altında yapıldığının ve bu mücadelede ne bedelleri ödendiğinin anımsanacağı bir gün.
Bedeller sadece bugün ödenmedi bugün de ödeniyor! Sermayenin yanında saf tutan, enflasyon yaratarak çok büyük bir sermaye transferine imza atan iktidar bu kadar yüksek bir enflasyon ortamında asgari ücretin senede bir defa ocak ayında belirlenmesi yönünde müthiş ısrarcı!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, birkaç gün önce katıldığı bir televizyon programında bu söylemi tekrarladı, temmuz ayında asgari ücrete ara artış yapılmayacağını belirterek, bu kararın belirlenen şartlar çerçevesinde alındığını vurguladı. Asgari ücretin belirlenmesinde dikkate alınan kriterlerin net olduğunu ifade eden Işıkhan, mevcut şartlar altında temmuz ayında bir artışın gerçekleşmeyeceğini söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "Çalışanlarımızın emeğini sürekli seçim malzemesi olarak kullananlar art niyetli. Asgari ücretin nasıl belirlendiği belli. Biz bakanlık olarak işçi ve işveren tarafını bir araya getirerek belirlemede rol alıyoruz. Temmuzda artış yapılmayacak; ocak ayında bu belirlenmiş şartlar altında zam gerçekleşti. Ekonomi bir denge işidir. Dengenin dışında bir artış, marketlerde etiket değişikliklerine neden olur ve enflasyonu artırır. Biz kalıcı refahın peşindeyiz" yorumunu yaptı.
Oldu paşam, sen enflasyon yarat ama patronlar sattıkları ürünlerin fiyatını enflasyon oranında ve hatta enflasyon oranının bile üzerinde rahat rahat belirler, durmadan zam yaparlarken emekçi emeğinin karşılığını senede bir kere belirleyebilsin, kuzu kuzu oturup enflasyonun gelirini eritmesini seyretsin öyle mi?
Bakın arkadaşlar Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de “Enflasyon sonuçta vergi demektir” diyerek enflasyonun bile isteye iktidar tarafından kullanılan bir araç olduğunu vurgulamıyor mu?
Enflasyon iktidarların enflasyonist politikalar uygulayarak, bile isteye taammüden yarattığı bu şekilde mali yükümlülüklerinden kolayca kurtulduğu bir ekonomik olgu değil mi?
Neticede enflasyonun sorumlusu ve hatta suçlusu ortada…
Emekçi dostlar bakın atalarımız “ağlamayan bebeye meme verilmez” demiştir…
Temmuz ayına şunun şurasında 2 ay kaldı!
Enflasyon ise hala çok ama çok yüksek!
Eğer sesinizi yükseltip emeğin üretimden gelen gücünü kullanarak iktidarı bu kararından vazgeçmeye zorlamazsanız yılsonuna kadar aç biilaç, çaresiz kalacaksınız!
Üretimden gelen gücünüzü nasıl kullanacağınız belli iktidarın bu asgari ücrete temmuz zammı yok söylemine karşı uyarı mahiyetinde bir “iş yavaşlatma eylemine” ya da “genel greve” gitmek gerekir…
Malum önümüzdeki dört yıl boyunca seçim meçim yok iktidar ve patronlar açısından ortalık istedikleri gibi at oynatabilecekleri bir dikensiz gül bahçesi kıvamında.
Sandık korkusu olmayan iktidarın “dört yıl sonraya kadar kim öle kim kala, seçimler yaklaşınca bakarız” kafası ile hareket ederek hakkınızı vermeyeceği kesindir. Kesindir çünkü bunu zaten açık açık söylüyorlar ve asgari ücrete sadece yılda bir defa zam yapılacak diyorlar.
Bu arada zam zam dedikleri de aslında sadece enflasyon farkı ve o farkı da kimsenin ciddiye bile almadığı TÜİK hesaplamalarına bakarak yapıyorlar doğal olarak bu zamlar gerçek enflasyonun çok ama çok altında kalıyor. Oysa piyasa TÜİK’i değil gerçek enflasyonu baz alıyor ve bu durumda da müthiş ezici bir hayat pahalılığı ortaya çıkıyor.
Bakın buradan sesleniyorum; sendikalar 1 Mayıs’ı sembolik eylemler ve törenler ile geçiştirmeyi bırakmalıdır.
Tamam, sendikaların önemli bir kısmı artık sendika sayılamayacak işbirlikçi sarı sendika kıvamında ama hala sendika gibi sendika olanlar da var hiç değilse bunlar bu gidişata dur demek için harekete geçmelidir yoksa demedi demeyin çok ama çok geç olacak!
